CAN PULAK
CAN PULAK
Köşe Yazarı
Yazarın Makaleleri
Ankara'da Cumhuriyet Bayramı..
Ankara pek mahzundu bu Cumhuriyet Bayramında… Hani heryıl görmeye alıştığımız askeri geçitler, coşkulu gösteriler, resepsiyonlar, balolar filan yoktu. Protokol Anıtkabir'deki saygı duruşundan sonra, İstanbul'a yeni havaalanının...
Belediye Seçimleri Öncesi..
Pahalılık, enflasyon, rahip, yargı, ameliyatlar gibi siyasi tartışmalar devam ededursun, Türkiye'nin yerel seçim kazanı fokur fokur kaynayarak, gündemin ilk sıralarına hızla tırmanıyor. Bunca sorunumuz varken, şimdi seçimin sırası mı?...
Muğla'yı gezip görmek lazım..
Tatil cennetlerine giderken Muğla'yı pas geçmemek gerek. Dünün sakin, iddiasız ve gelişmeye pek de açık olmayan yapı ve anlayışı, bugün yerini modern, çağdaş ve sevimli bir kimliğe bırakmış. Gidip görmeden, gezip dolaşmadan bunu...
Vakit Geçmez İnşallah..
İyi ve güzeli görmede çok zorlanan bir milletiz. Hele biz gazeteciler, kötü bir şeyi gördük mü üzerine balıklama atlarız. Mesleğin özelliği olsa gerek, iyiyi normal sayan bir anlayışa sahibiz. Onun için hep kötüye odaklanıyoruz ya…...
Bodrum - Marmaris Yarışı..
Bodrum yorar mı insanı? Evet yazları, bu kentte yaşayanları iyice yoruyor. Kalabalığı, trafiği, keşmekeşi, gelen gideni anlatılacak gibi değil. İstanbul'un arka bahçesi sanki, Türkiye'nin tatil cenneti diye biliniyor ya, duyan da...
Pahalılık ve Belediyeler..
Ülkeyi yönetenler çarşıya pazara çıkmıyorlar galiba. İşsizliği önlemek için, bir kişinin yapacağı işi 50 kişiye yaptırdıklarından, alışveriş gibi küçük işlere zaman ayırmıyor olmalılar.. Çünkü markete, bakkala, kasaba girseler,...
Ankara'ya çıplak bakış..
Ankara'ya gitmeyeli bir yıldan fazla olmuş… Oysa 35 yılımı Başkent'te geçirmiş, avucumun içi gibi ezberlemiştim heryerini. Seneler o güzelim Ankara'yı da, tıpkı yönetimi gibi tanınmayacak hale getirmiş. O mütevazi, sakin,...
Gerçeği bilme zarureti..
Bir tedirginlik var millette. Fillerin Suriye'deki tepişmesinden, bizim de aralarında olduğumuz alttakilerin zarar görmesinden korkuyor herkes. Ayrıca enflasyon, pahalılık, dolar ve euro'daki çılgın ve frenlenemeyen artışlar da iyice...
Putin Okluk'ta ağırlanacak..
Cumhurbaşkanı giderek yumuşuyor. O eski sert ve keskin söylemlerinden vazgeçmiş değil ama, ayağını gazdan kontrollü çekiyor gibi. Birileri mi faydalı gördü yoksa kendi kararı mı bilemem... Ama dikkatle izler ve gözlemlerseniz, bu hafiften...
Bir bayramın ardından..
Toplumu tembelliğe alıştırmak iyi bir şey değil. Zaten çalışmayı sevmiyoruz, çalışsak da işimizi lütfen yapıyoruz, (akşam olsa da eve biran önce gitsek) diyoruz. Üretimi değil tüketimi seven bir topluma 9 gün de izin verdik mi, gırtlağa...
Okluk yine kapandı..
Aç kapa-aç kapa Artema'ya döndü bu iş… Cumhurbaşkanı Okluk'a gidince,hemen koyun tümünü kapatıyorlar. Koyun tümünün kapanması demek, mavi yolculuğun en önemli noktalarından birinin biçilmesi demektir ki, deniz turizmi burada...
Yeni Bakan - Kisebükü - Sorunlar..
Turizm sezonu iyi geçiyor. Eskisi gibi ortalıkta fazla Avrupa'lı turist yok ama, Rus'lar, Azerbaycan ve İran'lılar ile Arap'lar iyi yüklendiler Türkiye'ye. Euro ve dolardaki artış, turistlerin alışverişleri için çok...
Devlette tasarruf gereği..
Tasarruf son yıllarda unuttuğumuz bir kelime oldu. Hatta 'lügattan çıkardığımız' desek daha doğru olur. Devlet hayatında da, aile hayatında da, bireysel harcamalarda da tasarrufu aklımıza bile getirmiyoruz. Tam bir tüketim toplumu...
Silahla şaka olmaz !..
İnanılmaz biçimde silahlanıyoruz. Çoğumuzun cebinde mendil yok ama, silah var maalesef... Bugün ülkemizde silah sahibi olmak çok kolay. Yeter ki isteyin, bu işi yapanlar hemen bulurlar size. Zor olanı, silaha ruhsat alabilmek. Çok uzun ve zahmetli...
Otluk Koyu kapatıldı..
İşte bu olmadı, hem de hiç olmadı… Diyeceksiniz ki, yıllardır Türkiye'de neler olmadı ki, neler yapılmadı ki, ama itirazlara kulak asan, değer veren, haklı bulan pek görülmedi. Yönetim ne istediyse yaptı, bugün de ne istiyorsa daha...
Dimyat'a Pirince Giderken..
Memleketin huzura ihtiyacı var, kavgadan gürültüden bıktı millet.. Zaten seçim yorgunuyuz, bir durun be kardeşim. İktidarın kavgacılığı yetmedi, şimdi bir de muhalefet çıktı başımıza.Muharrem İnce ile Kılıçdaroğlu çekişip duruyorlar....
Bodrum'un Büyük Kaybı..
İyi kalpli, güleryüzlü, mütevazi, sevgi dolu insanların sayısı, ne yazık ki fazla değil toplumumuzda. Hele doğayı seven, ona sahip çıkan, yaşadığı yerin doğal güzellikleri için savaş verenlerini de eklersek, az olmanın üzüntüsünü...
"başkanlara günaydın"
Betona yenik düşen şehirlerimizde doğal güzellikler biçildi, genel görüntüleri ve silueti bozan yapılaşmaya göz yumuldu, estetik hep pas geçildi. Şöyle geriye doğru dönüp bir bakın yaşadığınız kentlere, doğup büyüdüğünüz yerlere...
Ciddi Yönetim Gereği..
Suriye sınırını temizleme harekatı, siyasi çekişmeler, siyasetçilerin televizyon ekran işgalleri ve ağız dalaşları filan derken, günlük yaşamımızdaki zorluklardan şikayet edemez hale geldik. Oysa neye elimizi uzatsak, laübali bir sistemin...
Araplar ve Türk turizmi..
Turizmciler yeni sezondan çok umutlular. Gelen haberler fena değil, rezervasyonlar başladı, Avrupa'dan da hafif bir satış rüzgarı esiyor. Verilere bakarsak, bu yıl 2015'i yakalayamayacağız ama, geçen yıldan daha iyi sonuçlar alacağımız...
Denizciler Kan Ağlıyor..
Hep derim ya, kötü yönetiliyoruz diye. Nereye baksanız, nereye el atsanız bu kötü yönetimin izlerine rastlıyorsunuz. Sebebi gayet basit.. İşi ehline vermiyor, bilgili ve donanımlı bürokratlar yerine, siyasi iktidara yakın kişilerle çalışıyoruz....
Meral Hanımın Topuk Sesleri..
İyi Parti sessiz sedasız ama iyi çalışarak yürüyor. Sessiz yürümesi iyi, gürültülü ve gösterişli adımlar atması bazılarını rahatsız edebilir; çelme üstadlarını harekete geçirebilir. Şimdilik Meral Hanımın topuk sesinden başka...
Yeni yıla umutla bakmak..
Kötülükleri geride bırakmayı, ileriye umutla bakmayı öğrenmeliyiz. Şartlar çok kötü olabilir,karanlıktan burnumuzun ucunu bile göremeyebiliriz. Ama unutmayalım ki, her karanlığın ötesinde aydınlık vardır. Ömürler devamlı karanlıkta...
Milletin Suçu Ne ?
Güzelim ülkemizi ne hallere düşürdük? Ele güne rezil ettik devletimizi, milletimizi.. Bizim bir suçumuz yok. Seçimden seçime oy veriyoruz sadece. Bu da suçsa eğer, cezayı bize kessinler. Nasıl olsa rüşvet alanlara, verenlere,devleti tanınmaz...
Yaptığımız yanlışları düzeltmeliyiz..
Politika buysa eğer, bu politikayla Türkiye bir santim ileriye gidemeyeceği gibi, dev adımlarla geriye düşmeye devam eder. Demokrasi buysa eğer, böyle bir demokrasiyle Türkiye'nin başının sürekli beladan kurtulması ve huzura ermesi mümkün...
Yazlık saray yapacağız diye..
Üzüntü deposunda yaşar gibiyim. Ülkemde öyle şeyler oluyor ki, keşke görmeseydim, yaşamasaydım Türkiye'nin bu acıklı dönemini. Siyaseti, yönetim şeklimizi, demokrasi anlayışımızı anlatacak değilim. Hepimiz seyirciyiz olanlara....
Cep Herkül'ün ardından..
İçim titredi, ciğerim yandı, erken kaybettik dünyayı ayağa kaldıran kahraman şampiyonumuzu. Evet o gerçek kahramanımızdı. Yediden yetmişe tüm Türk dünyasını gururlandırdı. Türk'lüğün adını, bayrağını, sevdasını dalga dalga...
Halfeti - Birecik - Kelaynak Kuşları..
  Bölge öyle zengin, öylesine değerli ki, gezmekle bitmiyor. Halfeti rüya gibi bir yer. Tur teknelerine biniyorsunuz, sanki denizde dolaşıp, tarihi yerleri görerek, batık şehre ulaşıyorsunuz. Fırat'ın suyuyla oluşan baraj gölü ama...
Bodrum Zehir Soluyor
Merkezde de iyi yönetilmiyoruz, il ve ilçelerde de… Balık baştan kokar derler ya, kılçığı da, kuyruğu da kokuyor işte. İşin kötüsü, seçimle de çözemiyoruz bu kötü yönetilmeyi. Seçilen başarısızsa, yeni seçim dönemini beklemekten...
Kalemize ve Müzemize Dokunmayın
Gün geçmesin ki bir tahribat, bir yıkım, bir felaket haberi almayalım. Güzelim ülkemizin üzerinde yoğunlaşan karabulutlar bir türlü dağılmıyor ki… Güvenlik, savunma, eğitim, yargı, çevre, tarım, ticaret, turizm, enerji, hangi birini...
Yürüyüş ve Sonrası..
Her şey kötüye giderken,geleceğe yönelik güzel bir tablo çıktı ortaya. Bu tablo kötümserliği ve karamsarlığı bir miktar da olsa dağıtırken,kaybolmaya başlayan umutları da harekete geçirdi. Ana muhalefet görevini yapamamakla,devamlı...
Basın da Siyasallaştı..
Gazetecilikte 56 yılı doldurmuşum. Çok şükür kazasız belasız yarım asırı aşmışım. Geçenlerde Siyasal Bilgiler Fakültesinde düzenlenen bir törenle meslekte 50 yıldan fazla çalışanlara belge verdiler. Sevgili kardeşim Yavuz Donat'la...