DERMANİ
DERMANİ
Şair
Yazarın Makaleleri
Divan Edebiyatında Kıt'a..
Gözler Ürkek Bakışır..
Dağları Aşam Dedim..
Kalbimden bin pare gider Sevdiğime koşam dedim Nasıl olsa yâre gider Şu dağları aşam dedim. .. Gözlerimi saran yaştı Yanağımdan inip taştı Enginleri geçip aştı Ben de dağlar aşam dedim. .. Zaman geçer çağlar gider Gözyaşlarım çağlar...
Geçip Gidiyor Zaman..
Bulutların keyfi yok gözyaşından döküyor Hırsını alır gibi başımızdan döküyor Felek vurmuş silleyi belimizi büküyor Geçip gidiyor zaman yaşımızdan döküyor. .. Öyle haşin ki rüzgar bağrımızdan vuruyor Gözyaşlarım düşerken...
Bir Kadeh Mey Gibi..
Bir kadeh mey gibi bitirdin beni Elimi bırakıp yitirdin beni Saçlarım ağarmış belim bükülmüş Bir yolun sonuna getirdin beni. Bir yanımda Azrail bir yanımda sen Azrail istiyor canımı benden Geçemem bu candan senden geçmeden Bir yolun sonuna...
Okuyup Ağlarsın..
Aklına geldikçe geçmiş anılar, Kalemin ucuna bir, bir dizilir, Tarife dönüşür bütün yazılar, Beyaz bir kağıda hasret dökülür. .. Aklına düştükçe nasıl yanarsın, Okuyup, okuyup içten ağlarsın. .. Kol kola aşkını saklayan bağlar,...
Bir Muammadır Aşk..
Vicdana atılan dehşetli bir taş Fakir gönüllere katılan bir aş Gözlerden dökülen bir damla yaş Öyle karışık bir muammadır aşk. .. Bir korla kavurur gönderir çöle Haşreder dikeni batan bir güle Dert verip dermanı aratsın hele Öyle...
Aman Kızılırmak..
Bu sevdanın yolunda paylaştığım kadersin Amanın Kızılırmak böyle nere gidersin Yerlerde sürünürsün çağıl çağıl çağlarsın Benim gibi yârinin izini mi güdersin. .. Gönüllere sığmazsın enginlerden taşarsın Bir güzelin peşinde...
Bilecik..
Kayı boyunun erleri gelmiş Orta Asya'dan Söğüt'e yerleşmişler, tamamı dört yüz çadırdan Yol sormuşlar Şeyh Edebali gibi bir atadan Koskoca bir çınarı yetiştirmişsin Bilecik. .. Aldılar havasını, içtiler senin suyundan Alemi...
Ya ALİ (semah)
Aşık oldum gül yüzüne nur eyle Sevgilinin can eviyim yar eyle Vardım ilim sahibine kar eyle Gönül alan aleviyim ya Ali Yanıp giden aleviyim ya Ali .. Tutuşmuşum aşkın ile bir hece Vird eylerim adını ben her gece Yoldaş kılsın seni bana O...
Ayrılık Şarkısı..
Gözyaşlarım aktı düştü gözümden Ayrılık şarkısı söylenir oldu O tatlı gülüşler geçti yüzümden Ayrılık şarkısı söylenir oldu. .. Gönül bahçesinde çiçekler soldu Güllerin dalına dikenler doldu Sevilen yürekler felaket buldu...
Gelin Canlar Dost Olalım.. (Semah)
Aşk bulalım âşıkların sazında Derde derman bulalım yar sözünden Öfke olmaz bu kısacık ömürde Gelin canlar dost olalım gönülden Sevgi sunup dost olalım gönülden. Bahar gelmiş gibi çiçek açalım Bülbül olup dallarda gül seçelim...
Yarin Mektubu..
      Nasıl bir duygu bu ciğer söktürür Saçları ağartır beli büktürür Aşkını kağıda yazıp döktürür Bir çift güzel göze dalıp bakanlar. .. Ateşli hisleri bulup doldurur Zarfın üzerine isim kondurur Gurbete gönderir...
Gül Semah (Ağırlama)
Bir gül açtı Arabistan çölünde Haydi canlar haydi kalkın selama Şefaat var dikeninde dalında Haydi canlar haydi kalkın selama Bismillahı çekip kalkın selama Etrafında bülbülleri ötüşür Gariplerin imdadına yetişir Hak yönünde gönülleri...
Sen Yaktın..
Bu ateşi sen yaktın içime, Söndürmeye el aratma şimdi. Aşık olup takıldın peşime, Sevdadan kaçış yaratma şimdi. Ne pınar aranır ne bir çeşme, Ateşindir hoş gelen gönlüme. Bürünme korku salan biçime, Ejderha görünüp yutma şimdi....
Artvin..
Çoruh nehrini seyredersin iki yakadan Suların süzülür balta girmemiş ormandan Doğan güneşi göremezsin yüksek dağlardan Güzellikleri üstünde yaşatırsın Artvin. Güneş dokundukça parlar krater göllerin Dünyanın hiç bir yerinde açmaz...
Çanakkale..
Birleştirirsin iki denizi iki kıtayı                                                             ...
Eskişehir..
Porsuk çayının suyu bir kara yazı bağlar                                                           ...
Erzurum..
Etrafını sarmış yüksek dağlar geçit vermiyor Kaçkar tepesini duman bürümüş göz görmüyor Kar yollarını kapar gelen geriye dönmüyor Ağıtlar söylenir gözyaşları ile Erzurum. .. Palandöken dağlarına çıkıp kayak yapalım Çifte minareni...
Ben Bilirim..
Dinle can dinle,                                                                     ...
Gelin Kızın Ağıdı..
Karılır su ile vurulur kınam Sarılıp, sarılıp ağlarsın anam Gurbette derdimi kime yakınam Senden ayrılıp da gittim be anam. .. Çalınır davullar, en mutlu günüm Dillere destandır olan düğünüm Boynuma asıldı yüz görümlüğüm İçimde...
Afyon..
 Dört bir yana serpilmiş büyük küçük dağı var Kalbi vatan sevgisiyle dolu oymağı var Taze eti, sucuğu, yanında kaymağı var Türkülerle söylenip yar tanınmışsın Afyon. İpek yolu kervanı konmuş Sultandağı'na Güzel ...
Antalya..
Türk rivierası, sende antik kentler, mezarlar Gizlenmiş mavi sularına dantel gibi koylar Uzanmış güneşin altına ince tane kumlar Ormanlık alanlarınla ne güzelsin Antalya. Palmiyeler bulvarların üstüne sıralanmış Marinada yatlar yelken açmaya...
Adıyaman..
Oturakçı pazarına girdim de aldım kilim Aç mı geldim, tok mu geldim yar sormadı hiç halim İçli köftelerini nasıl çekiyor bu canım Hele bir yoğuran olsa da yesek Adıyaman. Dünyanın sekizinci harikası Nemrut sende Fırat can damarın dolanıp...
Adana..
Türkülerde Adana'nın yolları taş diyorlar Kebabını sardırıp şalgam suyu içiyorlar El ele koza film festivaline gidiyorlar Senin yolunda yürümek güzelmiş Adana. Göz alıyor mermer mihrabı Ağca mescidinin Zamanı dilimlenmiş büyük...
İzmir..
Bir yeldir eser Kadifekale'den Bir haberdir bu meçhul sevgiliden Gemiler demir alırlar denizden Onlarla birlik yol alırsın İzmir. Kordon boyunu seçer sevdalılar Limandan kalkan gemiye el sallar Saçlara vurur serin, serin rüzgâr Bu sevdayla...
Bursa..
Heykel'den yürüyeceksin Setbaşı köprüsüne Namazgâh yokuşundan Emir Sultan camisine Bir el uzanacaksın Zehra Hanım çeşmesine Nereye dönsem zevkin içine varıyor Bursa.  Yeşil camiyi, Yeşil türbeyi bir göreceksin Dibinde çay bahçesi,...
İstanbul..
Bir tepeden bir tepeye gitmekte zorlanıyor kul,  Hadise mahzar olmuşsun, ecdada olmuşsun okul  Asya'dan geldin, baş olmak için Avrupa'ya sokul  Heybetli yedi tepede sefa sürersin İstanbul.  Osmanlı diyarı şehir alimlere...
Payitaht Ankara..
Güzel yurdum Anadolu, Türkiye'nin başkenti Ulu Önder Atatürk'ün sende Anıtkabir'i Yıllar yılı maskot olmuş yün dolu keçileri Gönlümün her baharında açılan gül Ankara. .. Çankaya'nın sırtında Cumhurbaşkanlığı...
Aşık Olmak İçin..
Yüreğimi bağlayan zinciri kırdım Gönlümü bir sefer ona kaptırdım Sevdiği güllerden buket yaptırdım Aşık olmak için daha ne lazım Gözüne bakmaya bahane lazım. .. Ölüm olsa da bu sevginin sonu Beni mahkum etti aşkın kanunu Köşe başlarında...
Yağma Hasan'ın Böreği..
Yağma Hasanın kol böreği sanki Başımıza gelen alıp gidiyor Yürütmek makamın gereği sanki Yetimin hakkından çalıp gidiyor. .. Eziliyor halkın orta direği Yuvarlanmış hepsi simit gevreği Kırk yama vurulmuş yırtık gömleği Adam sandığın...
Kaderim..
Herhâlükârda Gelirim..
Gonca gonca açar bana gül dersin Uzaktan el eder haydi gel dersin Gözyaşın dökülür sen de al dersin Dağların üstünden aşar gelirim. .. Gözyaşlarım rehber olur önüne Bir parçacık imkân verir gönlüme Ulaşayım bir an önce gülüme Yağmur...
Çocukluk Aşkına..
Henüz insanı saran olumsuz huylar yoktu Bir kır çiçeği kadar masumdu o çağımız. .. Yıllar sonrası sisli bir dağı andırsa da Çocukluk dönemini asla unutamayız. .. Yüreğimizde boşluk varsa, gider geriye Geçmişimizi yazan yıllara uzanırız....
Hasretim Var..
Hasretiyle yanar tenim bilmiyor Gönlümün sahibi niye gelmiyor Felek bile bana bir kez gülmüyor Dağlar yarılsın da bir yol geçeyim. .. Gönül gözlerinden bakan özlemiş Göz kapaklarında yaşı gizlemiş Sürmeler çekinmiş güzel süslemiş...
Türküler Dolusu..
Gönlümüzü ihya etti bu akşam Sazıma dokunup içtim bu gece Ne dert koydu bizde ne yürekte gam Türküler dolusu geçtim bu gece. .. Yavuz'un mızrabı tele iniyor Güllerin kokusu tene siniyor Bu sevdanın yükü bize biniyor Türküler dolusu...
Böyle Seveceksin..
Aldırırım Ben..
Bu akıl başımda böyle durdukça Daha çok gam yükü kaldırım ben Sevdanın ateşi kalbe vurdukça Daha çok hayale daldırırım ben. .. Aklımda yüreğim durmuş yan yana Aklım susmuş kalbim öyle bir yana Peşinden giderken can yana yana Aklıma...
Benim Yüreğim..
Bırakıp gitmiştin ya, bir yalnızlığa düştüm Başımı ellerimin arasına bir koydum Ben sessiz ve derinden ağlamaya koyuldum Ben ne yapmıştım böyle, nerede yanlış yaptım. .. Önümde yarıya dek inmiş şarap şişesi Yalvarıyordu sanki...
Gözleri Sürmeli..
Çobanım üfürür, kaval iniler Perdesini açmış, güzel diniler Türkünün sözleri dağda çınılar Gözleri sürmeli beni neylesin. .. Duvarına değip geçer sürüler Avluyu temizler, gübür küreler Yanağına doğru sarkar küpeler Gözleri...
Güller Ve Hanımefendi...
Bir bahçe, Üç beş basamak inilen merdiven, Kenarında kiremit rengi saksılar, İçinde menevşe, kasımpatı, begonyalar. .. Bir de hanımefendi. Saçları topuz olmuş başında, Arkadan çizgi, çizgi, İnce bir boyun, Üstünde takılı gerdanlık...
Sona Yaklaşıyoruz..
İçimizde bir sevda gam ile yaşıyoruz Bizar olduk çöllerde bu yükü taşıyoruz Görür müyüz bir daha gül açılmış baharı Nefesimiz sayılı sona yaklaşıyoruz. .. Yaban ellerde boşa geçip gidiyor zaman Sevenlerinden uzak dönüp duruyor...