Çin Wuhan’daki Gizli Laboratuarın da Yarasalardan insanlara geçen virüsler konusunda çalışma yaparken bunu biyolojik silaha dönüştürmek istiyordu. Dr Zhou denen profesör bu projenin başında sorumluydu. Öyle ki 2018 Yılında İngiltere de yayınlanan Nature Dergisinde bir makale bile yayınlamıştı. 2019 Kasım-Aralık aylarında laboratuardan sızan virüs Wuhan Kentinde yaşayanlara bulaşmaya başladı. Oradan da Dünya'ya yayıldı. Gelinen noktanın temeli budur.
Biyolojik Silahlar konusunda kitap yazarken birden bire Corona Virüs olayı patlak verdi. Bizde kitabımızı tamamladık.
“İNSANLIĞI TEHDİT EDEN BİYOLOJİK SİLAHLAR: CORONA VİRÜSÜ" Kitap tüm kitapçılarda satışa sunuldu. İnternetten de sipariş veriliyor.
Biyolojik Silahların Tarihçesi
1960 Yılında Dünya da soğuk savaş sürerken ABD-Rusya ve Çin Biyolojik Silah yapımına yöneldi. Bir yandan Nükleer Füzeler Atom ve Hidrojen Bombaları yapılırken, milyonlarca insanı öldürecek virüsler üzerinde çalışılıyordu. Bu çalışma ne kadar tehlikeli olduğunu 1969 yılında ABD Başkanı Nixon anladı. Dünya Devletleri ile yapılan görüşmeler sonucunda 1972 yılında Birleşmiş Milletlerde 22 Devlet Biyolojik Silahların yasaklanması için anlaşmaya imza attı. Bu anlaşmada enteresan taraf ABD’nin elindeki biyolojik silahları 2023 yılına kadar yok etme sözü vermesi, Rusya’nın da 2020 yılına kadar yok etmesiydi. Çin de elindeki biyolojik silahları yok edecekti. Bu bilinen çalışmalardı.
Wuhan’daki laboratuarda yarasalardan insanlara geçen virüsler konusunda çalışma yapılıyordu. Çünkü Yarasalar SARS - MERS - CORONA gibi virüsleri taşımalarına rağmen neden ölmediklerinin sırrını keşfetmekti. Çin Teknoloji Bakanlığı’nın yıllardır para verdiği bu gizli silah çalışması dünyaya yayılırken, bu noktada Dünyayı yöneten bazı ailelerin dünya nüfusunu azaltma planları da var. Çin’i dünyanın taşeron, fason üretim merkezi yapan bu ailelere göre dünya nüfusu çok fazla ve milyarlarca insan bu kaynakları boşa kullanıyor. Onlara göre hiçbir insanın değeri yok.
Bu noktada Çin Ekonomisini de kontrol eden bu aileler bu virüs silahının laboratuardan sızmasını planlamış olabilirler, çünkü onlar kaos istiyorlardı ve bu kaos da oldu. Dünyada spor’dan turizme, sanayi üretimine sosyal hayata kadar her şey durdu. 12 Aralık 2019 günü Çinli Doktor Li Weing Corona’nın bir salgın olduğunu ve insanların sayısının her gün arttığını sosyal medya da paylaşınca dünya bunu öğrendi. Çünkü 2015’de çıkan salgında herkes bunun dünyaya yayılmadığını görmüştü. Uzak doğuda hastalık kalmıştı, şimdi ise dünya ülkelerine yayılıyordu. Ocak ayına kadar Çin Hükümeti bunu saklamak için uğraştı ondan sonra tedbirler alındı. Kent karantinaya alındı.
Sonuç olarak dünyaya yayılan bu virüsün aşısı ve ilacı bulundu mu? Bizce bu aşı veya ilaç var. Çin bulduk diyor, ABD bizde bulduk deniyoruz dedi. Küba da bizde var diyor ama dinletemiyor. Yakında Corona aşısı ve ilacı için siparişler devletlerden verilecek. Ortada dönecek rakamın trilyonlarca Dolar olduğunu söyleyebiliriz.
Türkiye de alınan önlemler ve sağlık bakanının çalışmalarını destekliyoruz.
Bu salgından ders alıp ona göre tedbirler üretmek zorundayız. Güney Kore’nin başarılı projesi için onlardan destek isteyebiliriz. Bizi seven bir ülke ve seve seve yardım ederler…