BURSA ARENA / Haber Merkezi
Suların hızla yükseldiği tarihi antik kent Hasankyef kısmen sular altında kaldı. Ulaşımın sağlandığı köprünün büyük bir bölümü sulara gömülürken, köprü araç ve yaya geçişine kapatıldı. Böylelikle tarihi ilçe ile bağlantı da kesilmiş oldu.
Suların hızla yükseldiği 12 bin yıllık Hasankeyf’te evler sular altında kalmaya başladı. Ev verilenlerin taşındığı, alamayanların halen evlerinde kaldığı Hasankeyf’te buruk bir hava hakim.
Sputnik’e konuşan Kesme Köprü köylülerinden Enver Süzer, 10 gün önce köydeki evini boşaltmış. Kendi evini boşaltarak ev kiralayan Süzer, “Burada ev yaptık bahçemiz vardı tarım arazimiz vardı, hayvancılık yapıyorduk. Şu an 1 metre arazimiz kalmadı, hepsi kamulaştırıldı” diyor.
© SPUTNİK / SERTAC KAYAR
Hasankeyf’te yeni eserler bulundu
“Dedelerim burada 250 yıl burada yaşadı” diyen Süzen şöyle devam ediyor: “Ben de burada doğdum, burada büyüdüm Köyün yeri belli olmadığı için ilçede ev kiraladım ve taşınmak zorunda kaldım. Orada 2 ev kiraladım. Ben kiramı nasıl vereceğim? Ne yiyeceğim ne içeceğim orada? Ben ne yapacağım orada? Yetkililere diyoruz ki ‘bizim köyün yerini belirleyin.’ Köyün yeri bir dağın eteğidir. Altımız su üstümüz dağdır. Oraya gidersem ben geçimimi neyle yapacağım. 10 gündür yeni Hasankeyf’e taşınmışım ve 10 gündür her gün buraya geliyorum. Evime, evimin taşlarına bakıp geri gidiyorum. Ben burada ağaç dikmiştim, 50 yıllık ağacımı kesmek zorunda kaldım. Ben burada seracılık yapıyordum, tonlarca incir satıyordum.”
İstanbul’dan Hasankeyf’i ziyaret eden Yıldırım Gürer, çaldığı rebab ile iç çekiyor. Hasankeyf’e çok üzüldüğünü söyleyen Gürer “Tasavvuf müziğinde, bizim ‘dolap niçin ağlarsın’ diye bir eserimiz var. Tasavvufla uğraşmayan ‘aman dolap da ağlar mı?’ diye burun kıvırır. Aslında dolap niye ağlarsın anısı şu, bir dağ başında bir ağacı kesiyorlar dolap yapıyorlar. Dolap ‘ne güzel ben doğada yaşıyordum, kendime göre güzelliğim, duygularım vardı. Kesildim, biçildim, bir odada dolap oldum. Onun için ağlarım.’ Şimdi ben doğaya karşı da, bozulduğu zaman aynı dolap gibi üzülüyorum. Bu güzellikler yok ediliyor. Bin yıllık bir medeniyet var. Zaman içinde geçecek. 50 yıllık bir baraj için bin yıllarca geçmişe sahip bir tarih yok ediliyor. Çok üzgünüm. Senede 2 kere gidip gelirim. Doğa güzelliği gitmiş, kendine has güzellikler kaybolmuş” şeklinde konuştu.