Genel seçimler bitti.

Sayın cumhurbaşkanı cumhur ittifakı adayı olarak seçimi kazandı. Yeni kabine kuruldu. Üç bakanlık harici değişikliğe gidildi. Eski bakanlar önceki görevleriyle alakalı komisyonlarda görev aldı. Yani görünürde aşırı bir değişim olmadı.

Milletimizin ilk hissettiği icraat ekonomi alanında oldu.

Devletin işlevsel yapısı devam ederken siyasilerin ‘makamlarda’ kalıcı olmadığı gerçekte işlevselliğin devamlılığı olduğu bir kez daha tescil edildi. İktidar değişmediğinden, yirmi senedir sürdürülen politikalara devam ediliyor.

Hatırlarsınız.

Sayın cumhurbaşkanı milletimizden ‘son kez’ destek istemişti. Yaşı gereği bir sonraki genel seçimlerde olmayacağının sinyallerini beş sene öncesi vermiş oldu.

Gerçek şu ki; siyasette son yıllarını geçiren sadece sayın cumhurbaşkanı değil.

Teşbihte hata olmasın, Türk siyasetine bir format atılacak.

Meclis açılışında yaşından dolayı başkanlığı yapan sayın Bahçeli, seçimde beklediğini bulamayan sayın Kılıçdaroğlu, CHP listelerinden seçime giren 10 vekil elde eden sayın Karamollaoğlu ve sayın Perinçek yerel seçimlerden sonra artık siyasette olmayacaklar gibi.

Bunlarla birlikte bazı teoriler de mevcut.

Recep Tayip Erdoğan sonrası bir Ak Parti.

Saadet Partisi’nden kopmalar.

Sol kanatta değişimin ayak sesleri.

Liberal yapı bir sağa bir sola sallanıyor.

Sayın cumhurbaşkanı sonrası Ak Parti içerisinde genel seçimler öncesi bile bazı sesler yükselmişti. Allah bilir, belki de sayın Erdoğan hesap kitap defter tutanlara inat tüm bakanların milletvekili olmasını istedi. Bir grup damatların etrafında toplanılabileceğini savunurken, Numan Kurtulmuş olabilir diyenler de vardı. Binali Yıldırım’ın son başbakan olması sayın Erdoğan’dan sonra birlikteliği sağlayacağını düşünenlerin olmasına sebep oluyor. Hulusi Akar veya Hakan Fidan’ın liderliğinde yürünebileceği bir de Süleyman Soylu neden olmasın diyenleri de sayabiliriz.

Saadet Partisi’nde merhum Necmettin Erbakan Hoca’dan sonra lider tartışmaları durulmuş gibi görünse de sayın Temel Karamollaoğlu sonrası hesaplar yapılıyor. Ayrıca genel seçim öncesi Saadetten ayrılan ‘Haymana Grubu’ farklı bir oluşumla Türk Siyasetinde var olmak istiyor. Avrupa’daki bazı Saadetliler, İHH’dan bir grup, Haymana Ekibi ve birkaç iş insanı birlikte parti kuracağı söylentileri var.

Seçimden sonra 6’lı masanın dağılması ile CHP’de sayın Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı sorgulanır oldu. Diğer bir sorgulama sebebi de toplamda %1 oyu olmayan partilere 40 milletvekilliği altın tepside sunması oldu.

Sayın Kılıçdaroğlu yakın zamanda yapılacak kongrede tekrar genel başkanlığa seçilebilir mi onu delegeler bilecek. Ancak en kısa zamanda tahammülsüz kitle sayın Kılıçdaroğlu’nun bırakmasını istiyor. Sesi en fazla çıkan sayın İmamoğlu’mu yoksa parti içinden daha tecrübeli bir isim mi, ya da hala CHP’den ayrılmayan sayın Sarıgül’mü genel başkan koltuğuna oturur hep birlikte göreceğiz. İYİ Parti genel başkanı sayın Meral Akşener’de beş yıl sonra 70 yaşını aşmış olacak. Bir değişim de burada yaşanabilir. Belki parti bile kapatılabilir.

Liderlerden en rahat durumda olanlar ise Milli Görüşçü Yeniden Refah Partisi lideri sayın Fatih Erbakan. Bir diğer isim ise Bağımsız Türkiye Partisi genel başkanı sayın Hüseyin Baş.

Yargıtay kayıtlarında 128 siyasi parti var. Hepsini ele almak için bir yazı yeterli olamıyor maalesef.

Önümüzde yerel seçimler için ne gibi siyasi birliktelikler bizi bekliyor acaba!..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.