Türkiye'ye ait Fatih Sondaj Gemisi'nin Kıbrıs'ın batısında doğalgaz arama çalışmalarına başladığı duyurulmuştu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC'nin ruhsat verdiği alanlarda Fatih Sondaj Gemisi'nin sondaj ve araştırma gemilerinin faaliyetlerine başladığını söyleyerek Akdeniz’deki Türkiye’nin de haklarının bulunduğun mesajlarını vermiş oldu.
Konu şu:
Amerika, Yunanistan, İsrail, Mısır ve Kıbrıs Rum kesimi Akdeniz açıklarında petrol ve doğalgaz aranması konusunda bir ittifak oluşturdu. Hedef, KKTC ve Türkiye’yi buralardan uzak tutmak olarak özetleyebiliriz.
Türkiye ise haklı olarak Akdeniz’deki haklarından asla vaz geçmeyeceğini söylüyor.
Ancak, her alanda bize düşmanlık sergileyenler şimdi yine birlikte hareket etmeye devam ediyor.
Şimdi de gelişmelere göz atalım:
Türkiye'nin sondajlara başladığını açıklaması üzerine engel olmak için adımlar atan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, BM Güvenlik Konseyi, ABD Dışişleri Bakanlığı, Rusya Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) nezdinde girişimler başlatmıştı. Rumların çağrısına ilk yanıt görünen o ki ABD'den geldi.
Göreve yeni atanan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, Türkiye'yi Akdeniz'de provokasyon yapmakla suçladı. Türkiye'yi verdiği karardan geri adım atmaya çağıran Orgatos, Türkiye'nin adımlarının 'bölgedeki gerilimi kışkırtma riskini artırdığını' ifade etti.
Türkiye'nin sondaj faaliyetlerine başladığı bölgenin Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Özel Ekonomik Bölgesi olduğu iddiasını seslendiren Morgan Ortagus şunları söyledi:
"Bu adım son derece kışkırtıcı ve bölgedeki gerginlikleri artırma riski taşıyor. Türk makamlarını bu operasyonları durdurmaya teşvik ediyoruz."
Ankara'nın Rusya'dan S-400 füze savunma sistemleri alma kararı başta olmak üzere Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütü PKK ile bağlantılı PYD/YPG'ye ABD tarafından verilen destek ve FETÖ terör örgütünün elebaşı Gülen'in Türkiye'ye iade edilmemesi gibi temel meseleler yüzünden ilişkilerde çok gergin bir dönem geçiren Türkiye ile ABD'nin gerilim hatlarına şimdi de Kıbrıs konusu ekleniyor.
Rum Yönetiminin çağrısına hemen yanıt veren ABD Dışişleri Bakanlığının, Rum yanlısı bir tavırla Türkiye'yi provokasyon ve kışkırtıcılık yapmakla suçlaması, ABD'nin Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için hiçbir fırsatı kaçırmayacağını gösteriyor.
ABD'nin Rum ağzıyla konuşmasına rağmen Türkiye'nin geri adım atması beklenmiyor. Zira KKTC'nin haklarının gasp edilmesine rıza göstermek olacak. Bu bağlamda uzmanlar Türkiye'nin sondaj faaliyetlerine ilerlemesinin önemine işaret ediyorlar. Zira bu konudaki kararlılık Türkiye'nin ne kadar ciddi olduğunu tüm tarafların anlamasını sağlayacak.
Dikkat edilecek olursa özellikle uluslararası alanda İsrail Türkiye karşıtı tutumunu her zaman sergiliyor. Akdeniz’deki gelişmeler üzerine de İsrail yine Türkiye’nin karşısına dikildi.
İsrail'in Kıbrıs Büyükelçisi Sammy Revel, Türkiye'nin Kıbrıs'ın batısında KKTC'ye ait deniz alanında sondaj operasyonlarına başlama kararının ardından Lefkoşa'ya desteğini açıkladı.
"İsrail, Türkiye'nin Kıbrıs'ın batısında son zamanlarda attığı adımları ciddi bir endişe ile takip ediyor. İsrail olarak, egemen haklarını kullanma konusunda Kıbrıs Cumhuriyeti'ne olan tam desteğimizi ve dayanışmamamızı yineliyoruz. hakların ihlal etme girişimlerine karşı olduğumuzu da bir kez daha açıklamak isteriz.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Akdeniz'deki gerilimle ilgili yaptığı açıklamada önemli noktalara değindi. Erdoğan’ın açıklamalarını desteklediğimizin de altını çizelim:
"Sanılmasın ki Kıbrıs açıklarındaki doğal gaz arama ve Ege'deki kayalıklarla ilgili fırsatçı girişimler dikkatimizden kaçıyor. Türkiye'nin, güneyindeki gelişmelere yoğunlaşmasını fırsat bilerek, Kıbrıs'ta ve Ege'de haddini aşanları yanlış hesap yapmamaları konusunda uyarıyoruz. Rum tarafına güvenerek hadlerini ve güçlerini aşan işlere alet olmamalarını tavsiye ediyoruz. Bunların efelikleri, bizim ordumuzu, gemilerimizi, uçaklarımızı görene kadardır.”
Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Donald Tusk ise Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Türkiye'ye herhangi bir AB üyesine karşı bir harekette bulunmama ve tehdit yöneltmeme, onun yerine iyi komşuluk ilişkileri kurma, barışçıl bir çözüm arama ve toprak bütünlüğüne saygı duyma çağrısında bulunuyorum" dedi.
.