ÜMİT YURTKURAN yazdı:  "Uygulayacağımız Detoks Programı Ve Uyulması Gereken Ana Kurallar -4-"

*KALIN BAĞIRSAK TEMİZLİĞİ

Kalın bağırsağın duvarları bir bitkinin köklerine benzer şekilde, ağız yolu ile aldığımız gıdalar içerisinde bulunan ve hayatımızı sürdürebilmemiz için gerekli olan maddelerin bir kısmını özümseyerek kanımıza karışmasını sağlayan köklerle kaplıdır. Bu kökler, lazım olan faydalı besinleri alır, işe yaramayan sindirilmiş atıkları da boşaltır.

Ancak sindirilemeyen parçacıklar, bağırsak kıvrımlarında birikir. Bu birikintiler seneler boyunca, sürekli çoğalarak bağırsak yüzeyini kaplar. Bu atık maddeler, 36,5 derecelik vücut ısısı ile bozularak çürür ve sağlığımızı tehdit eden toksinler haline gelir. Ancak bağırsaklarda mikro gıda emilim işlemi hayatımız boyunca her şart altında devam eder.

Profesör Mikhail Tombak “150 Yıl Yaşayabiliriz” adlı kitabında;

“Erişkin bir insanın hayatı boyunca kalın bağırsağında sekiz ila 15 kg katılaşmış dışkı malzemesi ile dolaşıp durduğu pek bilinmez. Genellikle 45 yaş civarında kalın bağırsağımız dışkı maddesiyle o kadar dolar ki diğer organlarımızı sıkıştırır ve karaciğerimizin, böbreklerimizin işlevlerine engel olur. Bu hastalıkların önemli nedenlerinden biridir” demektedir.

Eğer bağırsak yüzeyi, yapısı bozulmuş kanserojen pislik katmanlarına dönüşmüş atık maddelerle kaplı, çeperleri toksik atıklarla dolu ise, emilim sırasında faydalı olanlarla zararlı olanlar birlikte emilir.

Bu zehirler kanımıza karışarak, tüm hücrelere taşınır ve zaman içerisinde damarlarımızın çeperlerinde ve eklem yerlerimiz de birikintiler oluşturmak suretiyle yavaş yavaş sağlığımıza zarar vermeye başlar.

Ayrıca sindirilmemiş durağan atık maddeler katılaşmış katmanlar oluşturur. İçi aşırı şekilde atık maddelerle dolmaya başlayan kalın bağırsak, iç organlarımızı olmaları gereken yerlerinden iter. Diyaframa baskı yaparak akciğerlerimizin kapasitesini önemli ölçüde düşürür.

Karaciğer yerinden itilir, böbrekler üzerine baskı uygulanır, ince bağırsakların düzgün çalışabilmeleri için yeterli yer kalmaz. Kadınların idrar ve üreme organları sıkışır, rektumun alt kısmında kalan bölüm en fazla baskıya maruz kalır. Aşırı çalışan damarlar genişler ve kanlı şişlikler (hemoroit) oluşur.

Bu şekilde zehirlenmiş bir bağırsak, sayısız sorunlara sebep olabilir ve neden olacağı hastalıkların önceden teşhis edilmesi mümkün değildir. Bu nedenlerle zaman zaman sindirim yolunun özellikle kalın bağırsak temizliğinin yapılması çok önemlidir.

Kalın bağırsak temizliği; lavman, magnezyum sülfat (İngiliz tuzu), chia tohumu, barut ağacı, acı cehre, sinemaki, açlık otu ya da (keten tohumu yağı, Hint yağı, kayısı yağı ve karanfil yağları gibi yağlar karıştırılarak) bitkisel yağlar kullanılmak suretiyle yapılabilir.

Ancak başlangıçta en etkili ve kesin yol lavman yapmaktır. Bazı uzmanlar kalın bağırsağı yıkamanın sağlıklı bağırsak florasını tahrip ettiği düşüncesiyle lavman konusunda uyarıda bulunarak karşı çıkıyor. Ancak birçok uzman gibi ben de bu görüşe katılmıyorum. Ancak lavman yaparken kesinlikle dikkat edilmesi gereken şey “kimyasal hiçbir maddenin kullanılmamasıdır.”

Ayrıca bitkisel dahi olsa sık sık müshil kullanımı kesinlikle doğru değildir. Müshiller bağırsakları kurutur ve bütün bedenin özellikle bağırsakların susuz kalmasına neden olur. Normal şartlarda sağlıklı bir sindirim sistemi için, kalın bağırsak kaslarının çalışıyor olmaları gerekir. Müshiller ise bağırsak kas dokusunu işin içine karıştırmaksızın bağırsakların boşalmasına neden olurlar. Sonuç olarak bağırsak kaslarının zayıflamasına yol açarlar ve zayıf bağırsak kasları da müzmin kabızlığa neden olur.

(Detaylı bilgi “Kanserle Savaşırken Öğrendiklerim"de.... Buradan ücretsiz pdf indirebilirsiniz..)

Hafta sonunun “kendi sağlığını kendi kontrolüne almayı düşünenlerin çoğalması için bir fırsat olması umuduyla…”

.....

Yazarın tüm yazıları için tıklayınız

.....

Anahtar Kelimeler:
Ümit Yurtkuran
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.