Türkiye yine yasta !
Artık şehit gelmeyecek dediğiniz yerde ana kuzuları bir bir gidiyor.
Sebepsiz bir politika uğruna bu ülkenin çocukları heba ediliyor.
Bu canlara Rabbim rahmetiyle muamele eylesin inşallah.
Bunlara sebep olanları hala göremeyen gözler var.
Bu helva onların ocağında pişmediği sürece, fakir çocuklarının ölümü onlara kolay gelecektir. Gözlerinin önünde olan olayları hala idrak edemeyen ama Müslümanım diyenler var.
..
Geçen hafta içinde Saadet Partili Hasan Bitmez bütçe görüşmeleri sırasında zülfü yare dokunan sözler sarf ettiktsen sonra, kalp krizi geçirdi ve tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Hakikatleri savunan bir insan olarak kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz.
Saadet partili Hasan Bitmez ne demişti ;
"Sayın Erdoğan Başbakan olur olmaz, ABD’ye koşup oğlunun okuduğu Harvard Kennedy School’da 5 Şubat 2004 tarihinde bir konuşma yaptı. Bu konuşmasında çok önemli cümleler var.
1-İsrail devletinin yaşama hakkını kimsenin tehdit etmesine Türkiye razı olmayacaktır.
2-Türkiye, ABD’nin Irak’ta başarılı olmasını samimiyetle arzu etmektedir.
3-Şu anda yüzde 36’sı Kıbrıs’ın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşam alanıdır; belli bir oranda bu tür toprağı verebiliriz.”
Bu sözlerin hangisine yalan ve iftira diyebilirsiniz. Çünkü hepsi de hakikat.
Bu sözler şu anda "Kahrolsun İsrail" söylemlerine ters düşmektedir.
Bunun üzerine İsrail'den bir de "Üstün Hizmet Madalyası" aldı ve onu da iade etmiş değil. Bunları bir BOP eş başkanı söylemiş ve kayıtlara geçmiş sözlerdir.
Söyleyenin bile kendisinin "yalan diyemeyeceği" sözler.
Ama bir kısım Müslümanım diyenler bunlara inanıyor.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ve hükümetin İsrail’le ilişkilerine tepki gösteren Hasan Bitmez, fenalaşmadan önce ki son sözlerinde ;
“Vicdan azabından kurtulsanız, tarihin azabından kurtulamayacaksınız. Tarihin azabından kurtulsanız, Allah’ın gazabından kurtulamayacaksınız” dedi ve yere yığıldı.
O sırada AKP sıralarından Bitmez’e "Allah'ın gazabı böyle olur" diye bağırıldı.
Bu sözün AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin'e ait olduğu söylenildi.
Ama O bu sözlerin kendine ait olmadığını söyledi.
Lakin Ak parti grubunca söylenen Meclis tutanaklarına geçen bir söz var ortada.
" Allah'ın gazabı böyle olur"
Ve karşımızda söyledikleri söze bile sahip çıkamayan bir zümre var.
Bu sözü kimin söylediği o kadar da önemli değil.
Zira Hasan Bitmez'in iddia ettiği konularda suskun olanların hepsi de bu sözü söylemiş kabul edilir. Ve bu belanın da muhataplarıdır.
Peki, merhum Hasan Bitmez'in söylediği sözler gerçek mi yalan mı?
Allah size bunu soruyor! Düşünmüyor musunuz?
Aliya İzzetbegoviç bu insanlar için şöyle sesleniyor;
"İktidara gelirseniz, hal ve hareketlerinize dikkat edin. Kibirli olmayın, kendini beğenmişlik etmeyin. Size ait olmayan şeyleri almayın, güçsüzlere yardım edin ve ahlak kurallarına uyun. Unutmayın ki sonsuz iktidar yoktur. Her iktidar geçicidir ve herkes, er veya geç, önce milletin ve nihayet Allah`ın önünde hesap verecektir. "
Hasan Bitmez'in söylediği de buydu. Önce Milletin ve nihayet Allah'ın önünde vereceksiniz.
...
Allah'ın gazabı nasıl olur gelin bu konuda Kur'an'a kulak verelim.
Gerçekleri inkar edenler için Bakara suresinin 7. ayetinde;
"Allah, kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözleri üzerinde de perde vardır. (Hakikati anlayamaz ve göremezler.) Onlara büyük bir azap vardır " buyuruyor.
Bu insanların amacı ne ola ki gerçekleri bu denli inkar edip görmezlikten gelirler?
Bakara suresinin 86. ayeti bu insanları şöyle tarif ediyor;
"Bunlar öyle kimselerdir ki ahiretlerini dünya hayatı karşılığında satmışlardır. Onlardan azap hafifletilmeyecek, onlara yardım da edilmeyecektir"
Peki bu insanları bu hale getiren nedir?
Yine Bakara suresinin 96. ayetine baktığımız zaman ;
"Andolsun ki onları dünya hayatına karşı en istekli/hırslı olanlar olarak bulacaksın. (Öyle ki) müşriklerden bile daha düşkündürler dünyaya. Onlardan her biri bin sene yaşamak ister. Ona bu kadar ömür verilmesi onu azaptan kurtaracak değildir. Allah onların yaptıklarını görendir" buyuruyor.
Bu insanların hırsı gözleri önünde cereyan eden gerçekleri görmelerini engelliyor.
Tesettürlü veya açık da olsa, sakallı veya sakalsız da olsa fark etmiyor. Kur'an bu insanları zalim olarak addediyor.
"Keşke zalimler azabı gördükleri zaman (anlayacakları gibi) bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının çok şiddetli olduğunu önceden anlayabilselerdi" (Bakara suresi ayet 165 )
İnsanlar anlatılan bu hakikatleri neden anlamıyor derseniz?
Bakara suresinin 171. ayeti şöyle cevap veriyor ;
"İnkâr edenleri imana çağıran (peygamber) ile inkâr edenlerin durumu, bağırıp çağırmadan başka bir şey duymayan hayvanlara seslenen (çoban) ile hayvanların durumu gibidir. Onlar sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bundan dolayı anlamazlar"
Bu insanlara yazık ki ne yazık!
Bu hakikatleri "Elin gavuru" dediğimiz insanlar anlıyor ama Müslüman olduğunu söyleyenler bir türlü anlamıyor.
"O kadar cahilsiniz ki; Dininiz var diye "Ahlak"a ihtiyacınız olmadığını sanıyorsunuz"