Cumhuriyetin siyasal tarihine bakarsak kuruluş yıllarında muhalefet hareketlerinin ilk olarak Tanzimat’la başladığını görmekteyiz. Cumhuriyet döneminde muhalefet hareketleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik bir Cumhuriyet kurulması açısından çok önemli olmuştur. Cumhuriyetin bu dönemlerinde ilk sayılacak muhalefet hareketlerine, esasen Serbest Cumhuriyet Fırkası ve Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası hareketleri örnek teşkil etmiştir. Bu hareketler, ülkede bir nevi demokrasinin temeli veya tomurcukları olarak görülmüştür.

1946 yıllarında gelindiği zaman ise Demokratik Parti yerini almış ve ülke tek partili bir yönetimden uzaklaşmıştır. 1908 yılında bir nevi Batıcı pozitivist felsefenin temsilcileri olan Jön Türkler, 2. Meclis-i Mebusan’ın açılışının hemen ardından bir siyasi parti kurmak için bir araya gelmişlerdir. Fakat Jön Türklerin kurmaya çalıştıkları bu parti, siyasi konulardan ortak bir konuda birleşememiş ve bütünleşmenin ortaya çıkmaması sebebiyle parti içerisinde de çatlak olmuştur. Bu örgüt düşüncesi kısa zaman içerisinde Paris’te ilk kongresini yapmış fakat olumsuzlukla sonuçlanmıştır. Olumsuzluğa sebep ise iki düşünceli faktör olmuştur. Burada Ahmet Rıza ve taraftarları tarafından merkezi bir yapının olması savunularak dış müdahalenin kısıtlanması istenilmiştir.

Diğer grup olan Prens Sabahattin Grubu veya diğer adıyla bilinen Teşebbüs-i Şahsi grubu ise, devletin federatif bir devlet şeklinde yönetilmesini istemekteydi. İlaveten de bu grup ülkenin sadece ekonomide de liberal anlayışı kabul ederek, yabancı sermaye alması sonucu ilerleme kaydedeceğini ifade ediyordu. Bu grup farklı görüşlerden oluştuğundan dolayı kısa zaman içinde anlaşamama sorunundan dolayi bitmiştir.

Cumhuriyetimizin ilk muhalefet partisi: Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası

Cumhuriyetimizin ilk muhalefet partisi Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası olmuştur. TCF partisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulmuştur. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kuruluşu 1924 yılının 17 Kasım günü olarak bilinmektedir. TCF partisi kuruluşunda aşağıda çizgi yolunu parti bünyesinde belirlemiştir:

  • Liberalizm
  • Demokrasini sürdürmek
  • Dini inançlara da saygı duymak

19 Şubat 1925 yılında isyanının olması sonucunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından parti isteği üzerine parti kapatılmıştır. Kısa bir süre sonra da Mustafa Kemal Atatürk’e İzmir illinde yapılan suikast nedeniyle parti üyelerinin birçoğu yargılanmıştır.

Partinin kapatılma nedenleri arasında, siyasi çizgilerini aşarak dini politik çıkarlara alet etmesi, saltanatçılık hayali, halifecilik düşüncesi, İngilizlerle yakınlık düşüncesi, devlete isyancılık ve vatana hainlik olarak görülmüştür. İlaveten de Gazi Mustafa Kemal Atatürk kendisinin kaleme aldığı "Nutuk" isimli kitapta, bu partinin kuruluşu öncesinde desteklediği fakat birkaç yıl sonra Cumhuriyetin il yıllarında parti kuruluş amaç ve politikalarını unutarak ve siyasi çizgileri aşarak dini alet ettiğini ifade etmiştir.

Devlet Kontrollü Muhalefet: Serbest Cumhuriyet Fırkası

Cumhuriyetin ilk yıllarına giderken Serbest Cumhuriyet Fırkasının kurulması esasen de tek parti döneminde önemli bir muhalefet başarısıdır diye biliriz.

SCF olarak bilinen Serbest Cumhuriyet Fırkası 1930 yılının 12 Ağustos tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanı olan Ali Fethi Beyin yardımlarıyla parti olarak kurulmuştur. Baktığımız zaman Cumhuriyetin ilk yıllarında birçok muhalefet hareketleri ve parti kurulma çabaları olmuştur. Bu örneklere bakarsak: TCF, SCF, DP partiler bir nevi muhalefette öncülük etmişlerdir. Serbest Cumhuriyet Fıkrası Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği üzerine kurulmuştur. Parti kuruluş yıllarında aşağıdaki politikaları ve çizgileri belirlemiştir:

Kısa bir süre sonra Mustafa Kemal Atatürk, bu partiye karşı çıkmış ve yürüttüğü politikaları olumsuz olarak değerlendirmiştir ve bir süre sonra parti kuruluş yıllarındaki belirlediği politikayı uygulamayınca, kısa süre içinde feshedilmiştir.

.

Partinin feshi aslında Ali Fethi Beyin kararı esasında 17 Aralık 1930 tarihinde Dahiliye Vekâleti kararıyla yapılmış ve buna istinaden partinin İzmir ilinde yerleşen gazete yayını durdurulmuştur.

.

Cumhuriyetin ilk yıllarından 1950 yıllarına kadar devlet basın üzerinde denetimi olduğunu söyleyebiliriz. Muhalefetin siyasi partilere çok az izin verilmesinin sebebi ise bu dönemlerde Türkiye Cumhuriyeti yeni kurulduğu için iç karışıklığa neden olamamak üzere parti, muhalefet hareketleri kısıtlı olmuştur. Fakat belirtmek isterim ki, bu dönemlerde Gazi Mustafa Kemal Atatürk,  ülkede çok sayıda partilerin  ve muhalefetin olmasını destekleyen bir lider olmuş ve bunu defalarca ifade etmiştir.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.