Geçenlerde İncirlik Üssü ile ilgili bir yazı yazmış ve Amerikalıların Türkiye’deki üsleri başka yerlere taşıyabileceklerine değinmiştik. Böyle bir hazırlığın da uzun zamandır yapılmakta olduğunu vurgulamıştık.
ABD Senatosu’nda halen değerlendirme aşamasında olan ve iki partiden de destek alan Türkiye’ye karşı yaptırım tasarısı, Trump yönetiminin İncirlik’te konuşlu “personel ve teçhizat” için alternatif üsleri gözden geçirmesini öngörüyor. Tasarı, Ankara’nın Suriye’nin kuzeydoğusunda Amerika’nın IŞİD’e karşı savaşta işbirliği yaptığı YPG güçlerine karşı operasyon başlatmasına yanıt olarak olarak hazırlanmıştı.
Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komisyonu üyesi Kendra Horn geçen ay Twitter üzerinden paylaştığı mesajda, “stratejik nükleer silahların Türkiye sınırları içerisindeki bir hava üssünde tutuluyor olmasından derin endişe duyduğunu” belirtmişti.
Eski Türk büyükelçi Mithat Rende, Kongre’de İncirlik’ten nükleer cephanenin başka yere taşınması ihtimalinin konuşulduğuna dikkati çekerek, bu silahların taşınması durumunda bunun Washington’un Ankara’ya karşı derin bir güven kaybının işareti olacağı yorumunda bulunuyor.
Konu ile ilgili son gelinen noktaya bakalım:
Amerikan silahlı kuvvetlerinin şimdiden İncirlik’e olan bağımlılıklarını azaltma ve ellerindeki kaynakları çeşitlendirme yönünde adımlar attığı görülüyor.
ABD son iki yıl içinde Ürdün’deki Muvaffak Salti Hava Üssü’nün geliştirilmesi için 150 milyon doların üzerinde harcama yaptı. Türkiye’nin komşuları Yunanistan ve Kıbrıs’ta da Amerikan üslerinin kurulmasının değerlendirildiği yönünde gelişmeler yaşanıyor.
İncirlik’in büyüklüğü ve konumu göz önüne alındığında, bölgedeki hiçbir üssün onun yerine geçemeyeceğini belirtiliyor. Ancak Washington, bölge genelindeki birden fazla üssün birleşiminin İncirlik’e çok parçalı bir alternatif olabileceğini hesap edebileceği de bölge uzmanlarınca dile getiriliyor.
ABD-Türkiye ilişkilerindeki aşağı yönlü gidişat sürdüğü takdirde bu tür çabalar da muhtemelen devam edecek. Ancak uzmanlar, İncirlik’i terk etmenin beraberinde bazı bedelleri de getireceği görüşünde.
Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler profesörü Hüseyin Bağcı, Amerikalıların nükleer silahlarını geri alması halinde Türkler ’in de oraya Rus füzelerini taşıyacağı görüşünü dile getiriyor.
Prof. Bağcı, bu durumda da Ruslar’ın Türkiye’yi kendi tarafına çekmede elinin çok daha güçleneceğini ve “Türkiye’nin kaybedilmesinin mimarının Amerikan politikası olacağını” ve tüm bu süreçten galip çıkanın da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin olacağını söyledi.
Bağcı, Türkiye’nin artık savunmada olmadığına işaret ederek, Amerikalılar baskıyı ne kadar arttırırsa, Türkiye’nin de Rusya’yla o kadar daha yakın çalışacağını, bunun Türk dış politikasında tarihi bir değişim anlamına geldiğini belirtti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ankara’nın geleneksel Batı müttefikleriyle ilişkileri giderek kötüleşirken Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’la ilişkilerini dikkatle güçlendirme yolunu izledi.
Bağcı, Amerikalıların Türkiye’yi kaybetmek ya da kaybetmemek arasında bir seçim yapması gerektiğine işaret ederek, şu anda Türkiye’yi kaybetme niyetlerinin daha ağır bastığı görüşünü ifade etti.
Yaşananların özellikle Rusya ve Çin’in işine geldiği yönünde görüşlerin de yoğunlaştığını görmekteyiz.
Türkiye’den nükleer mühimmatın çekilmesi halinde iki ülke arasında bir güven sorununun patlak vereceğini ve ilişkilerin büyük zarar göreceğini, Türkiye’nin böyle bir gelişmeye büyük tepki göstereceğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mesut Caşin, taktiksel nükleer silahların konuşlandırılmasıyla birlikte İncirlik’in Ortadoğu’daki en önemli üslerden biri olduğunu vurguladı. Caşin, bunun Türkiye’nin NATO’nun taşıdığı değeri desteklemeye devam ettiğini gösterdiğini söylüyor.
ABD’nin üste 50 civarında nükleer bomba bulundurduğu yönünde haberler çıkmıştı. Soğuk Savaş sırasında bu silahlar, Türkiye sınırına yığılan Sovyet kara güçlerine karşı caydırıcı unsur olarak görülüyordu.
Mesut Caşin de, Türkiye-ABD ilişkilerinin karşılıklı tehditlerin savrulduğu bir ortamda devam edemeyeceğini kaydederek, Türkiye’nin uzun zaman ABD’nin bölgedeki en iyi müttefiki olduğunu, şu anda yaşananların Rusya ve Çin’in işine geldiğini belirtti.
Uzmanlar da ABD’nin İncirlik’te konuşlu personel ya da teçhizatı azaltma yoluna gitmesinden Moskova’nın faydalanmaya çalışacağı uyarısını yapıyor.
.