Merkezi yönetim bütçesi 2023'ün ilk yarısında 483,2 milyar TL'lik açık verdi. Ekonomistler, açığın kapatılması için ek zam ve vergi artışının geleceğini söylüyor.
Türkiye ekonomisi en zor dönemlerden birini yaşıyor.
Özellikle seçim döneminde yapılan harcamalar ve döviz kurundaki sürekli artış daha zor dönemlerden geçeceğinin işareti gibi.
Seçim önce 18 Türk lirası (TL) civarında olan dolar, an itibariyle 26,93 seviyelerini gördü.
Katma Değer Vergisi (KDV), Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), Kurumlar Vergisi ve harçlar başta olmak üzere vergi oranları artırıldı.
Yapılan vergi artışları doğal olarak vatandaşa zam olarak yansıyor.
İğneden ipliğe her ürüne zam geldi, gelmeye devam ediyor.
Bütçede tarihi açık
Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre merkezi yönetim bütçe harcamaları 487,9 milyar TL oldu.
Mayısta 549,4 milyar TL olan bütçe gelirleriyse haziranda 268,2 milyar TL geriledi.
Bütçe dengesi 2023 ilk yarısında ise 483,2 milyar TL açık verirken, faiz dışı açık bu dönemde 208 milyar TL oldu.
Sadece "kur korumalı mevduatın" (KKM) haziran ayında bütçeye maliyeti 20,6 milyar TL'ye ulaştı.
Kısa vadeli dış borçta yeni rekor
Ayrıca 1 yıl veya ödeme süresi daha az kısa vadeli dış borç stoku ise 207,3 milyar dolar olarak hesaplandı. Böylelikle bu kalemde rekor seviye kaydedildi.
Türk Lirası son dönemlerde dolar karşısında tarihi kayıplarını yaşıyor / Fotoğraf: AA
Vergi artışları devam edecek mi?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, önceki gün A Haber televizyonunda "İlave vergi artışları olacak mı ya da yeni vergi gelecek mi" sorusuna da yanıt verdi.
Yıl sonuna kadar yeni bir vergi çalışmasının olacağını düşünmediğini kaydeden Yılmaz, "Zaten bu programlar yapıldı, toplumla da paylaşıldı. Kanuni dayanakları da ortaya kondu. Yeni bir kanuni düzenleme olacağını tahmin etmiyorum" dedi.
Ancak kimi ekonomistler yeni vergi artışlarının olacağı görüşünde.
"Açığın kapatılması tasarruf tedbirlerin uygulanmasına bağlı"
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Batı, yeni zamların yolda olduğunu söyledi.
Vergi hukuku uzmanı Batı'ya göre yeni zamlar konusunda ek bütçeye bakılmalı. Çünkü ek bütçenin alt kalemlerine bakıldığında yeni gelirlerin olduğu açıkça görülüyor.
Hükümetin motorlu taşıtlar, dayanıklı tüketim ve kolalı ürünler gibi kalemlerin tümünde özel tüketim vergisini artırmaya niyetli olduğunu kaydeden Batı, "Cumhurbaşkanlığına vergi oranlarında değişiklik yetkisi verildi. Bunları kullanacak" dedi.
Murat Batı / Fotoğraf: Twitter
Bu kadar çok vergi artışının açığı kapatıp kapatmayacağının Bakan Mehmet Şimşek'in yayınladığı tasarruf tedbirlerinin ne ölçüde uygulayacağına bağlı olduğunu aktaran Batı, "Bütçe açığını sadece vergi çerçevesinde değerlendirmek yanlış olur, çünkü açık demek toplanan vergilerin giderlerden düşürülen kısmıdır. Ama giderler fazla artırılırsa ve ek ödenek koyarsanız ki cumhurbaşkanına bu yetki verildi, bunlar açığı tetikleyecek uygulamalar" diye konuştu.
"Zam ve vergi oranları artacak gibi görünüyor"
Meselenin sadece vergi gelirleri olarak düşünmenin yanlış, konuya bakışın daha önemli olduğunu dile getiren Batı, "Bu kadar vergi gelirleri karşısında gider hiç artmaz ve kamuda tasarruf tedbirleri uygulanırsa açık da doğal olarak biter" dedi ve devamında şunları kaydetti:
Vergi ve zam artışları bütçe açığını azaltır ama vergide şöyle bir kural vardır: bir oran artış bir hasılat getirmez. Örneğin sigara içenler paket içmeyi bırakıp tütüne geçti. Yani insanların tavır ve davranışlarının bu yönde değişeceğini gösteriyor. Belki bir sürü kişi tatile gitmeyecek, kısa mesafe için arabasını kullanmayacak. Dolayısıyla giderler vergi oranı kadar artmazsa söz konusu açık azalır. Ama bundan sonra da zam ve vergi oranları artmaya devam edecek gibi görünüyor."
"Yıl sonu açık 2 trilyona ulaşabilir"
Ekonomist Mustafa Sönmez ise 2023 yılı için planlanmış açığın 661 milyar TL olduğunu ama bununla olmayacağı görüldüğü için ek bütçenin yapıldığını hatırlattı.
Sönmez'e göre son yapılan akaryakıt zammı ve artırılan benzeri vergiler ek bütçenin gelirleri arasında yer alıyor ve bu bütçe açığını azaltmayacak.
Mustafa Sönmez / Fotoğraf: Twitter
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a torba kanunla borçlanma yetkisinin verildiğini anımsatan Sönmez, "Bütçe açığı yıl sonu 661 milyar ile sınırlı kalmayacak, bu 2 trilyona ulaşacak. Bu yüzden yetki verildi" dedi.
"Gelecek yılın bütçesinde faiz giderleri olağanüstü aratabilir"
Yeni zam ve ek vergilerin yolda olduğuna değinen Sönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"1,1 trilyonluk ek bütçenin gerektirdiği vergiler olan KDV ve ÖTV'ler toplanmaya başlandı. Bunlar ek bütçenin vergileri, açığın vergileri değil. Açığınki ayrı. Ona ayrıca vergi koyarlar mı, şu an bilmek zor ama vergi yerine borçlanma yoluna gidebilirler. Borçlanma yoluna giderlerse de faiz ödemek zorundalar. Dolayısıyla gelecek yılın bütçesinde faiz giderleri olağanüstü boyutlara ulaşabilir. Yani faiz nedeniyle eğitimden sağlığa devlet harcamalarına çok daha az kaynak kalabilir. Asıl tehlike budur."
"Gerçek açık 1,5 trilyon"
Ekonomist Selçuk Geçer de yeni vergi artışlarının olacağı görüşünde.
Geçer'e göre 1,1 trilyonluk ek bütçe de açık olarak değerlendirilmeli ve 483 milyarlık açığa eklenmeli.
Yılında ilk yarısında bütçe bitirildiği için ek bütçe yapıldığını hatırlatan Geçer, "Aslında ek bütçe bu ikinci bütçe açığı demek. Bu da Türkiye'nin neredeyse 1,5 trilyonluk açığı olduğunu gösterir" yorumunda bulundu.
Selçuk Geçer / Fotoğraf: Twitter
Açıkları kapatmanın tek yolunun vergi toplamak olduğunu ve bunun da şirket, kurumlar ve halktan alındığına dikkati çeken Geçer, "Peki şirketlerden toplayabiliyor musun, hayır. Neden? Çünkü beyan usulü ve belli bir vade ile ödüyor. Ayrıca sıkıntı çektiği için ödemekte güçlük çekiyor ve ödeyemiyor. Onun için arka arkaya bir yığın vergi barışı çıkartılıyor. Demek ki 1,5 trilyonluk vergi gelirlerinin şirketlerden toplanması çok zor, o zaman ne yapacaklar? Kesin alabilecekleri alanlarla bunu toplamaya çalışacaklar. Bu da kısmen toplanıldığı için kayıp oluyor" ifadelerini kullandı.
"'Rahat olun' diyenler hayal görüyor"
Harç, trafik cezaları ve dolaylı vergilerin kesin alınabilecek vergi alanları olduğu anımsatan Geçer, "Bu yüzden KDV ve ÖTV'yi artırıyor. Telefondan değerli evraklara kadar tüm harçları yüksek vergi koyuyor. Buralardan garanti alabileceği vergileri toplamaya çalışıyor" dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:
Bunun da yaratacağı başka bir handikap var; şimdi direk eve geldiği için doğalgazda bu olmaz ama yarın öbür gün akaryakıtta kaçak benzin ve mazot görmeye başlayacağız. İş kayıt dışına kaymaya başlar. Aynen tütün ve alkol ürünlerinde olduğu gibi. Millet mümkün olduğunca kaçabileceği alanlarda kaçar, daha ucuzuna doğru yönelir. Dolayısıyla garanti vergi toplayacakları alanları zorluyorlar. Niye yapıyorlar, konuştuğumuz bütçe açığı ve ek bütçe nedeniyle. Adamlar 1,5 trilyonu vatandaştan toplamak için arka arkaya vergileri artırmaya devam edecek. "Rahat olun daha zam olmaz, zaten enflasyon düşer" şeklinde düşünenler hayal görüyor."
Abdulhakim Günaydın@independentturkish.com