Recep Tayyip Erdoğan’ın bütün devlet imkânlarını kullanarak kazanamadığı,
Eşit şartların mücadelesinin dışında bir ikinci tur seçime hazırlanıyoruz.
Allah garibin önce eşeğini kaybettirir üzdürürmüş, sonra buldurur sevindirirmiş.
Galibe 2. Tur seçim muhalefet açısından böyle bir seçim olacak gibi.
..
Enflasyon almış başını gidiyormuş,
Zamlar fiyat artışları yerinde durmuyormuş,
Kiralar ikiye üçe katlamış,
Kırmızı eti artık rüyalarında görüyormuş,
Maaşlar yetmiyormuş,
İnsan gibi bir geçim olmuyormuş,
Ortada haksızlık varmış,
Adaletin A’sını görmüyormuşuz,
Rüşvet, iltimas, adam kayırmacılık çokmuş,
Afad yardımda gecikmişmiş,
Kızılay çadır satmışmış,
Hiç önemli değilmiş.
Bütününden şikâyetçi olduğu bu konuların yine ayakta kalmasını sağlayan,
Yanlışları başının üstünde taşıyan yine bu şikâyetçi insanlar.
..
Yaradan Ra’d suresi 11. Ayette şöyle buyuruyor ;
“Bir toplum kendisindekini değiştirmedikçe Allah onlarda bulunanı değiştirmez. Allah herhangi bir toplumun başına bir kötülük gelmesini diledi mi, artık onun geri çevrilmesi mümkün değildir.“
Bir kez daha gördük ki,
İnsanlar kendini değiştirmedikçe Yaradan da onları değiştirmiyor.
Yaradan birçok yerde;
“Düşünmüyor musunuz“
“Görmüyor musunuz“
“Anlamıyor musunuz“ ikazlarını yaparak aklımızı kullanmamızı istiyor.
İnsanlar akıl kullanacak yerde menfaat duygularını ön plana çıkarıyor.
Ama bu akıl kullanılmadığı sürece başımızın beladan kurtulmayacağını da Yüce Yaradan bildiriyor.
Yunus suresi 100. Ayette:
“Allah, azabı akıllarını (güzelce) kullanmayanlara verir.“ buyuruyor.
Yani Yaradan bir anlamda insanlara düşünün diye fırsat veriyor.
Ya bütün bu dertleri başınıza açanları seçerek belaya müstahak olacaksınız.
Ya da aydınlık yarınlar için bir tercih yapacaksınız.
Siz hangisini isterseniz ben onu vereceğim diyor Yaradan.
Bunun en belirgin özelliğini deprem felaketiyle sarsılan illerimizde görüyoruz.
İki partinin vekil sayısı ve oy yüzdeleri bunu bize açıklamaya yetiyor.
Neredeyse yerle bir olmuş,
Adıyaman'da Vekil sayısı: AKP 4, (yüzde 52.51,) CHP 1 (yüzde 18.5,)
Gaziantep'e Vekil sayısı: AKP 8, (yüzde 44.93,) CHP 3, (yüzde 20.28,)
Hatay'da Vekil sayısı: AKP 4, (yüzde 33.46) yüzde CHP 4, (yüzde 28.62)
Kilis de Vekil sayısı: AKP 1, (yüzde 39.51)
Malatya'da Vekil sayısı: AKP 4, (yüzde 45.15) CHP 1 (yüzde 12.87)
Kahramanmaraş'ta Vekil sayısı: AKP 5, (47.79) CHP: 2, (yüzde 16.05)
Osmaniye'de Vekil sayısı: AKP 2, (yüzde 32.77) CHP 1 (yüzde 17.12)
Sanki bu sıkıntıları açan bu idare eden insanlar değilmiş gibi tavırlarını değiştirmeden devam ettirmişlerdir.
Hiçbir olay kendilerini uyandırmaya yetmemiştir.
..
Ama gerçekte olan bir şey var ki
Düzgün olmayı,
Düzgün kalmayı,
İnsanların hakkına saygı göstermeyi
Hakka riayet etmeyi beceremiyoruz.
İstifa etmesi beklenilen bakanlar,
Temayülün aksine görevlerinde kalarak devlet imkânlarını kullanarak seçime girmişler,
Tarafsızlıkları tescilli bir davranışla devletin bütün imkânlarını kullanmışlar,
Adil olmayan bir süreç içinde vatandaş oyunu kullanmaya gitmiştir.
..
Halkın iradesine karşı durmak
Hakkın iradesine karşı gelmek
Bizim başlıca meziyetimiz haline geldi.
Ama bunlar oluşacak sonuçtan kaçabileceğimiz anlamına gelmez.
Nasıl ki bir suç işlediğiniz de bir de kamu davası açılıyor.
Yapılan haksız uygulamaların da bir gün Hak tarafından hesaba çekileceği unutulmamalıdır.
Çünkü Allah’ın bize yapılmasını istediği bir emirler zinciri var.
Aykırı düşülen konularda bunların hesabı bir gün mutlaka sorulacaktır.
..
Seçim sürecinde Anadolu ajansı yapacağını yine yaptı.
Seçimlerin sonuçlarını verirken bildik bir hareketle başladı.
YSK olumsuzlukların yaşanması için en yüksek seviyeden hareket etti.
Açılan sandıkları yüksek perdeden açarak iki rakip arasındaki farkın çok büyük olduğu yolunda insanlarda bir algı oluşturdular.
Rakibinin yüksek olduğu yerlerde matbu bir dilekçe ile itiraz dilekçeleri devreye sokuldu.
Buradaki oyların sisteme girişi engellenerek haksız bir uygulamayı seçim boyunca yürüttü.
YSK sayımı biten oyları,
Özellikle rakibin yüksek olduğu sandıkların sonuçlarını,
Sistemin içine sokmada geciktirerek Anadolu ajansının vermek istediği sonuçları insanların kafalarına yerleştirmeye çalıştılar.
..
Bir de halkın davranışları,
Özellikle deprem bölgesinde yaşayan insanların davranışları,
Olaylardan hala ders çıkarabilmiş değiller.
Belki de bu son dönemeç.
Ya bir belaya ulaşacağız, ya da bir aydınlığa çıkacağız..