GAZZE / FİLİSTİN / DOĞU TÜRKİSTAN / ARAKAN / MİYANMAR VE SIRADAKİLER!…

İslam coğrafyasında manzara…

İşbirlikçilik yapanlar, sahte şeyhlik yapanlar, dini ticarete dökenler, üç kuruşa görevi kötüye kullanan bürokratlar, liyakatsiz siyasetçiler, bilim üretmeyen akademisyenler!

Arzettiğimiz tasnifin dışında kalanlara sözümüz elbette yoktur. Olmaz da.

Baştan belirtelim.

Böylelerinin sayesinde yeraltı madenleri emperyalist ülkeler tarafından çalınırken, kendi vatandaşları çöllerde ağaçların gölgesinde ya da derme çatma barakalarda çocuklarının ayaklarında ayakkabı olmadan yaşamaktalar.

Afganistan’ı düşünün…

Afganistan yeraltı ve yerüstü zenginlikleri bakımından çok zengin ülkelerden biri.

Peki halkın durumu?

Halk perişan açlıkla yoksullukla boğuşuyor!

Ülkelerin yeraltı ve yerüstü zenginlikleri emperyalistlere peşkeş çekildi.

Hurafeler, hikayeler "din" diye yutturuldu!

Cehennemle korkutup cenneti pazarladılar!

Holdingler kurdular sömürdüler!

Sonuç; İslam ülkeleri geri kaldı!..

Böylelikle müslüman ülkeler; emperyalist, siyonist uşağı batının gerisinde kaldı.

Hangi ülkeler diye merak ediyorsunuz?

Hangisi bu durumda değil ki?

Bunlar hangi ülkelerde yaşanmıyor ki?

Cevabını sizler verin.

Sahi hangi ülkeler bu durumda değil?

Şimdi ne olacak diyorsunuz?

Öyle mi?

Ben söyleyeyim;

Bilim adamı ünvanı ile çalıntı doktora tezleri ile yol almasaydılar, ülkelerinin bilim insanları olarak üniversitelerinde bilimsel makale sayısını batı üniversitelerinin üzerine çıkarıp, bilim adamı yetiştirip, teknoloji üretseydiler, müslüman coğrafyanın bazı bürokratları üç kuruşluk menfaat için ülke kaynaklarını yabancılara peşkeş çekme yarışına girmemiş olsaydılar, yeraltı, yerüstü zenginlikleri ülkelerinde kalsaydı, politikacılar olarak kendi iş ve konforları peşinde değil de ülkelerinin gelişmesi kalkınması önündeki engellerle mücadele etseydiler, sahte şeyhler, sahte din alimleri "din" diye hurafeler anlatmasaydılar, insanların dini duygularını sömürmeseydiler,  insanların gelişmesinin önünde adeta engel oluşturmasaydılar, işbirlikçi devlet yöneticileri ülkelerinin kaynaklarını iktidarlarını korumak adına üç kuruşluk menfaat karşılığı peşkeş çekmeseydiler;

Bugün İslam coğrafyası emperyalist batının gerisinde kalmazdı.

...

Parayı ele geçiren kimi yerde dolarları Monte Carlo’da kumar masalarında harcayan görgüsüzler sizi!

Siz var ya siz!…

Burnunuzun dibinde Gazze’de,  Arakan‘da insanlar açlıktan ölüyor sizlerin umurunda bile değil!

Sonrasında sizleri Trump bir otele topluyor donunuza kadar elinizden alıyor!

Yukarda ifade ettiğimiz gibi tasnifin dışında kalanlara elbette sözümüz yok, olamaz.

Katil Donald Trump, “Mısır devlet başkanına iyiliğimiz oldu. Filistin Gazzelileri kabul etmesi için kendisi ile görüşeceğim.” dedi.

Sisi’ye ne iyiliği oldu hepimiz biliyoruz.

Ülkemizde 12 Eylül 1980 askeri müdahalesini yapanlar için, dönemin ABD Başkanı Jimy Carter’in “Bizim çocuklar Türkiye’de yönetime el koydu” dediği gibi, ABD’nin desteği ile Mısır’da da ihtilal yaptılar ve Muhammed Mursi‘yi tasfiye edip yönetime el koydular!

Şimdi soruyorum; darbeci Abdulfettah es Sisi’nin, ABD’nin bu isteği karşısında direnmesi mümkün mü?

Tabi ki iç kamuoyunun baskısını kırmak için “caz” yapacak, “kabul edilemez” falan gibi tiyatral sözler söylecek ama sonunda kabul etmesi kaçınılmaz olacaktır.

Ürdün zaten dünden kabul etmek mecburiyetinde, çünkü Ürdün yönetimi de sahibinin sesi konumunda!

Katil, işgalci, soykırımcı İsrail’in kuruluşunda ilk tanıyan şimdiki Ürdün kralının dedesi Kral Abdullah olduğunu unutmayınız!

Suriye diye bir devlet ve ordu ortada kalmadı!

Hatırlayın Trump, Suudi krallık hanedanına ne demişti: “Biz olmasak orada bir hafta dahi oturamazsınız.”

Türkiye’nin dışında bu zulme bu soykırıma karşı duracak ülke yok gibi görünüyor!

Halkı Müslüman olan devlet yöneticileri Trump‘ın, Gazze’ye çökme planları karşısında Türkiye’nin yanında yer almalılar!

Gazze’ye en kısa zamanda “İslam Teşkilatı Barış Gücü” yerleştirilmeli.

Türkiye yalnız bırakılmamalıdır.

Yarın geç olmadan.

...

Aslında "zulme rıza göstermiyoruz" diyenler, DOLAR HEGEMONYASINDAN KURTULMAK İÇİN PARALARININ DEĞERİNİ ALTIN KARŞILIĞI YAPSALAR ortada ne ABD, nede onun işbirlikçileri kalır!

Bir de tabi halkların yapacağı ABD, İsrail ve Çin mallarına BOYKOT!

Bakın kıpırdayacak halleri kalır mı?

Ama nerede ve kimler yapacak?

O şuur nerede?

Durum bu maalesef.

Şimdi sorular peş peşe.

Cevaplar ise olmazların zoru içinde!
Teknolojik üstünlük, ekonomik bağımlılık ile emperyalist batıyla başa çıkmanız nasıl olacak?

ABD, Filistin Gazze’yi işgal edecek, kim nasıl karşı duracak?

Doğu Türkistan‘da devam eden komünist Çin yönetimi tarafından yapılan soykırımı kim nasıl durduracak?

Arakan‘da zulüm nasıl son bulacak?

Afrika’da ve dünyanın az gelişmiş coğrafyasında sömürü ve kültür işgaline kim dur diyecek?

...

Şimdi olacaklara bakalım…

Soykırımcı katil Trump ve Netanyahu, Filistin Gazze’nin geleceğine dair kararlarını dünyaya hiç utanmadan, uluslararası hukuku da yok sayarak ve sırıtarak açıkladılar!

Aslında açıkladıkları sadece Gazze’nin ilhakı değildi.

Arz-ı Mevud planlarındaki kararlılıklarını gösterdiler.

Bunu nasıl gerçekleştirmeyi düşünüyorlar?

Planları nedir?

Bir yandan ABD, İsrail’i silahlandırmaya devam ediyor!
Bombaların anası denilen MOAB ismiyle bilinen 15 tonluk tahrip gücü yüksek bomba vermiş.

Hatırlayınız 10 gramlık patlayıcılar ile “pager operasyonu” adı verilen operasyonla Lübnan’da Hizbullah’ı nasıl etkisiz hale getirdiler.. Mukayese yapın 10 gram ve 15 kilogramlık bombalar.

Amerika, İsrail’i silahlandırmaya devam ediyor.

Gazze’de Hamas'ın elindeki rehineleri aldıktan sonra tünellerde saklanan Kassam Tugayları’na ait askerlerin tünellerini kullanmalarının önüne geçecekler ve muhtemelen tünelleri deniz suyu ile dolduracaklar veya kimyasal silahlarla saldıracaklar.

Daha önce yapmaya kalktılar ama İsrailli rehinelerden dolayı yapamadılar.

Ne yazık ki Filistin Gazze’yi daha kanlı bir gelecek beklemektedir!

Sonrasında ise Arz-ı Mevud planının gerçekleşmesi Türkiye’den geçmektedir.

Sıra Türkiye’ye gelecektir.

Türkiye planlarını hayata geçirmek için neler yapmak isteyecekler?

Türkiye ne yapmalı ve neyi asla yapmamalı? (Gelecek yazımızda anlatacağım)

Aziz milletimiz parti, dernek, cemaat seküler veya dindar, Türkmen, Kürt, Çerkes, Laz hasılı topyekün birlik ve beraberlik içinde tek yumruk olmak mecburiyetindedir!

İşin şakası yoktur!

Karşımızda sadece İsrail yok sapkın siyonistler var!

Türkiye dimdik ayaktadır.

Her türlü tehdide karşı duracak güçtedir.

Gün birlik beraberlik günüdür.

Vesselam..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.