Amerika’da yeni yönetim iş başı yaptı. Şimdi gözler yeni Başkan Trump’un ne yapacağına çevrildi. Bizi en çok ilgilendiren konu Trump’un, önceki Başkan Obama’nın yolunda gidip gitmeyeceği konusudur. Çünkü, Obama döneminde Amerika-Türkiye ilişkileri neredeyse kopma noktasına kadar gelmişti.

Bugün, Türkiye’nin Rusya ile yakınlaşmasında Obama ve yönetiminin Suriye ve bölgemizde uyguladığı politikaların çok büyük payı vardır. Eğer, Obana yönetindeki gibi gerginlikler sürerse Türkiye’nin Amerika’dan,hatta Avrupa’dan tamamen kopabileceği bile gündeme gelebilir.

Bunun yanı sıra İncirlik Üssü’nün kapatılması da aynı çerçevede değerlendirilemlidir.
Obama, PKK’nın Suriye uzantısı PYD ve onun silahlı gücü YPG’yi gidinceye kadar destekledi, silah yardımında bulundu.

Yine aynı Obama FETÖ terör örgütün Lideri Gülen’in Türkiye’ye iade edilmesi konusunda ipe un serdi, bahaneler üretti.
Türkiye’nın Suriye’deki IŞİD karşıtı mücadelesinde bile Batı ile birlikte sadece seyirci durumunda kaldı.
Türkiye birçok konuda oyalandı, bölgede yalnız bırakıldı. Amerika verdiği sözlerin hiç birini yerine getirmedi. İlişkiler de bu nedenlerle sürekli gerildi.

Ankara, Trump ve ekibinin alacağı kararları bekliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Trump ile yapacağı görüşmede bölgedeki durumu ve ilişkilerdeki gerginliğin nedenlerini anlatacak. Ortada olan rahatsızlıkların giderilmesi yönünde bu buluşmanın önemli olduğunu düşünüyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan,Trump ve ekibinin iş başı yapmasından sonra yaptığı açıklamada Trump’ın Ortadoğu’daki tavrı ne olacaktır, onu düşünüyoruz. Şu anda Ortadoğu ile ilgili bazı söylemler kulağımıza geliyor ki, bu söylemler doğrusu rahatsız edicidir. Biz toprak bütünlüğüne saygı duyulan bir Ortadoğu’dan yanayız. Parçalı bir Ortadoğu düşünmüyoruz. Bu Ortadoğu halklarına saygısızlık olur ve biz buna evet diyemeyiz. Sayın Trump’a yapacağımız ziyarette o görüşlerimi A’dan Z’ye aktaracağım” diyerek bugünkü yönetimden beklentilerin olduğuna vurgu yapmıştır.

Ancak şu noktaya dikkatleri çekme istiyoruz:
Bugün Trump’un kadrosunda bulunan Ulusal Güvenlik Danışmanı emekli general Michael Flynn, “Suriye bölünecek, Kürdistan kurulacak” sözleri ile dikkatleri çekmişti. Daha önce Irak’ta görev yapmış olan Flynn’ın bu konuda Trump’u etkileyebileceğini unutmamak gerekiyor.
Kaldı ki, konu sadece Flynn ile de sınırlı kalmayabilir.
Milli Savunma Bakanlığına getirilen James Mattis’in de, Felluce’de ABD birliklerinin komutanlığını yaptığını Barzani ile çalıştığını ve bölgede bir bağımsız Kürt devletinin kurulmasından yana ağırlığı olan bir başka emekli general olduğunu söylemeliyiz.

Amerika’nın dış politikasında etkili olan bazı isimler var. Bunların da daha önce PKK’nın güçlenmesinde etkin rol oynayan isimler olduğunu görüyoruz. Tüm bunları alt alta koyduğumuzda Trump’un bu ekip tarafından etkilenmememsi mümkün olabilir mi?
Zaten bugün bizi rahatsız eden açıklamalar da bu gruptan geliyor. Erdoğan’ın “Kulağımıza gelen bazı açıklamalar bizi rahatsız ediyor” demesinin nedeni de buradan kaynaklanıyor.

Halen PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin devletleştirilmesi yolunda adımlar atılıyor. Amerika, Suriye’de 4. Üssünü kuruyor. Bir yerde Obama’nın izinden gidiliyor. Yapılan açıklamalarda da PYD’ye bundan sonra da yardım yapılacağına vurgu yapılıyor.
 
Bizi çok yakından ilgilendiren konularda Trump’un alacağı kararların önemli olduğunu yazımızın başında dile getirdik. Eğer, yeni yönetim Obama’nın izinde giderse Türkiye-Amerika ilişkileri belki de eskisinden daha kötü bir duruma düşebilir.

Bizi yakından ilgilendiren bir başka konu da Trump’un İsrail’e olan aşkı ve yakınlaşmasıdır. Hatta Amerikan Büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınması konusu bile gündemden düşmüyor. Bu durum hiç kuşkusuz İslam dünyasında sarsıntı yaratacak ve bunun sıkıntılarını Türkiye de yaşayacaktır.

İşte bu nedenle Erdoğan-Trump görüşmesi bütün bu gelişmelerden dolayı çok daha önem kazanıyor.


necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz
 
 
 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.