Stres kaynağına tepki veriş biçimimiz, stresin kendisinden çok daha fazla önemlidir. Çünkü irademizi kullanıp çok kısa bir süre sabredip, sinirlerimize hakim olabilirsek, hem sağlığımıza zarar vermemiş hem de bir ömür boyu pişman olacağımız bir çok olayın önüne geçmiş oluruz. Hastalıkların bile başlangıcı ve gidişatı bir insanın stresle baş etme becerisine ve düşüncelerine güçlü bir şekilde bağlıdır.
İşte bu nedenlerle psikolojimizi bozacak, stres kaynağı diyebileceğimiz en basitinden en ağırına kadar birçok olay karşısında “stres yönetimini öğrenip” irademizi kullanıp sabrımızı artırarak, stres kimyasallarının vücudumuza vereceği her türlü zararı minimum seviyede tutabilmek ya da zararsız hale getirmek zorundayız.
Stresi ya da stresin zararlarını azaltabilmek için ibadet, dua, yeni meşguliyet alanları geliştirmek, yeni dostluklar edinerek sosyalliğin artırılması, psikolojik danışmanlık, meditasyon, terapi, yogo, çeşitli egzersizler, doğa yürüyüşleri, kendi kendine telkin, stres nedenlerini paylaşmak, günlük tutmak, sosyal destek gibi birçok etkili metod vardır.
Sizin için en uygun yöntemi ya da yöntemleri bulun. Sabrınızı artırarak tepki veriş şeklinizi yönetmeyi öğrenip stresi sağlığınız için en zararsız hale getirerek sağlığınız için tehlike oluşturmasını önleyin.
Kendi sağlığımız ve özellikle çocuklarımızın geleceği için;
Öfke, kızgınlık, kırgınlık, kıskançlık, hasetlik, çekememezlik, gücenme, kin tutma, içine kapanıklık, asık suratlılık, sevgisizlik ve hüzün gibi negatif enerji üreterek hem kendimizin hem de etrafımızdakilerin psikolojisini olumsuz etkileyecek duygu ve davranışlardan kaçınalım.
Bunların yerine sevmeyi, sevilmeyi, selamlaşmayı, paylaşmayı bilen güler yüzlü, neşeli, tebrik edebilen, yeri geldiğinde kahkaha atabilen (timüs bezini harekete geçirir), teşekkür edebilen, mutlu, pozitif insanlar olmayı öğrenerek, uzun ve sağlıklı bir hayat için “Bağışıklık sistemimizin güçlü kalmasına” destek olmak zorundayız.
Bugüne kadar karşılaştığım (iki kızım dahil olmak üzere) birçok “MS” (Multiple Skleroz) vakasında, hastalık başlangıcına yönelik dinlediğim hikayelerin tamamına yakınında sebepler; aşırı stres, aşırı üzüntü, aşırı hayal kırıklığı ya da aşırı yoğunluğa bağlı olarak gelişen ani “bağışıklık sistemi çöküşü” idi.
Özellikle genç kızlar ve hassas yapılı insanların uyarılarımı dikkate alarak, MS, Vitiligo ve benzeri birçok hastalığa zemin hazırlamamak için, “stres yönetimini” öğrenmelerinin şart olduğunu vurgulamak isterim…
Haftasonunuzun yeni umutlara vesile olması dileğiyle…