Pandemi başladığından bu yana insanlar için en önemli 2 şey ortaya çıktı. 1- Gıda 2- İlaç ve Aşı.

İnsanoğlu var olduğundan beri "tarım" yapıyor. Çünkü karnını doyurması gerekiyor. Bununla beraber hayvanlar ve balıklar da insanların besin kaynağı olmaya devam ediyor.

İşte bu noktada Türkiye bir zamanlar tarım’da kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydi. Son yıllarda tarım’a ve köylüye destekler azaltıldı. Bu yanlışlardan biri tarım ürünlerinin köylüden satın alınmaması, hatta ithalat yapılmasıdır. Görüyoruz ki artık bu yanlış politikadan dönülüyor. Peki tarlada ucuz olan bir ürün neden marketlerde 4-5 misli fiyata satılıyor? Market Yöneticileri aşırı kar hırsı ile bu yolda devam ediyorlar. Bu marketler Sayın Cumhurbaşkanımızın ikazlarına rağmen davranışlarını değiştirmiyorlar. O zaman bu marketlerin denetimi söz konusu olmalıdır. Faturalar zaten belli olduğu için gerekli cezalar kesilebilir.  

AB ÜLKELERİ GİBİ TARIM’A DESTEK LAZIM

1947 Yılında ABD ile Avrupa Ülkeleri arasında imzalanan ticari anlaşmalarda sadece tarım ürünleri devre dışında bırakıldı. Böylece ABD Avrupa’ya, Avrupa Ülkeleri ise ABD’ye istediği gibi tarım ürünleri satabileceklerdi. Bu anlaşma halen bugünde yürürlüktedir.

İspanya-Fransa-İtalya-Almanya başta olmak üzere bu ülkelerde tarımla uğraşan köylülere devlet fonlarından büyük destekler yapılmaktadır. Üretimin büyük kısmı da ihraç edilmektedir. Konya Ovası kadar bir toprağa sahip Hollanda’nın dünyaya yaptığı ihracatın 2020 yılında 95.6 Milyar Euro olduğunu, bugün ise 100 Milyar Euro’ya yaklaştığını söyleyebiliriz.

Türkiye’nin topraklarının 100 milyon insanı besleyecek kadar verimli olduğunu (günümüzden 50 yıl önce) iddia eden rahmetli Tarhana Osman’ı hatırlamamız gerekiyor.

TARHANA OSMAN KİMDİR?

1918 İzmir doğumlu. 1943’te Ankara Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi’nden birincilikle mezun oldu. Mezun olduğu yıl, “veteriner teğmen” rütbesiyle Türk Silahlı Kuvvetleri’ne katıldı. Askeri Veteriner Akademisi’nde asistan olarak çalışmaya başladı. Ankara Üniversitesi’nde “biyokimya” dalında doktor unvanını aldı.

Milli Savunma Bakanlığı tarafından “Ordu beslenmesinde son gelişmeler ve ABD ordusunda beslenme çalışmaları” konusunda inceleme yapmak üzere ABD’ye gönderildi. Dört yıl sonra yurda döndüğünde, 1953 yılında Askeri Biyoloji Enstitüsü kimyagerliğine atandı. Ankara Tıp Fakültesi Biyokimya Kürsüsünde gıda kontrolü ve hijyen doçenti oldu. Askerlikten ayrıldıktan sonra 1961 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda görev aldı, daha sonra Tarım Bakanlığı’na geçti.

Bu arada sürekli beslenme konusunda konferanslar verdi, bilimsel yayınlar yaptı. İnsanın bir başka insan tarafından sömürülmesinin biyolojik yönlerini anlattı. 1966 yılında CIA tarafından “Türkiye’de Nötralize Listesi” ne alındı ve “istenmeyen adam” ilan edildi. 1953-1978 yılları arasında 65 kitabı yayınlandı. “Gıda Emperyalizmi”, “Sessiz Savaş” ve “Açlık Korkusu” en çok tanınan kitapları…

Tarım Bakanlığı’ndan ayrıldıktan sonra tam gün Ankara Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. 1972 yılında kendini emekliye ayırdı. İşçi sendikaları ve kooperatiflere danışmanlık yaptı. Bülent Ecevit döneminde CHP Ankara Milletvekili adayı oldu, seçilemedi. 12 Eylül’de tutuklandı, bir süre cezaevinde yattı, çıktıktan sonra içe dönük bir yaşam sürdü. 1994 yılında Ankara’da vefat etti.

Türk Halkının daha iyi beslenmesi için ömrü boyunca çalışan ve insanları uyaran Osman Nuri Bey'in, "İlkokullarda çocuklara verilen süt tozundan yapılmış sütlerin bayat ve sağlığa aykırı olduğunu" ispat etmesi üzerine, bunlar kaldırılmak zorunda kalınmış idi..

Anadolu köylüsüne acilen "tohum ve mazot desteği" verilirse, yerli üretimin artışıyla fiyatların makul seviyelere ineceğini düşünüyorum. 2012'de TV Programım “21 Yüzyıl Şifreleri”ni sunarken, tarım ve gıda konusunda çok fazla araştırma ve sunumlar yaptım. Muhtelif kanallardaki ilgili proğramlara konuk olduğum zamanlarda bu konuya dikkat çekmeye, toplumda farkındalık yaratmaya devam ediyorum. Tabii ki edeceğim de..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.