Bazı Yasa Tekliflerinin görüşülmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (Anayasa ve İçtüzük gereği) 1 Temmuz’da tatile girmesi ertelenirken, ‘Sansür’ Yasa Teklifine ‘acil işler’ bölümünde yer verilmemesi gergin ortamı yumuşattı.
Tasarlanan programa göre, Meclis Genel Kurulu’nda öncelikle 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (Ek Bütçe) görüşülecek.
Ardından Bedelli Askerlik düzenlemesini de içeren, Askeri Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ele alınacak. (Düzenlemeye göre, yoklama kaçağı, saklı veya bakaya olup bedelli askerlik hizmetinden yararlanamayan yükümlüler bu hizmetten faydalanabilecek. Ayrıca, ödemeleri gereken yabancı ülke parasını ödemedikleri veya herhangi bir takvim yılında toplam 184 gün ve daha fazla süreyle yurt içinde bulundukları için dövizle askerlik kapsamından çıkarılanlar, belirlenen usul ve esaslar kapsamında askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılacak.) Teklif, Genelkurmay Başkanının yaş haddinin, birer yıllık süre ile 72 yaşına kadar Cumhurbaşkanınca uzatılmasını da öngörüyor.
Genel Kurulda, Sayıştay Başkanlığında boş bulunan 5 üyelik için seçim de yapılacak.
Yargı Paketini geçen hafta kabul ederek yasalaştıran TBMM’ye bu kez, ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren "torba" kanun teklifinin sunulması bekleniyor. (Teklifte, 5 milyon 300 bin memur ve memur emeklisini kapsayan 3600 ek gösterge düzenlemesi yer alıyor.
Ayrıca, kamuoyunda "öğrenci affı" olarak bilinen ve lisans, yüksek lisans, doktora öğrencilerinden eğitimlerini bırakmak zorunda kalanlara belirli şartlarda okullarına dönüş imkanı da tanınıyor.)
SANSÜR YASASI ÖTELENECEK Mİ?
Basın Meslek Örgütleri, ‘Gazetecilere soyut gerekçelerle en az üç yıl hapis cezası verilmesini, sosyal medya ağlarının erişimlerinin tamamen engellenmesini ve basın kartları konusunda Saray’ın etkisini artırmayı öngören düzenlemeye karşı yurt çapında günlerce tepki eylemleri gerçekleştirdi.
Geçen hafta ise eylem yoğunluğu Ankara’daydı.
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, CHP'nin grup toplantısında kürsüye çıktı, "Basın yasası deniyor ama hepinizin sesi bu yasanın içinde boğulacak" diye seslendi.
Medya Dayanışma Grubunu oluşturan basın meslek örgütlerinin temsilcileri ve parlamento muhabirleri de, CHP Grup Toplantısı’nı; “sosyal medya düzenlemesine” karşı siyah maske takarak takip etti. Türkiye Gazeteciler Sendikası ise, sosyal medya hesabında; “Meclis gruplarında siyah maskelerimizle eylemdeyiz. Anayasaya aykırı bu tasarının geri çekilmesini istiyoruz. Susturma, korkutma, hapsetme yasasına hayır. Sansür Yasasına Hayır” paylaşımını yaptı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de, partisinin grup toplantısında kürsüyü, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin'e bıraktı.
Bilgin, sık sık alkışlanan konuşmasında özetle şunları söyledi:
“Bu yasa bir sansür çorbası. Hala daha bu 20 yılın sonunda ne yazık ki kanun hazırlamayı bile öğrenememişler. Bu yasayla ceza vermek için suç oluşturuluyor. Kanunun belirli maddeleri gözden kaçırılıyor. Anadolu'daki gazetelerinin kapılarına kilit vurulacak bu yasayla."
ULUS MEYDANINDA PROTESTO EYLEMİ
Aralarında Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Diplomasi Muhabirleri Derneği, DİSK-Basın İş Sendikası, İzmir Gazeteciler Cemiyeti, KESK Haber-Sen, Parlamento Muhabirleri Derneği, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu ve Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın bulunduğu çok sayıda meslek örgütünün yönetici ve üyeleri, (Ankara) Ulus meydanındaki Atatürk Anıtı önüne Sansür düzenlemesini protesto etti.
“Özgür basın susturulamaz”, “Sansüre hayır” sloganlarıyla başlayan eylemde, gazeteciler sansüre dur demek için kalemlerini Atatürk Anıtı önüne bıraktı.
Daha sonra, Medya Dayanışma Grubu adına Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin ortak basın açıklamasını okudu.
Açıklamada, Cumhuriyet tarihinde basına yönelik en ağır yasal saldırı olacak, toplumun haberleşme özgürlüğüne engelleyecek ve hapis korkusu yayacak Anayasaya aykırı yasa teklifinin geri çekilmesi talep edildi.
Nazmi Bilgin, dezenformasyonla mücadele kapsamında hazırlanan teklif konusunda gazetecilere ve meslek örgütlerine söz hakkı tanınmadığını belirterek şöyle dedi:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Basın Kanunu yenileniyor. Adı Basın Kanunu ama içinde basın yok baskı var. Adı Basın Kanunu ama içinde gazeteciliği geliştirmek yok hapis cezası, kapatma, internet basınına ağır denetim ve basın kartı iptalleri var. Haftalarca Meclis’te iktidar ortaklarına ‘Gazetecileri dinlemeden, dışlayarak bir basın yasası yapılamaz’ dedik, öneriler verdik, itiraz ettik ama nafile. Tek bir cümlemizi bile dikkate almadılar. Bu nedenle ülkemizin en büyük basın meslek örgütleri olarak Türkiye’nin dört bir yanından buraya geldik. Basın tarihinde belki de bir ilki gerçekleştirerek tüm meslek örgütleri olarak bir dayanışma örneği gösterdik. Basın tarihine geçecek bu kareye imza attık. Yasayı geri çekin, basın yasalarını gazetecilere danışarak yapın diyoruz. Dinlemediler. Sanmayın ki bizler dezenformasyonun önlenmesini istemiyoruz. Ama bunun yolu yasadaki gibi hapis cezasından geçmez. Onurlu bir Yargıtay Hâkimi de Adalet Komisyonunda açıkça uyararak, bu yasanın uygulama sırasında yargıda karmaşa ve keyfilik yaratacağını söyledi. Ama onu da dinlemediler.” .
BİR BAŞKA BAHARA MI KALACAK?
Bu gelişmelerin ardından, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, ‘Basın Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik öngören kanun teklifinin TBMM Genel Kurul görüşmeleri, girişimlerimiz sonucu, parti gruplarının daha fazla müzakere edebilmesi için bu hafta ertelenmiştir” dedi.
Şimdi bekliyor, gözlüyoruz. Yukarıda görüşme programını yazdığım TBMM, öncelikli olarak belirlediği teklifleri kabul ettikten sonra basına sansür teklifini gündemine alacak mı yoksa tatile girip, 1 Ekim’de başlayacak yeni yasama yılına mı bırakacak? (Ya da sonbaharda erken seçim kararı alarak mı kapanacak?’
---
İYİ HAFTALAR
remzidilan_48@hotmail.com
...................