Suriye diktatörü Beşşer Esad'ın düşmesi ve Moskova'ya sığınmasının ardından Rusya'dan şok bir açıklama geldi. Devlet Duması Savunma Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı Aleksey Juravlyov, yıllarca destek oldukları Esad'a Rus vatandaşlığı verilmesini teklif etti.
Suriye'deki Esad rejiminin düşüşü, dünya gündemindeki yerini korurken, Rusya tarafından şok bir hamle daha ortaya atıldı. Rusya Federasyonu Parlamentosunun alt kanadı olan Devlet Duması Savunma Komitesi Birinci Başkan Yardımcısı Aleksey Juravlyov, Rusya'ya sığınma hakkı tanınan eski Suriye Devlet Başkanı Beşşer Esad'a Rus vatandaşlığı verilmesi gerektiğini öne sürdü.
YANUKOVİÇ'İ ÖRNEK VERDİ, ESAD'A VATANDAŞLIK VERİLMESİNİ SAVUNDU
Başkan Yardımcısı Juravlyov, Rusya'nın yenilgiye uğrasa bile tüm müttefiklerine güya "insanca" davrandığını ve bu tutumuyla eski dostlarını çabucak bir kenara atan Amerika Birleşik Devletleri'nden ayrıldığını iddia etti. Savaş suçlusu devletin yetkilisi Juravlyov, Ukrayna'nın eski Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç'i örnek vererek; eğer Yanukoviç bu hakkı kazandıysa, Rusya için çok şey yapmış olan Esad'a da vatandaşlık verebileceğini öne sürdü.
ESAD'IN KENDİSİ SIĞINMACI KONUMUNA DÜŞTÜ
Suriye'de Beşşar Esad rejiminin savaş suçlarının ortağı Rusya, devrik diktatöre sığınma hakkı verdi. Rus propaganda medyası TASS, 8 Aralık 2024 tarihli haberinde; Kremlin'den bir kaynağa atıfta bulunarak Beşşar Esad ve ailesinin Rusya'da olduğunu iddia etti. Ayrıca, Rusya'nın devrik diktatöre sığınma hakkı sağladığı öğrenildi. Haberde atıf yapılan kaynak, "Esad ve ailesi, insani gerekçelerle Rusya'ya gelerek onlara sığınma hakkı sağlandı" açıklamasını yaptı.
SURİYE'DE 61 YILLIK BAAS REJİMİ ÇÖKTÜ
Suriye'de 1963'ten bu yana iktidarda olan Baas Partisi, 8 Aralık 2024 günü itibarıyla tarihe karıştı. Suriye devlet televizyonu, Rus yanlısı ve savaş suçlusu Beşşar Esad'ın devrildiğini ve hapisteki tüm tutsakların serbest kaldığını ifade etti.
Suriye'nin kuzeyindeki Halep ilinin batı kırsalında 27 Kasım'da Esad rejimi güçleriyle rejim karşıtı silahlı gruplar arasında çatışma başlamıştı. 30 Kasım'da Halep'in merkezinin büyük bölümünü rejim güçlerinden alan rejim karşıtı gruplar, aynı gün tüm İdlib genelinde hakimiyet sağlamıştı. Gruplar, şiddetli çatışmaların ardından 5 Aralık'ta Hama kent merkezini rejim güçlerinden almıştı.
Rejim karşıtı gruplar, başkent Şam'a açılan stratejik önemdeki Humus ilinin bazı yerleşim yerlerini ele geçirerek burada ilerlemeye başlamıştı. Suriye'nin Ürdün sınırındaki Dera ilinde 6 Aralık'ta operasyon başlatan askeri muhalifler, çatışmaların ardından il merkezini rejim güçlerinden geri almıştı. Suriye Milli Ordusu'nun Halep kırsalında 1 Aralık'ta terör örgütü PKK/YPG'ye karşı başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu'nda ise Tel Rıfat ilçe merkezi, terörden kurtarılmıştı.
Esad rejimi güçleriyle 27 Kasım'dan bu yana çatışan Heyet Tahrir Şam'ın (HTŞ) başını çektiği rejim karşıtı gruplar, Humus'un dış mahallelerinden Sanayi ve Kusur'a girmelerinin ardından iç kesimlere doğru ilerlemeyi sürdürdü. Gruplar, Humus'taki Meşrefe, Kefernan, Tulul Humur, Zeytune, İzeddin ve Aydun köylerini de rejim güçlerinden aldı. Ardından Şam'a yürüyen muhalifler, başkentte idareyi ele aldı. Esad'ın sarayı, Başbakanlık ve bakanlıklar da dahil olmak üzere muhalifler tüm kurumlarda hakimiyet kurdu.
QHA