Bir hocamız, karalamanın leke çalışması olduğunu söylediğinde epeyce şaşırmıştım.
Çünkü leke, sıvının katı yüzeyle doğal bileşmesi sonucunda oluşur.
Sokak etkinliklerinde "karalama hazzı" ismiyle yaptığımız çalışmalarda, karalama halinin çeşitlerini denemeye devam etmekteyiz.
Etkinliğimizde büyük masalara kağıtlar çizip dörde böldük. Her bölüme aynı numaradaki çizim kalemlerini koyduk ve orada bulunan dört kişinin karalama yapmasını rica ettik.
Katılımcıların bildikleri bir şeyi çizmemeleri, bilinen sembol kullanmamaları istendi.
Kaygı duyulmadan, değerlendirme ve kıyaslanma yapılmadan sadece karalamalarını istedik. Karalamamızda aynı hareketi sürekli yapmak otomatik davranıştır. Bizce makbul olan trans halde kalemle beraber akabilmektir. Sekiz yaşındaki çocuğumuza kağıt ve kalem yetiştirmekte zorlandık. Ama onun etkinlik için yaptığı çığırtkanlık inanılmazdı!
-Gel, gel, karalama üç lira. Herkese lazım.. Karalama enerjinizin görüntüsüdür. Şu andaki enerjinizi görün, gelin..
Sonuca odaklı bir karalamayı "çizim" olarak adlandırabiliriz. Bu çizimlerde akışı görmemiz zorlaşır.
Aklın öne çıkması, önceden bildiğimizle çalışmamız sınırlıdır.
Hatta karalama yaparken de bilinen bir şeye takıldığımızda akış halimizi engellemiş oluruz. Karalamada akış halini doğallaştırmamız, çizgimiz ve boya çalışmalarımızın akışını kolaylaştırır. Resmin en önemli özelliği olan akışkanlık elde edilir.
Karalama; anda yaşanılan haz alma eylemidir. Sonucunda fark etmemiz gereken her ne varsa çok net olarak algılarız. Özellikle akışkan olup olmadığımızı fark ederiz. Ayrıca ilkel beynimizi aktifleştirir. Bu nedenle de zihnimizin genişlemesine etki yapcağına inanmaktayız.
Kendimizi akışkan yapmak için duvarlara büyük kağıtlar yapıştıralım.
Enerjimizin düştüğü veya yükseldiği zaman kaygısızca karalayalım.
Bu doğal iyileşme çalışmasından kendimizi mahrum bırakmayalım..