Tekstil ve Hazır giyim sektörü tasarım, üretim ve benzeri tüm operasyonlarında en son teknolojileri kullanmakla beraber halen emek yoğun özelliğini korumaktadır. Türkiye’nin bu sektörde hedeflediği noktalara gelecekte ulaşabilmesi için, hızlı, dünyadaki moda- marka oluşturma eğilimlerini takip edebilen, teknolojiyi tanıyan ve kullanabilen; yaratıcılığını ortaya çıkarabilen yetenekli tasarımcıların yetişmesi gerekmektedir.
Bu nedenle mesleki eğitimin yaygınlaştırılması ve bu alanda eğitim veren nitelikli kurum sayısı artırılırken, eğitim planlarının da sektörün ihtiyaçlarına paralel hazırlanması gerekmektedir. Kurslar Osmanlı döneminde Tanzimat’la birlikte giyimde modernleşmenin kapılarını halka açan, Cumhuriyet Türkiye’sinin giyim tarzını yeniden şekillendiren ve giyim sanayinin baş aktörleri olan kişileri yetiştirmişlerdir. Özellikle kadınlara meslek edindirmek ve terzi yetiştirmek üzere açılmış olan eğitim merkezleri zamanla teknik okullara dönüşmüş, moda tasarımı ise ayrı bir meslek olarak kabul görmüştür. Son dönemdeki kurslarda, işletmelerde yıllarca sürebilecek olan usta çırak ilişkisiyle kazanılacak mesleki eğitime tahammülü olmayan hazır giyim için, kısa sürede donanımlı insan yetiştirmek amaçlanmıştır. Türk hazır giyim sektöründeki moda tasarımcısı ve tasarım eğitimi ihtiyacı üzerinde durulmuş; Türkiye‘deki moda tasarım kursları ve hazır giyim sektörüne yansımaları incelenerek değerlendirmeler ışığında; kursların sektördeki acil eleman ihtiyacını, üniversitelerin mezun ettikleri kişilerin, sayısal anlamda yeterli olmaması sebebiyle oluşan insan gücü ihtiyacını, yetenekli fakat örgün moda tasarım eğitimine çeşitli sebeplerden ötürü katılamamış kişileri mesleğe kazandırarak karşıladığını gözlemledik.
İşte o stilistçilerden biride Şeyma Aktürk. Şeyma Aktürk; “10 Ekim 1992 doğumluyum. Aslında Makina mezunu olmama rağmen üniversite bittikten sonra Budgemde aldığım Moda eğitimiyle 2015 yılından beri kişiye özel tasarım ve dikim yapıyorum. Çeşitli tasarım atölyelerinde çalışıp deneyim kazandıktan sonra tamamen kendi markam olan “ byAKTÜRK “ ü kurdum. Gelinlerin en özel günlerinde hayalini kurdukları gelinlikleri en mükemmel şekilde tasarlayıp dikerken bir yandan üretici kadınlara destek ve eğitim vermeye başladım. Son 4 senedir hem halk eğitimde, hem birebir özel ders, hem de onlineda ders veriyorum. “İnsan sevdiği işi yapınca, çalışmış sayılmaz “ derler. Benim iş hayatındaki mottom budur ve bunu çok seviyorum. Keşke herkes sevdiği işi, istediği gibi yapabilse. Ben; İnsanların hayallerindeki elbiseyi, gelinliği herhangi bir ürünü üretirken, üretici olan kadınlara da destek oluyorum. Bundan sonraki amaç tabiki dünya çapında da eğitimler verebilmek, kadın istihdamını arttırabilmek ve özel tasarımlar alanında yoğunlaşmak. Bence ülkemizde ve dünyada genç- dinamik, öğrenmeye ve öğretmeye açık çalışanlara ihtiyaç var, umarım bu ihtiyaç karşılığını bulur ve de başarılı kadınlara verilen destek artarak çığ gibi büyür. :)” dedi.
Erajans