Beni etti otağımdan yurdumdan
Ne demeli bilmem sana gurbet el
Hasreti bırakmaz gezer ardımdan
Ciğerim dağlayan kordu gurbet el
Ömür gitti bahar gitti kış gitti
Sevdalarım heba oldu terk etti
Amcaların mezarında ot bitti
Hülyalarım dibe vurdu gurbet el
Ruhum alev ateş günleri sayar
Duygular köpürür ölümü yayar
Saçlara kar yağdı ak düşmüş meğer
Ömrümü bitirdi durdu gurbet el
Yüküm hep fırtına efkârım fasıl
Köyümün koynunda yatmak mı asıl
Nasıl anlatayım bilmem ki nasıl
Şu gurbetin gözü kördü gurbet el
Gurbette leyla yok sahte âşıklar
Benimle çürüdü odun kaşıklar
Ozanlar dinlemez bizim uşaklar
Yüreğime elem verdi gurbet el
Rüyalarda Micingirt'te gezerim
Hicranla yoğurur mektup yazarım
Ulaşır mı karlarına mezarım
Yazamadım ağır derdi gurbet el
Yorgunum dostlarım yordu gurbet el