Çağdaş olmak, akılcıl geleneklere uyularak, etik değerlerden uzaklaşmadan yaşandığında, daha güçlü anlamlar ifade eden muhteşem bir olgu.
'Bulunulan çağın anlayış ve şartlarına uygun olan’, ‘modern’, ‘muasır’ gibi anlamlar taşıyan “çağdaş” sözcüğü, maalesef günümüzde kimilerinin gelişmeye kapalı algılarına göre yeni tarifler kazanmaya da başladı.
Modayı yakından takip etmek, marka ürünler kullanmak, lüks yerlerde yemek yemek, bilmem kaç yıldızlı otellerde tatil yapmak vs. de kimilerine göre çağdaşlık ölçüsü sayılıyor.
Oysa ki kaliteli yetişmişlik, dolu dolu hazmetmişliktir; kendi kültüründen kopmadan ve üzerine kalite katarak yaşama sanatıdır çağdaşlık.
Kim olduğunu, nereden geldiğini unutmadan,
Kültürel anlamda eğitilmektir, öğrenmektir, gelişmek, yenilenmektir.
Rahmetli Hocamız Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, katıldığı bir televizyon programında ne güzel de tarif etmişti;
“../..bir milleti yaşatan kendi gelenekleri ve binlerce yıldır gelen kültürüdür.
Kültür; Hakkari'de bale gösterisi yapmak demek değildir.
Kültür; arada bir konsere gidip hava atmak değildir.
Çağdaşlık; Moda'nın ara sokaklarında köpek gezdirmek değildir.
Bizde böyle sahte çağdaş ve sahte aydın kesim yetiştirilmiştir.
Bizde demeyelim. Her sömürgede böyle sahte çağdaş ve aydın sınıfı yetiştirilmiştir. Kendi kültüründen kopup, kendi halkından tiksinen, kendi kültürüne yabancı, ama arada halkçılık edebiyatı yapan tipler yetiştirilmiştir. Sonra da bunlar Türkiye'nin başına bela edilmiştir..”
Bulunduğu sosyal çevreye göre bazen halkçılık edebiyatı yapan, bazen de muhafazakarlık görüntüsünde piyasada gezen, yani her sosyal çevrede türemiş, yer bulmuş bu yoz ve boş beyinli tipler, söylendiği gibi bu ülkenin başına beladır, ne yazık ki..
Çağdaşlığın, canlılara ve onların haklarına saygı duymakla başlaması gerekiyorken; her türlü istismarı, yozlaşmayı ve toplumsal çürümeyi “çağdaşlık” diye ileri sürmek, nasıl bir bilinçse..
Yine Rahmetli Duayen Sanatçı Ara Güler'in de dediği gibi;
“Yaşam size verilmiş boş bir film; her karesini mükemmel bir biçimde doldurmaya çalışın..”
O karelerin mükemmel doldurulmasının ana teması da bana göre; hayatta yaptığımız güzelliklerdir, insan gibi insan olmaktır, gerçek anlamıyla çağdaş düşünmek ve yaşamaktır.
Bu konulara yeri geldikçe devam edeceğiz.
Gerçekten 'çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmış' bir toplumla yaşamak dileğiyle.
Sağlıkla, sevgiyle, saygıyla kalın.