Kilo veya hastalıktan geriye dönüş için geç değil..
Diyet kelimesi Yunanca “DİYETA” kelimesinin karşılığı olarak dilimize geçmiştir. Ancak yanlış anlamlarla geçirilmiştir. Çünkü Yunanca da “sağlıklı yaşam” anlamına gelirken, bizde haftalık, aylık yada birkaç haftalık aç kalma yahut gıda sınırlaması programlarına verilen isme dönüştürülmüştür.
Sonuçta binlerce doktor yada diyetisyen, kilo alma yada hasta olma sebeplerini araştırıp, onları ortadan kaldırmak yerine, kısa sürede kilo verme formülleri veya programları üzerinde yoğunlaşmıştır. Neticede geçici olarak (en kısa sürede fazlasıyla geri almak üzere) belirli bir kilo hep verilmiş, ancak kilo alırken bozulan sağlığımız, verirken de bozulur hale gelmiştir. Çünkü yanlış sorunun doğru cevabını bulmak imkansızdır.
Aslında kilo vermek demek, insanın sağlığına tekrar kavuşması olmalıdır. Çünkü insanı hasta eden sebeplerle, kilo alma sebepleri çok farklı değildir. Öncelikle yapılması gereken, kilo alma sebeplerinin tamamını tesbit edip ortadan kaldırmak, sonrasında ise daha önceden alınan kiloları verdirecek, yapılan hatalar sonucu ortaya çıkan deformasyon ve hastalıkları düzeltecek programların geliştirilmesi için çalışmaktır.
Yaşınız, kilonuz yada şu andaki sağlık durumunuz ne olursa olsun, ölüme doğru gidiş hızınızı ve yaşam kalitenizi değiştirmeniz kesinlikle mümkündür. Şu gerçek hiçbir zaman aklınızdan çıkmamalı. “Kilo yada hastalık asla sebepsiz olmaz”. Yapmamız gereken, kilo yada hastalığa sebep olan faktörleri, “ilme, akla, mantığa uygun bir şekilde” doğru olarak öğrenip, bunları ortadan kaldıracak programları uygulamaktır. Tabi ki bu programlar geçici bir süre için değil, yaşam tarzı haline gelecek şekilde olmalıdır. Geriye dönüş için hiç kimse geç kalmamıştır.
Çünkü kilo yada hastalık boks maçı gibidir.
“Yere düştüğünüzde değil, ayağa kalkamadığınızda maçı kaybedersiniz..”
Diyet kelimesi Yunanca “DİYETA” kelimesinin karşılığı olarak dilimize geçmiştir. Ancak yanlış anlamlarla geçirilmiştir. Çünkü Yunanca da “sağlıklı yaşam” anlamına gelirken, bizde haftalık, aylık yada birkaç haftalık aç kalma yahut gıda sınırlaması programlarına verilen isme dönüştürülmüştür.
Sonuçta binlerce doktor yada diyetisyen, kilo alma yada hasta olma sebeplerini araştırıp, onları ortadan kaldırmak yerine, kısa sürede kilo verme formülleri veya programları üzerinde yoğunlaşmıştır. Neticede geçici olarak (en kısa sürede fazlasıyla geri almak üzere) belirli bir kilo hep verilmiş, ancak kilo alırken bozulan sağlığımız, verirken de bozulur hale gelmiştir. Çünkü yanlış sorunun doğru cevabını bulmak imkansızdır.
Aslında kilo vermek demek, insanın sağlığına tekrar kavuşması olmalıdır. Çünkü insanı hasta eden sebeplerle, kilo alma sebepleri çok farklı değildir. Öncelikle yapılması gereken, kilo alma sebeplerinin tamamını tesbit edip ortadan kaldırmak, sonrasında ise daha önceden alınan kiloları verdirecek, yapılan hatalar sonucu ortaya çıkan deformasyon ve hastalıkları düzeltecek programların geliştirilmesi için çalışmaktır.
Yaşınız, kilonuz yada şu andaki sağlık durumunuz ne olursa olsun, ölüme doğru gidiş hızınızı ve yaşam kalitenizi değiştirmeniz kesinlikle mümkündür. Şu gerçek hiçbir zaman aklınızdan çıkmamalı. “Kilo yada hastalık asla sebepsiz olmaz”. Yapmamız gereken, kilo yada hastalığa sebep olan faktörleri, “ilme, akla, mantığa uygun bir şekilde” doğru olarak öğrenip, bunları ortadan kaldıracak programları uygulamaktır. Tabi ki bu programlar geçici bir süre için değil, yaşam tarzı haline gelecek şekilde olmalıdır. Geriye dönüş için hiç kimse geç kalmamıştır.
Çünkü kilo yada hastalık boks maçı gibidir.
“Yere düştüğünüzde değil, ayağa kalkamadığınızda maçı kaybedersiniz..”