Yaşam, bir söyle iki dinle, sabah doğan, akşam batan vatan güneşi kadar kısadır...
Tadına doyulmayan bir elma şekeri, bazen yüreği delik deşik eden kahır ve gözyaşı..
Hele altı erkek evladı olup da bir kız çocuğu hayal eden annenin, doğan kız çocuğu sonrasında 45 yaşındaki eşinin acı ölüm gibi..
Varlıklı insanların çoğu, her türlü yol ve yolsuzluklarla banknot ve mal mülk istiflerken, yoksul insanların kaderi nüfus çoğaltım darphanesidir..
Babanın ölümünden bir buçuk yıl sonra bu kız çocuğunun dizanteriden ölümü, baba acısını gölgede bırakan kıyamete benzer bir yıkım oldu..
Beş yaşında geçirdiği kızamıktan sağır ve dilsiz hale gelen ana çöktü yıkıldı,
Diyeceğimi sandınız..
Hayır yıkılmadı, kaderin sırtına bindirdiği yükler, suratına indirdiği şamar, karşısına çıkardığı engeller onu yıldırmadı..
İlk göz ağrısı en büyük oğlunu yetiştirip büyütsünler diye iki yaşından itibaren kayınvalidesi ve görümcesine bırakan anne dördüncü oğlunu da başka ilde yaşayan anne ve babasına bıraktı içi yanarak..
Geriye kalan dört erkek evladını bazen hasta kayınvalidesine bırakarak, bazen aynı avludaki eltisine emanet ederek yazıda yabanda alın teri döktü..
Evlatlarını uyuttuktan sonra komşu ve diğer mahalle sakinlerinden ne verirlerse pahasına yaptığı iğne oyaları, baş parmakları yamulana kadar ördüğü giysi ve çorap birikimleriyle aslanlar gibi büyüttü çocuklarını..
Büyüttü de ne oldu?
Anasına verdiği evlat güneydoğu’da mayın parçalarıyla şehitler kervanına karıştı!..
Almanya’da yaşayan Türk kızları ile evlenen iki evladından birini de genç yaşta beyin kanamasıyla yitiren ana, kader ustadan bir şamar daha yedi..
Yanık yürekli şehit anasına minnet ve şükran ifadesi olmak üzere AZİZ DEVLETİMİZİN iki evladına memnuniyet takdim etmesi, acısına birazcık merhem oldu.
Hem geçmişte, hem bugün ve hem de gelecekte böyle anıların evlatları koruyup yüceltmiştir bu aziz vatanı..
“Hazır ol cenge istersen istersen sulh- u salah!..” sözü, böyle anaların evlatları için söylenmiştir.
Harp teknolojileri yüksek ve savaşmayı bilen ulusların egemenlikleri, sonsuza dek devam eder.
Yirmi küsur medeniyete ev sahipliği yapan, dünyanın en stratejik konumundaki bu ülkeyi, "kardeşlik bağları ve ulusal bütünlük" ilkesi ile koruyup yüceltelim..