Emekliler aylardır “aç” olduklarını haykırıyor. Ancak seslerini duyuramıyor. Geçim sıkıntısı altında ezilen emekliler aylıklarına zam istiyor. Çarşı-Pazar yangın yeri gibi. Emekliye verilen maaş “aç kal” anlamına geliyor. Kasada para yok. Harcama kalemleri çok yüksek. Bizi yönetenler ekonomiyi bir türlü rayına oturtamadı. Ekonomistler “ Bu anlayışla ekonomi düzelmez” diyor.
Enflasyon çok yüksek. Pahalılık önlenemedi. Ürünlere zam üzerine zam yapılıyor. Piyasa kontrolsüz. Ne yediğimiz ne içtiğimiz belli değil.
Önceliğimiz pahalılık. Ancak art arda gelen olaylar gündem yaratıyor. Pahalılığı unutturmak için sürekli gündem değişikliği yapılıyor.
Şu bir gerçek:
Mutfaklardaki yangın hükümetleri götürür. Bugün mutfaklar alev alev.
Tencereler kaynamıyor. Yarın bugünü aratıyor. Görebildiğimiz kadarı ile iyiye giden bir şey yok. Sıkıntı hergün daha da büyüyor.
Dünya genelinde şirketlerin değişen işgücünün sağlık, varlık ve kariyer alanlarındaki ihtiyaçlarını yönetmeleri için çözümler sunan Mercer, 'Küresel Emeklilik Endeksi'nin sonuçlarını paylaştı.
Bu yıl 16.'sı gerçekleştirilen endeksin sonuçlarına göre, Hollanda emeklilik gelir sisteminde yakaladığı başarıyla listede en üst sıraya yerleşirken, İzlanda ve Danimarka sırasıyla ikinci ve üçüncü sırada yer aldı. Rapora 6 yıldır giren Türkiye ise 45'inci sırada yer buldu.
Artan yaşam süresi, yüksek faiz oranları ve yükselen bakım maliyetleri, emeklilik programlarını finanse etmek için hükümet bütçeleri üzerinde daha fazla baskı oluştururken, bu yıl genel olarak puanların biraz düşmesine neden oldu. Bununla birlikte, Çin, Meksika, Hindistan ve Fransa gibi ülkeler, son yıllarda reformlar yaparak puanlarını yükseltti.
Dünya nüfusunun yüzde 65'ini kapsayan toplam 48 emeklilik sisteminin 50'den fazla gösterge çerçevesinde değerlendirildiği 'Küresel Emeklilik Endeksi'ne göre; yüzde 84.8 ile Hollanda en yüksek değere, yüzde 44 ile Hindistan en düşük değere sahip ülkeler oldu.
Listede yüzde 83.4 ile İzlanda ikinci, yüzde 81.6 ile Danimarka üçüncü sırada yer aldı. Hollanda'nın emeklilik sistemi, kolektif tanımlı fayda yapısından bireysel tanımlı katkı modeline geçişle olumlu etkiler görmeye devam ediyor. Ülkenin güçlü düzenlemeleri ve katılımcılara sunulan yardımlar da bu başarıda önemli bir rol oynuyor.
Özetleyelim:
“Bizi kıskanıyor” dediğimiz ülkelerde emekliler paşalar gibi yaşıyor. Tatil yapabiliyor. Geçim sıkıntısı çekmiyor. Türkiye’de bile tatile geliyorlar. Aldıkları emekli maaşı ile günlerce tatil yapabiliyor.
Bizdeki emekliler “5 kuruş nerede ne ucuz” peşinde pazar pazar geziyor. Karnını doyurmak peşinde. Halk ekmek kuyruğunda. Bugünkü aylık maaşı ile geçinmek peşinde. Geçinemeyenler kredi kartlarına yükleniyor. Zamanı geldiğinde de ödeme yapamıyor. Biz bu nedenle yazımızın başlığını “emekli aç ve çaresiz” diye attık.
.....
Yazarın tüm yazıları için tıklayınız
.....