Eski Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, Medya Siyaset Tv'de katıldığı proğramda ATA PARTİSİ ismiyle yeni bir parti kuruluşu için yasal başvuruda bulunduklarını açıkladı.
Canlı yayında sunucu Cem Ayaz'ın sorularını yanıtlayan Zeybek, parti kuruluş başvurularını 40 seçkin arkadaşıyla birlikte yaptıklarını ve amaçlarının Atatürk'ün bilimsel görüşleri ve ilkeleri doğrultusunda ilerlemek ve ülkeyi kalkındırmak olduğunu belirterek, "ATA PARTİ, ülkemizin içine sürüklendiği çıkmazdan kurtarılarak,Türklüğün binlerce yıllık geçmişindeki üstünlüklere ulaşması için; ATA’nın ortaya koyduğu Türk Devrimini bilinçle benimseyen, çağın gereklerine göre yenileyerek, YENİDEN TÜRK DEVRİMİ tasarlaması ile yola çıkanların buluştuğu partidir" dedi.
İyi Parti ve Zafer Partisi'nden ne farklarının olduğu sorusunu yanıtlayan Zeybek, her iki partinin de amaç ve söylemlerinde çelişkiler bulunduğunu ve o partilerdeki kıymetli arkadaşlarının da Ata Partisi bünyesine geleceklerini beklediğini vurguladı.
Global kapitalizmin ülkelerdeki üretimi önlemek ve kaynaklarını sömürmek gibi uygulamalarını benimsemediklerini, Bilim neyi gerektiriyorsa o yoldan gideceklerini söyleyen Zeybek, "Bizler Atatürk'ün karma ekonomik görüşleri kapsamında fabrikalar kuracağız, devlet her yerde fabrikalar kuracak, Güneydoğu Anadolu'da terörü engellemenin yollarından birisi de, oralarda istihdam yaratmak, işsiz gençlere iş alanları sağlamaktır. Aynı Atatürk'ün yaptığı gibi ülkenin her yerine fabrikalar kuracak ve işsizlere iş ortamı sağlayacağız. Ülke kalkınması için hem tarım, hem de sanayi kollarında yatırımlar yapılması gerekmektedir" açıklamasında bulundu.
Türkiye'de uygulanan din eğitiminin Ebu Suud uygulamaları olduğundan da bahseden Zeybek, Ülkemizde, Müslüman olmakla birlikte çok sayıda farklı görüş ve inançta vatandaşların bulunduğu, beş milyondan fazla Z kuşağı gencin deist bir yapıya dönüştüğü, tarikatların rezaletlerinin hergün ortaya serildiği, gençlerin böyle bir din anlayışına uyamadıkları vurgusuyla, "Bizim anlayışımıza göre devlet hiç bir şekilde topluma din dayatmamalıdır. Her inancın sahipleri kendi inanç örgütlerini kurarak, diyanet dayatması olmadan özgürce inançlarını yaşamalıdır. Diyanet bugün tarikatları destekleyen bir kurum haline gelmiştir. Tarikatları siyasette kullanmanın büyük bir yanlış olduğu ortadadır" dedi ve konuşmasını şöyle sürdürdü;
"Türkiye'ye sığınmacıyım diye gelenler aslında sığınmacı falan değiller. Osmanlı'nın son döneminde Türkiye'yi ele geçirmek isteyen Yunan sürüleri ne ise, bugün B.O.P. kapsamında dışarıdan getirilerek sığınmacı adı altında ülkemize yerleştirilenler aynıdır. Türkiye'nin işgaline çalışıldığı açıkça görülmekte. Bunlar 'Sığınmacılar' değil 'Yerleşmeciler'dir. Türkiye bu iktidar eliyle Araplaşma gibi bir karşı devrime maruz kalmıştır. Bu karşı devrimi halkımıza anlatmalıyız, bizler de mücadele vermeliyiz. BOP ile iktidarın görüşleri birleşti ve bu yerleşmeciler ülkemizde kökleşmeye başladılar. Her geçen gün kökleşen bu yabancılar derhal geri gönderilmelidir. Bu ülkede hiç bir zaman halk arasında Türk-Kürt ya da Alevi-Sünni çatışması olmamıştır. Şimdi Suriye'den gelenler ile Türk Milleti arasında bir iç savaş olursa, bunun sorumluları olan iktidardakiler, acilen gereğini yapmalıdır. Bunlar gecikilmeden Suriye'ye iade edilmelidir. AB falan karşı gelirse, AB bu yerleşmecileri kendi bünyesine almalıdır..
Zeybek devamla; "Çağdaş bir devlette eğitim 'paralı' olamaz. Ata Parti iktidarında sağlık ve eğitim tam anlamıyla 'parasız' olacaktır. Kurucu kadromuz yasal başvuruda 40 kişi olsa da zaman içinde nasıl büyüdüğümüzü herkes görecektir. İleri demokrasi gereğince bu partinin genel başkanı sürekli ben de olmayacağım; delegeler, vekil adayları ve genel başkan dahil her görevli, üyeler tarafından doğrudan seçileceklerdir. Birbirimizi eğiterek içimizden çok sayıda Namık Kemal Zeybek'lerin çıkmasını sağlayacağız. Gücümüzü de yüce milletimizin derin tarihinden, bin yıllık geleneğinden, bilim bilincinden, yani Atalarımızın yolundan alacağız. Bu yol Atatürk'ün Bilim Yoludur.."
bursaarena.com.tr
Hayırlı olsun başarılar dilerim Sayın Bakanım.