Devletimizin bazı ünitelerinde gereken yapılanmalar hakkındaki bir araştırma ve analiz yazımızı siz değerli okuyucularımla da paylaşmak istedim. Biraz uzun olması nedeniyle 3 bölümde yayınlanacak olan çalışmamızın sonuçları şöyledir;

Kültür ve Turizm Nedir?

Kültür, Türk Dil Kurumu’na göre, “tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, hars, ekin” anlamına gelir.[1]

Bir sosyoloji-toplumbilim terimi olarak kültür, “tarihsel ve toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan her türlü değerlerle bunları kullanmada, sonraki kuşaklara iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların tümüdür.”[2] Kısacası kültür, sosyolojide insanların toplumda yaşamaları sonucu öğrendikleri şeylerin toplamını içerir.[3]

Basit bir ifadeyle, insanın yaptığı ve yarattığı şeyler olarak geçen kültür, aynı zamanda toprağı tarıma hazır hale getirmek demektir. Sadece toprağın işlenmesi değil, insanın da ahlâkı, sosyal ve zihinsel yönlerinden geliştirilmesi demektir. Esasen bir milletin sosyal şahsiyetidir. Ayrıca kültür, insanla hayvanı birbirinden ayıran en önemli özelliklerden biridir. Her şeyden öte kültür; bir milletin en önemli temel kaynağıdır, özüdür.[4]

Hilmi Ziya Ülken’e göre kültür; bir milletin yarattığı dil, bilim, sanat, felsefe, örf ve adetler ve bunların toplamıdır.

Erol Güngör’e göre kültür; bir inançlar, bilgiler, hisler ve heyecanlar bütünüdür.

İbrahim Kafaoğlu’na göre kültür; bir toplumun dünya görüşünü kadrolayan manevi değerlerle, bu manevi güçlerin aktif hayata yansımasından doğan teknolojinin oluşturduğu bir bütündür.

Yılmaz Öztuna’ya göre kültür; bir milletin hayatının maddi olmayan tarafının toplamıdır.

E. W. F. Tomlin’e göre kültür; insanın hayatına anlam veren, insanı yükselten, kısacası “hayatı yaşamaya değer kılan” bir şeydir.

Mc İver’a göre kültür; yaşayış ve düşünüş tarzımızda, günlük işlerimizde sanatta, edebiyatta, dinde, sevinç ve eğlencelerimizde ve yaratılışımızda ifadesini bulur.

Wolf’a göre kültür; bir milletin bütün fertlerinin katıldığı manevi hayattır.

Karl Marks’a göre kültür; doğanın yarattıklarına karşı, insanlığın yarattığı bir şeydir.

Edward Taylor’a göre kültür; bilgiyi, imanı, sanatı, ahlakı, hukuku, örf ve adeti ve insanın toplumun bir üyesi olması dolayısıyla kazandığı diğer bütün maharet ve alışkanlıkları kapsayan karmaşık bir bütündür.[5]

Linton’a göre kültür; öğrenilmiş davranışlar ve bu davranışların sonuçlarından meydana gelmiş bir bileşimdir. Onu bir araya getiren öğeler, belli bir toplumun üyelerince paylaşılır ve aktarılır.[6]

Thurnwal’a göre kültür; bir toplulukta örf ve adetlerden davranış tarzlarından, teşkilat ve tesislerden kurulu ahenkli bütündür.[7]

Turizm ise Türk Dil Kurumu’na göre, dinlenme, eğlenme, görme, tanıma gibi amaçlarla yapılan gezi. Ya da bir ülkeye veya bir bölgeye turist çekmek için alınan ekonomik, kültürel, teknik önlemlerin, yapılan çalışmaların tümü olarak tanımlanır[8].

Turizm, beslenmek-barınmak gibi, yaşamsal gereksinmelerden kaynaklanan bir olgu değildir; yani hangi dönemde ve nerede olursa olsun ortaya çıkan bir olgu değildir. Bu açıdan turizm, belirli bir davranışın adıdır. Bu davranış, toplumsal yaşamın belirli bir düzeye ulaşmasının ürünüdür. Başka bir deyişle turizm, toplumsal değişimin, belirli bir yoğunluğa ulaştığı zaman ya da çağ kesitinde ortaya çıkar[9].

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Tarihçesi

“Kültür ve turizm alanında zengin değerlere sahip ülkemizde kültür ve turizme yönelik faaliyetler ve örgütlenmeler Cumhuriyet öncesi döneme dayanmaktadır.

1846 yılında Harbiye Ambarı olarak kullanılan bugünkü Aya İrini kilisesinde ilk müzenin kurulmasıyla birlikte müzecilik faaliyetleri başlamıştır.

Kütüphanelerin ülkemizde dokuz asırlık bir geçmişi bulunmaktadır. Maarif Nezaretinin 1869 yılında kurulmasıyla, kütüphaneler Evkaf Nezaretinden ayrılarak Maarif Nezaretine bağlanmıştır. Devlet tarafından kurulan ilk kütüphane olan Beyazıt Devlet Kütüphanesi de aynı yıl hizmete girmiştir.

Turizme yönelik ilk faaliyetler, 1890 yılında yürürlüğe giren 190 sayılı “Seyyahine Tercümanlık Edenler Hakkında Tatbik Edilecek Nizamname” ile başlamıştır.

Cumhuriyet döneminde Kültür Bakanlığının temeli sayılabilecek ilk örgütlenme; 1920 yılında TBMM’nin kurulmasından sonra Maarif Vekâleti içerisinde yer alan Hars Dairesinin oluşturulması ile başlamıştır. 1926 yılında Hars Dairesi kaldırılarak; Kütüphaneler, Müzeler ve Güzel Sanatlar olmak üzere üç ayrı müdürlüğe dönüştürülmüştür.

Turizmin kamu yönetimi içindeki örgütlenmesi ise 1934 tarih ve 2450 sayılı “İktisat Vekâleti Teşkilat ve Vazifeleri Hakkında Kanun” ile başlamış, 1957 tarih ve 4951 sayılı Kanun ile ilk olarak “Basın, Yayın ve Turizm Vekâleti” kurulmuş ve turizm konusunda yeni politikalar oluşturmak amacı ile de 1963 tarih ve 265 sayılı Kanun kapsamında “Turizm ve Tanıtma Bakanlığı”na dönüştürülmüştür.

Türk milletinin ulusal hafızası olan Milli Kütüphanenin kuruluş çalışmalarına 1946 yılında, halka hizmet vermeye ise 1948 yılında başlanmıştır. 1950 tarih ve 5632 sayılı Milli Kütüphane Kuruluşu Hakkında Kanun ile milli kültür araştırmalarını mümkün kılmak ve her türlü bilim ve sanat çalışma ve araştırmalarını kolaylaştırmak üzere bütün eserleri ve belgeleri bir araya toplayan bir merkez haline getirilmiştir[10].”

“Kültür hizmetlerini yürüten birimler 1965 yılında Kültür Müsteşarlığı’na bağlanmıştır. 1971 yılında Kültür Bakanlığının kurulması ile bu birimler Bakanlık teşkilatı içerisine alınmıştır. 1972 yılında Bakanlık Müsteşarlığa, 1974 yılında ise Müsteşarlık tekrar Bakanlığa dönüştürülmüştür. 1977 yılında Kültür Bakanlığı Millî Eğitim Bakanlığı ile birleşerek Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı olmuş ve aynı yıl iki bakanlık birbirinden ayrılmıştır.

1982 yılında Turizm ve Tanıtma Bakanlığı ile Kültür Bakanlığı birleştirilerek Kültür ve Turizm Bakanlığı oluşturulmuş, 1989 yılında iki Bakanlık olarak tekrar ayrılmıştır.

29/04/2003 tarih ve 25093 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 4848 sayılı “Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun” ile Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak yeniden teşkilatlandırılmıştır[11].”

DEVAM EDECEK..

..

Müjdat KAYAYERLİ

21.Dönem Afyon Milletvekili

Demet YENER

Balkan Uzmanı


[1] Türk Dil kurumu Büyük Türkçe Sözlük, http://sozluk.gov.tr/, Erişim: 14.07.2019.

[2] Türk Dil kurumu Büyük Türkçe Sözlük, http://sozluk.gov.tr/, Erişim: 16.07.2019.

[4] Prof. Dr. İbrahim Arslanoğlu, Kültür ve Medeniyet Kavramları, http://devlet.com.tr/makaleler/y121-KULTUR_VE_MEDENIYET_KAVRAMLARI_.html, Erişim: 12.07.2019.

[9] Ziya Eralp, Genel Turizm, Ankara Üniv., Basın-Yayın Yüksek Okulu Yayınları: 3, http://kitaplar.ankara.edu.tr/dosyalar/pdf/316.pdf, 1983, s. 10.

[10] T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Genel Müdürlüğün Kuruluş ve Tarihçesi, http://kvmgm.ktb.gov.tr/TR-43034/tarihce.html, Erişim: 09.07.2019.

[11] H. Hüseyin YILMAZ, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Tarihçesi, TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı 2015-2019 Dönemi Stratejik Planı, http://sgb.kulturturizm.gov.tr/Eklenti/39219,stratejik-plan-2015-2019v3pdf.pdf?0, s.20.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.