BESLENME YANLIŞLARIMIZI DEĞİŞTİRMEK İÇİN NELER YAPALIM…
Günümüzde insanların birçoğunun pek çok konuda olduğu gibi beslenme konusunda da hazır paket programlara alıştırıldığını biliyorum. Maalesef uzun uzadıya emek vererek okuyup, inceleyip, düşünüp uygulamak yerine (işin kolayına kaçarak) sağlıklı beslenmeyle ilgili kuralların da az ve öz olarak özetlenmiş şekilde tercih edileceğini tahmin ettiğim için aşağıdaki şekilde vermek istiyorum.
Ancak tekraren diyorum ki bu satırları okurken de “şu andaki sağlık ve kilo durumumuzun kendi tercihlerimizle yaptıklarımız sonucu olduğunu unutmayın.” Harekete geçmek için geriye dönüşü çok zor bir noktaya gelerek obez olmayı veya hayati bir hastalık teşhisi konmasını beklemeyin.
Geleceğiniz için sorumluluk alın ve doğru beslenme ve hayat tarzınızı belirleyin. Bu kendiniz için yapabileceğiniz en önemli ve en doğru şey olacaktır. Çünkü hayatın her alanında kazananları kaybedenlerden ayıran en belirgin ve önemli tek bir fark vardır, “kazananlar hep harekete geçenler olmuştur.”
Harekete geçerseniz bir dizi kronik hastalığı önlemeye ve tersine çevirmeye yardımcı olurken, ciddi ve sağlıklı bir kilo kaybı yaşayacağınızdan da emin olun.
Çünkü vücudumuz bizi nasıl sağlıklı tutacağını ve kilomuzu nasıl kontrol edeceğini fabrika ayarları gereği gayet iyi bilmektedir. Bizim yapmamız gereken şey yanlış beslenme ve yanlış hayat tarzı ile vücudumuzun işini zorlaştırmak yerine, doğruları yaparak ona yardımcı olmaktır.
*Burada önemli olan şey keyif alacağınız ve hayat tarzınızın bir parçası olmasını istediğiniz sağlıklı alışkanlıklar oluşturmak ve bunları benimseyerek mümkün olduğunca sürekli hale getirmektir.
*Keyif alacağınız ve sizin şartlarınıza en uygun beslenme şeklini bulana kadar denemelere devam edin. Yapmanız gereken şeyin geçici bir değişiklik değil, “yaşamınız boyunca sürekliliği olan” bir beslenme tarzı olduğunu ve bunu da ancak kendinizin yapabileceğini unutmayın.
Süreklilik sözü “uygun sağlığa ve kiloya ulaşmak için her şeyi kusursuz bir şekilde bir ömür boyu yapmamız gerektiği anlamına gelmez.” Çünkü bir haftada neler yediğimiz bir öğün de neler yediğimizden çok daha önemlidir.
(Konunun devamı gelecek)
...
Ramazan bayramının; "düşüncelerimizin işgalden kurtarıldığı,” yüreklerimizin tamir edildiği, kırgınlıkların, kızgınlıkların giderildiği, sağlıklı, neşeli, huzurlu, birlik ve beraberlik içerisinde, pozitif enerjisi yoğun Müslümanlar olmamıza ve gönlümüzdeki cenneti bulunduğumuz mekanlara taşımamıza vesile olması umuduyla,
"Kahire'den tüm Müslümanların bayramını kutlayarak, sağlıklı, huzurlu, mutlu, savaşsız ve zamsız nice gerçek bayramlara” kavuşmamızı diliyorum...