Türkiye Cumhuriyeti’nin 100 yılında ülke depremler ve kuraklık ile vurulurken, akla iklim silahı HAARP geliyor. ABD'nin ülkemizi deneme tahtasına çevirdiğini kaç yıldır söylüyorum. 2021 yılında da “HAARP’IN HEDEFİ TÜRKİYE” kitabını yazarak ülkeyi yönetenleri ve halkımızı uyarmaya çalışmıştım. Sonuçta garip hava olayları ile karşılaşıyoruz.
ABD SAVUNMA BAKANI HAARP’I AÇIKLADI
ABD Savunma Bakanı genel sekreteri William Cohen, 28 Nisan 1997 tarihinde, Georgia Üniversitesi’nde “Terörizm, Kitle İmha Silahları, Kitlesel İmha ve ABD Stratejisi” üzerine yaptığı konuşmada şöyle söylemiştir: “Bazılarının, elektromanyetik dalgalar yolu ile iklimleri değiştirme, depremler yaratabilme, volkanları harekete geçirebilme yeteneğine sahip silahlar geliştirdiğini biliyoruz. Bizim de bu silahı geliştirmemiz için Kongre’nin acilen bütçe vermesi gerekiyor” dedi. Kongre’ye sunulan 109 sayılı kanun teklifi ile Alaska’daki Gakona Üssü'nde devam eden proje tamamlanmış oldu.
Daha önce de izah ettim ki; 1999 Yılında Gölcük’te 17 Ağustos gecesi denenen bu cihaz ile fay hattına sinyaller gönderildi. Fay harekete geçti ama kontrolden çıktı.. Gerçekte küçük çaplı 5 şiddetinde bir deprem yaratarak, gelecekteki daha şiddetli depremden Marmara Bölgesini kurtarmak düşüncesi 7.4 ile çöktü. 17 Ağustos 1999 ‘dan sonra başta ABD olmak üzere dünya yardıma koştu.
Nikola Tesla’nın 1920’lerde Manhattan Adası’ndaki deney sırasında başlattığı deprem ve iklim silahı Haarp teknolojinin gelişmesiyle üst düzeye çıktı. 1958’de Alaska’da başlayan çalışmalar sonucunda İklim Silahı istenen noktaya geldi.
Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşunun 100. yılında maalesef hedef oldu. Geçen yıldan beri başta Marmara Bölgesi olmak üzere kuraklık tehlikesi ortaya çıktı. Balkanlardan ve Akdeniz üzerinden gelen yağmurlar engelleniyor. En son Libya’yı vuran Kasırga Türkiye’ye geliyordu, birden yön değiştirip Libya’yı seller bastı. Ölü sayısının 12 bin civarında olduğu açıklanırken 15 civarında kişinin de kaybolduğu açıklandı. Bu da felaketin boyutunun ne olduğunu gösteriyor.
6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş Depremi 11 vilayeti vururken, burada da atmosfer üzerinden gönderilen güçlü lazer ışını ile fay hattı harekete geçirildi. Sabah 4:17'de olan depremin ikincisi ise öğlen 1:30'da meydana geldi. Bu durum gerçekte yer bilim kurallarına göre aykırı bir durumdur. Şiddetli deprem olur arkasından düşük güçteki artçı depremler gelir. Maraş depreminden günler sonra ise Hatay’da bir gece 6.4 şiddetinde başka bir deprem daha oldu. Hatay 3 dinin kutsal şehridir.
Ben bunu Beyaz TV’de açıklayınca beni yalanlamak için bazı yer bilimciler açıklamalarda bulundular. Deprem sonrası ortaya çıkan güvenlik kameralarında gökyüzünden gelen ışık topu açıkça görülüyor. Bu ışık topu depremden önce gelirken, onun gelmesiyle deprem başlıyor. Buna benzer olay geçtiğimiz yaz Hawaii’de yaşandı. Gökyüzünden gelen ışık topu adayı vuruyor ve yangınlar başlıyor. Benzer olay Kanarya ve Rodos Adasında da başlayan orman yangınları ile kendini gösterdi. Adalardan 20-25 bin turist tahliye edildi.
Yazın başka bir ilginç olayı da Yunanistan’ı vuran seller oldu. Bir günde metrekareye 1.2 ton su inmiş. Bu nasıl oldu derseniz? Bunun da iklim silahı ile olduğunu rahatça söyleyebilirim.
İstanbul geçtiğimiz kış kurak bir sezon geçirdi, Karadeniz Bölgesi’ne kadar mevsim normalleri üzerinde aylarca yaşandı. O zamandan beri Türkiye üzerine gelmekte olan yağmur ve karlar engelleniyor. Meteoroloji uzmanları açıklama yapıyorlar yağmur gelecek diye.. Sonuçta söyledikleri tarihler boş çıkıyorsa bu işte bir gariplik vardır.
Türkiye’de zırcahillerden bir grup Haarp’ı inkar ederken, 2000 yılında Pentagon Raporunda ABD’nin 2025 yılına kadar Atmosferi kontrol etmesi gerektiği kararı alınmıştı. Bu proje tamamlandı. İnsan hayatı ve yaşamı su üzerinde kuruludur. O yüzden su hayattır.
Peki iklim silahına karşı ne yapabiliriz?
Bu noktada anılan silah veya sistem, ABD’nin dışında Rusya’da da bulunuyor. Putin bile yıllar önce "bizim de bazı gizli silahlarımız var" demişti. Rusya ile anlaşarak bu teknolojiyi alabiliriz. Dost olarak bildiğimiz ABD ve Avrupa’nın bazı ülkeleri Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yıla ulaşmasından dolayı rahatsızlık duyuyorlar. O yüzden en kolay ve sessiz yolu seçerek İklim Silahı ile saldırıp doğa koşulları üzerinden planlarını gerçekleştiriyorlar.
HAARP Silahının varlığını inkar edenler ayrıca Nikola Tesla’yı’ da inkar ediyorlar demektir. 1920’deki deneyinde Manhattan’daki laboratuvarında 8 milyon kilowatsaat gücünde elektrik elde edip, bir deprem başlattı. Bu gün bilim ilerledi ve siz atmosfere bir anda 100-150 milyon kilowatsaat gücünde elektrik yollayarak istediğinizi yapabilirsiniz.
2022 Aralık ayında Beyaz TV için çektiğimiz You Tube programında, HAARP Silahı'nın Türkiye üzerinde 99 Gölcük depremin’de, Karadeniz’deki Sellerde, Antalya’daki Orman Yangınlarında ve İzmir Depreminde kullanıldığını söyledim.. HAARP’IN HEDEFİ TÜRKİYE adlı kitabımda da 2021’de yazmıştım. Ortaya çıkan felaketler ne yazık ki beni haklı çıkarıyorsa, bu anlattığım detaylar üzerinde düşünmek gerekiyor..