Uzmanlar güneş alerjisine karşı uyarıyor

Cilt Hastalıkları Uzmanı Dr. Ezgi Ulu, havaların ısınmasıyla birlikte vatandaşları güneş alerjisine karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Güneşten bilinçli bir şekilde korunmanın yollarını aktaran Uzman Dr. Ezgi Ulu, “Kış günlerini geride bıraktık artık yaz gelmeye başladı. Güneş ışınlarının kendini göstermesi ile birlikte, güneşin faydaları kadar zararlarını da görmeye başladık. Bu aşamada güneşten bilinçli bir şekilde korunmak gerekiyor. Tabi ki güneşte bulunacağız, D vitaminimizi alacağız ama bir taraftan da güneşin zararlı ışınlarından korunmamız gerekiyor. Güneşten korunma dediğimiz zaman ilk aşamada güneşten koruyucu kremlerle yapıyoruz biz bunu” dedi.

Güneş kremlerinin nasıl kullanılması gerektiğini konusunda da bilgi veren Dr. Ulu, “Güneşten korunmada güneş kremlerinin rolü çok büyük. Yalnız güneş kremi dendiği zaman ‘Bir kez sürelim çıkalım, ya da sadece tatilde sürelim’ hayır, öyle değil. Güneş kremi aslında yaz-kış kullanılması gereken bir şey. Özellikle yazın güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmeli, daha sonra da uzun süre dışarıda kalacaksak 2-3 saatte bir tekrarlamamız gerekmekte. ‘Güneş kremini minik minik sürelim dışarıdan belli olmasın’ bu da yanlış bir uygulama. O kapatıcı etkisini, fiziksel bariyer etkisini görebilmemiz için, yoğun bir şekilde 3 saatte bir tekrarlamamız gerekiyor” diye konuştu.

“10.00 ile 14.00 arasında mümkünse güneşte çok kalmamamız gerekiyor”

Çocukların da güneşten korunması gerektiğine dikkat çeken Dr. Ulu, “Çocukları da muhakkak korumak gerekiyor. Çocuklarda özellikle güneş alerjilerini daha çok görüyoruz. Çocukluk çağında oluşan güneş yanıkları, ileride deri kanseri riskini arttırabiliyor. O yüzden özellikle çocuklarda 6 aydan sonra koruma sağlamamız gerekiyor. Peki, güneş koruma kremi tek başına yetiyor mu? Hayır, ne yazık ki yetmiyor. Böyle bir durumda özellikle saat 10.00 ile 14.00 arasında yani güneşin en yoğun olduğu dönemlerde mümkünse güneşte çok kalmamamız gerekiyor. Gölge alanları tercih etmemiz gerekiyor. Gerekirse şapka, güneş gözlüğü gibi ekstra koruyucularla biraz daha korunmaya dikkat etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Güneş lekelerinin artış sebeplerinden de bahseden Dr. Ezgi Ulu, “Güneş alerjisi dediğimiz şey deride bir çeşit güneşin yoğun ışınlarıyla etkisiyle oluşan kaşıntı, kabarma, kızarma, kızarıklıklar şeklinde kendini gösterir. Kişi güneşe çıktığında böyle bir şeyden yakınır, 15-20 dakika sonra gölge bir alana geçtiğinde bu şikayetleri kendiliğinden geriler. Bazen uzun süre devam ederse ilaçlarla tedavi gerekiyor. Bunlardan korunmak için daha çok biz de güneşten korunmanın yollarını anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü ilk aşamada hasta çok bir şey fark edemese bile ilerleyen yıllarda güneşin zararlı etkileri ortaya çıkmaya başlıyor. Ne kadar iyi korunursak ileriki yıllarda bu etkileri de kendi vücudumuzda, cildimizde o kadar azaltmış oluruz" dedi.

"Çağımızın en büyük sorunlarından biri genç yaşta başlayan güneş lekeleri"

Dr. Ulu, çağın en büyük sorunlarından birinin de özellikle genç yaşlarda başlayan güneş lekeleri olduğunu belirterek, "Gerçekten bir sürü hastamızın kabusu şeklindeler. İşte ‘kışın azalıyor yazın daha da artıyor’ şeklinde aslında yazın daha çok artmasının sebebi bir şekilde bizim optimal koruma sağlayamamamız. Optimal korumayla biz bunu en aza indirgeriz. Baktık olmuyor, lekeler artmaya meyilli geriletemiyoruz, o zaman lekeler için de tedaviler düzenliyoruz. Önce medikal tedaviler veriyoruz. Medikal tedavilerin yetersiz kaldığı yerlerde dermokozmetik uygulamalar yapıyoruz. Şu anda teknoloji bu konuda çok gelişti. Çeşitli lazer uygulamaları ya da PRP dediğimiz kendi kanımızdan elde ettiğimiz plazma ile lekelerde belirgin bir miktarda açılma görebiliyoruz. Bu sonuç hem bizleri çok mutlu ediyor hem de hastaları çok mutlu ediyor. Geriye sadece güneşten başarılı bir şekilde korunmaları ve lekelerin tekrarlamaması kalıyor” şeklinde konuştu.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.