Gözyaşı deryasına daldığım günden beri
Yüzme bilmeyen ruhum enginlere açıldı
Gurur denen merete ödün verdikten beri
Vurgun yemiş duygular ortalığa saçıldı

Aklımı ipe çeksem, assam beden yıkılır
Med-cezir ahengiyle dalamam ki derine
Yedi kat göğe doğru bilmem nasıl çıkılır
Kaybe konu benliğim nasıl konur yerine

Sancılı her sabaha keder dokuz doğurdu
Şafağa boyun büküp tana yalvarmış gibi
Duvara çarpan sese dünya âlem sağırdı
Daldıkça derinlere görünmez oldu dibi

Yoruldu ahvalimi yazan kalemin dili
Tükenen cümlelerde sözler kâğıda küstü
Sessizliğin nefesi söndürürken kandili
Duvarlarda raks eden gölgeler bile sustu

Dudağım da umarsız zılgıt çektikçe ölüm
Azrâilin ensem de kol gezdi hür nefesi
Yarım asırdır süren nefsin ettiği zulüm
Kulağımda çınladı okunan selâ sesi..

Bad-ı Saba

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.