Geçen haftayı şu cümleyle kapatmıştık.

İki yılda ballı kaymaklı “milletvekili emekliliği”, tekrar seçilirsen “hem milletvekili hem milletvekili emekli maaşı” başka nerede var değil mi?

Oradan devam edelim.

Kendi kendilerine yine zam yaparlar mı bilmem ama 2024 yılı sonu itibarı ile milletvekili maaşı 110 bin TL.

600 milletvekilinin devlete yıllık maliyeti, -sadece maaşlar dikkate alındığında- yaklaşık 792 milyon TL'ye ulaşıyor.

Buna, kendilerine bağlı başta danışmanlar olmak üzere personel ve ücretsiz ya da düşük ücretle faydalandıkları hizmetler dahil değil.

Birçok ülkede vekillere maaş ve emeklilik uygulaması var, var da…

İki şey yok!

  • Milletvekiline iki yılda emeklilik
  • Hem milletvekili hem milletvekili emekli maaşını (toplamda 230bin TL ederi var an itibari ile) aynı anda alabilme ayrıcalığı…

Milletvekili emekliliğine ilişkin küçük bir araştırma yaptım. Edindiğim bilgiler çarpıcı…

Mesela Almanya’da bir yasama dönemi (4 yıl) görev yapmayan kişi, milletvekili olarak emekli olamadığı gibi 67 yaşını beklemek zorunda. Emekli maaşı da vekil maaşından %2,5 oranına yapılan kesintiden karşılanıyor. Görev süreleri çok kısa olan milletvekilleri, düşük maaş alıyor veya hiç hak kazanamıyorlar.

İsveç’te de en az bir yasama yılı şartı var. Milletvekillerinin emeklilik fonuna düzenli katkıda bulunması zorunlu. Görev sonrası dönemde emeklilik maaşı, görevdeki maaşa kıyasla daha düşük ve mütevazı, hatta sembolik oranda…

İngiltere’de milletvekilleri, Parlamento Üyeleri Emeklilik Planı'na (Parliamentary Contributory Pension Fund) katkıda bulunarak ve 65 yaşında emeklilik hakkı kazanıyor. Hizmet yılı fazlaysa bu yaş düşebilmekte. Milletvekillerinin maaşı, görev süreleri boyunca fon katkılarıyla biriktiriliyor ve maaşları bu fondan sağlanıyor. Emekli maaşı, son vekil maaşının belirli bir yüzdesine göre hesaplanıyor. Görev süresi çok kısa olan vekillerin emeklilik maaşı oldukça sınırlı.

Fransa’da milletvekili emekliliği için en az 5 yıl görev şartı var araştırmalarıma göre. 62 yaşından önce bu söz konusu olmamakla beraber milletvekili maaşının belirli bir yüzdesi her yıl için emeklilik fonuna ayrılıyor. 5 yıllık görev süresi sonrası maaşın %10’u emeklilik maaşı olarak verilmekte.

İtalya’da da en az 5 yıl hizmet şart. Yaş konusunda biraz daha esnekler. Görev süresi 5 yıl olanlar 65 yaşında emekli olabilmekle birlikte 10 yıl görev yapan vekiller 60 yaşında emeklilik hakkına erişebiliyor. Vekiller İtalya’da da maaşlarının yaklaşık %8-10 oranındaki kısmını emeklilik fonuna yatırmaktalar. Bu fon, vekillik sona erdiğinde maaş olarak ödenmekte. Beri yandan milletvekilliği dışında başka bir mesleki emeklilik hakkı olanların maaşlarının buna göre düzenlenmesi önemli bir ayrıntı.

Bu ülkelerin hiçbirinde dediğim gibi aynı anda hem vekil hem vekil emeklilik maaşı olmadığı gibi gördüğünüz üzere milletvekili emekliliği de öyle “bedava” değil…

Bu saydığımız ülkelerde insanlar vekillik imkanlarından faydalanıp en kibar tabirle “yırtıp yan gelip yatmak için mi”, yoksa toplumun bir kesimini ve sorunlarını temsil etmek, çözüm üretmek için mi ya da bize henüz ulaşmamış farklı bir amaçla mı vekilliğe soyunuyorlar, bilmiyorum.

Ama ülkemizde vekil olup “yan gelip yatma peşinde” çok kişi olduğunu…

Sözde temsil ettiklerini sömürmenin “işin doğasına” eklemlendiğini…

Vekillik imtiyazından faydalanıp maaş ya da maaşlardan da öte şeylere erişildiğini…

O erişilenlerin yanında vekil ya da vekil emekli maaşının “çerez parası” olarak kaldığını…

Böyle olduğu için vekil maaşını almama ya da bağışlama gibi “gösterilere” girişildiğini…

Gayet iyi görüyoruz.

Bir de bunların aralarında yeminlerine uymayarak laik cumhuriyete, kurucusuna ve temelde Türk Milletine olan garezini artık saklama gereği bile duymayanlar var.

Aslında konu tamamen bir “ahlak” meselesi.

Şurası açık.

Siyaset, bilhassa vekillik ne yazık ki bir mesleğe, hatta kısa yoldan kendini ve yedi sülalesini kurtarma istismarına uzanan bir yola dönüştü.

Hele ki kuvvetler ayrılığından, “tek adam” sistemine geçilip meclis dolayısıyla vekillik iyice işlevsizleştirildikten sonra…

Durum buyken dahi bugünün “dostlar demokraside görsün” meclisindeki milletvekilleri, “istismar var” bahanesiyle engelliler için hak gaspına yol açan kanunların kabulü doğrultusunda -yukarıdakinin buyruğuyla- parmak kaldırdılar.

Buna karşın…

“İşlevsiz milletvekilliği istismar ediliyor. Vekillerin maaşları kesilsin, özlük hakları iptal edilsin.” denilmedi.

“Hükümet istifa!” bile denilemeyen şu günlerde ikbal kovalayanlar gırla.

“Tek adamların hükmettiği coğrafyalarda” temsili demokrasinin bile durumu belli ama…

Bir bilinç düzeyi olarak demokrasinin işleyişinin teknolojinin ilerlemesinden de faydalanarak -küçük adımlarla da olsa- temsili katılımdan, fiili katılıma geçeceğini öngörüyorum.

Aslında hayat ta, insanlar da serbest bırakılsalar her coğrafyada varmaları gereken yere varırlar belki de…

Dünyanın insan hırsının ete kemiğe bürünmüş hali kapitalizmden doğan “emperyalizmden” kurtulması gerek ilk önce. Tabi emperyalizmin kullandıklarından ve “sürpriz yumurtalarından da…”

Haftanın Notu:

İnsan hayatı ucuzladıkça iktidar zenginleşir. İktidar semirdikçe insanın değeri zayıflar. Bunun doğurduğu cezasızlık vicdanları kanatır. Kâh tren kazasında, kâh depremde, kâh yangında…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.