Türkiye’deki Çürümüşlük

Ülkemizdeki çürümüşlüğü ne yazık ki her boyutu ile içimiz kan ağlayarak izliyoruz. Her olayda bu kadarı da olmaz diyoruz. Ama bu kadarı da olmaz dediğimiz olayların benzerlerine, hatta daha kötülerine yenileri eklenmeye devam ediyor.

Türkiye’de artık hayvan, çocuk, kadın olmak hatta ev hayvanı bile olmak güvenli değil. Kadınların kendilerini korumak için aldığı biber gazı satışları patladı. Ülkemizde başlatıldığı halde, muhtemelen birtakım tarikatların isteği doğrultusunda, İstanbul sözleşmesinden çıktık. Kadınlar ve kız çocukları daha çok öldürülmeye başladı. Sokaklarda çocuklarının önünde dövülen kadınlara sessiz kalan insanlar oluştu.

Yine birtakım çevrelerin isteği doğrultusunda çıkarılan “hayvanları katliam yasası” ile günahsız sağlıklı hayvanlarımız yavruları ile birlikte acımasızca katledilmeye başladı. Yasa öncesi yapılan uyarılar dikkate alınmadı, sonuç ortada.

Bunlar yetmiyormuş gibi yenidoğan bebekleri öldüren çete, bardağı taşıran son damla oldu. Hemşireler sekiz bin lira için bebek öldürüyor güle oynaya. Oysa onların görevi o bebekleri yaşatmak. Bütün sağlıkçıların görevi gibi. Hipokrat yemini eden doktorlara ne demeli? Pervasızca tehdit ettikleri savcı kendinin ve ailesinin can güvenliği riskini göze alıp deşifre etmeseydi, bunlar gün yüzüne çıkmayacaktı. Ortaya çıkanlar belki de buz dağının sadece görünen yanı.

Ülkemiz her bakımdan tam bir çürümüşlük içinde. Her yandan cerahat akıyor. Ülkemizde diğer okullara göre imam hatip okullarının oranı %20. Çoğu dolu değil her türlü teşvike rağmen. Ama ülkede vicdan, merhamet, insanlık yok. Demek ki dini eğitim bu saydığımız değerler için yeterli olmuyor. Şimdi bazıları solcular çok daha ahlaklı, biz onları yanlış tanımışız diyenler var. Neden acaba?

Amacım insanları ayrıştırmak değil. Ama geldiğimiz noktada, insanca davranma, merhametli ve vicdanlı olmak için namaz kılmanın, alnı secdeye değmenin yeterli olmadığını yaşayarak gördük, anladık. Nitekim yapılan bir araştırmada, ahlaki değerlere, insancıllığa, vicdanlılığa en yüksek düzeyde sahip olan insanların Müslüman ülkelerde yaşamadığı ortaya çıktı ne yazık ki.. Hayvanları, çocukları, kadınları öldürenler gidip namaz kılarak temizleneceklerini mi sanıyorlar?

Kutsal dinimizi kendi çıkarları için kullanan art niyetli, yozlaşmış kişilerin davranışları nedeniyle, bu sonuç ve ülkemizde böylesine bir çürüme meydana gelmiş olabilir mi?