İnsanlığı ESİR alamayacaksınız!
“Gargad” sizi saklamayacak!
Asılsız ve yalan haberler ile topluma korku ve endişe yaymaya, toplumu umutsuzluğa düşürmeye ALGI yaratmaya kimsenin hakkı yoktur!
Dünya önemli bir süreçten geçmektedir.
Bizler TEDBİRİMİZİ ALIR TAKDİRİ ALLAH (cc)’a BIRAKIR VE SADECE ONA İNANIRIZ.
Ülkemizde Devletimiz bütün kurumlarıyla başarı ile süreci idare ve kontrol etmektedir.
Elbette noksanlıklar vardır ancak noksanlıklar izale edilmeye çalışılmaktadır.
Ancak önemine binaen ifade ediyorum:
Tarım Konusunda zaman geçirilmeden tedbirler alınmalıdır EKİM sezonu geçmemeli
TARIM GIDA ÜST KOMİTESİ kurulmalı ve süratle hareket etmelidir.
Alışılmış BÜROKRASİ ile çözüm üretilemez.
Külli irade sahibi Allah (cc)'tır.
“Korkmayınız üzülmeyiniz mahzun Olmayınız!”
Özellikle aile reisleri ve toplum önderleri toplumu ve aile içinde de çocuklara korkuyu zerk etmemek gerekir.
Allah’ın (cc) adaleti mutlaktır.
Zalimin hesabı varsa Allah (cc)’ın da hesabı vardır.
İnsanlığın insani değerlere dönmesinden başka çaresi yoktur.
Zulm ile abad olunmaz.
İnsanlık kendi sonunu mu getiriyor?
Ey İnsanlığı ESİR almak isteyenler!
Şimdi saldırı aracı olarak kullandığınız VİRÜS ile başa çıkamıyorsunuz!
Kendi ÜRETTİĞİNİZ ve üreteceğiniz silahınız sizi de vuruyor.
İstediğiniz bu muydu?
Ne yapmak istediniz ne oldu, onu da zaman gösterecek!
Dünyanın başının belasısınız!
Bu defa hedefiniz sadece SÖMÜRÜ/PARA değil!
Nicholas Burns (Harvard Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü) diyor ki:
“COVID-19 pandemisi, yüzyılın en büyük küresel krizi oldu. Krizin sağlığa yönelik yüzü, dünya üzerindeki 7.8 milyar insanın her birini tehdit ediyor. Krizin doğuracağı ekonomik zararın boyutları ise 2008’de gerçekleşen ekonomik krizi aşacakmış gibi görünüyor”
Gene; Laurie Garrett (Gazeteci, yazar)
“COVID 19, virüslerin sadece insanlara bulaşmakla kalmayıp aynı zamanda bütün sistemi de zehirleyebileceğini açıkça göstermiştir.”
DEMEK Kİ NEYMİŞ?
İNSAN VEH’M ETTİĞİ KADAR GÜÇLÜ DEĞİLMİŞ.
Para, makam, şan şöhret insan hayatında sanıldığı gibi etkin, tayin edici değilmiş.
Tıpkı bir metrekare dahi olmayan “mezar” da olduğu gibi!
Bütün bu tesbitler göstermektedir ki dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
O halde, yeni dünya’nın kurulmasında öncülük etmeye var mısınız?
“Kuvvet kudret sahibi Cenab’ı Hak'tır..”
**
Yemen‘de, Suriye‘de, Irak‘ta, Hindistan‘da, Doğu Türkistan‘da, Filistin‘de dünyanın her yerinde kan içiciler on yıllardır zulüm ediyorsunuz, on yıllardır sömürüyorsunuz.
Yüzyıllardır müslüman ve mazlum kanı döküyorsunuz.
Okulları, hastaneleri, şehirleri vuruyor sonunda yanlış istihbarat deyip geçiyorsunuz.
Bir gece savaş makinalarınızla yarı aç çoğunlukla aç yatan çocukların başlarına derme çatma evlerini yıkıyor, arşa yükselen feryatlara kulak tıkıyorsunuz!
İşbirlikçi hainler buluyorsunuz.
Sizler, kim kimdir biliyorsunuz ve kendiniz gibi hainleri buluyorsunuz.
Müslüman mahallesinde kâfir, münafık yönetimler kuruyor tiyatro oynuyor sonra da hazırladığınız tiyatroya kahkahalarla gülüyordunuz.
Siz zulüm yapacağınız zaman esasen zaman zaman dinine de bakmıyor ellerindeki zenginlikleri almak için onların da gözünün yaşına bakmıyorsunuz bütün zenginliklerini çalıyor ve üzerilerinde sözüm ona medeniyet, teknoloji, refah pozları veriyorsunuz.
İnşa ettiğiniz şehirleri ve beldeleri çaldıklarınızla yapıyorsunuz.
Sizler medeniyetten bahsedemezsiniz.
Sizler, hırsız arsız katillersiniz.
Sizler, size hizmet edecek işbirlikçi siyasetçi, gazeteci, asker, din adamı, kral, emir, iş adamı bulmuş olmanız sizin ve sizin gibilerinin alçak yüzünüzü örtmeye yetmiyor.
Siz ve medeniyet öyle mi?
Sizler medeniyet derken dişlerinizin arasından çocuk kanları insan kanları çenenize doğru süzülüyor onun da farkında değilsiniz.
Yaptıklarınızın zulümlerinizin karşılıksız kalacağını mı sanıyorsunuz!
“Merhamet” ne demektir hiç bilmediniz,
“Merhamet etmeyene merhamet edilmez”
Bunu öğreneceksiniz!
Sizin silahlarınız size 'kısas'ı öğretecek!
Böyle gitmeyecek, sonunuz geldi;
Ve kaçacak delik arayacaksınız
“Gargad” (Siyonist Yahudilerin arkasına saklanmak isteyecekleri ağaç türü) ağaçları da sizleri saklamayacak
Gerçekten kaçacak delik arayacaksınız
Aylan bebeklerin ahı bütün dünyayı vurdu!
Peki ne olacak!?
Ne oluyor?
Hani sığınmacıların çocuklarını alabiliriz lutfunda (!) bulunuyorsunuz ya hani daha önce aldığınız çocukların akıbetleri bilinmiyor, devşirildi mi, asimile mi edildi, organ mafyasına mı teslim ettiniz bilinmeyen çocuklar var ya hani işte bu çocuklar…
Sığınmacı babasının kucağındaki çocuğu ile çelme takıp düşürmüş ve alay etmiştiniz ya işte babasının kucağında yere düşüp ağlayan çocuk/lar sonunuzu getirecekler!
Artık anlamalısınız ki, ebabil kuşları gözle görülmeyen sizin ortaya saldığınız biyolojik silahlarınız ve VİRÜSLER sonunuzu getirecek.
Sizin ürettiğiniz konvansiyonel silahlarınızı, füzelerinizi, biyolojik/virüs silahlarınızı, kimyasal silahlarınızı, üretip piyasaya sürmediğiniz silahlarınızla vurulacaksınız.
Şaşkına dönecek kaçacak delik arayacaksınız!
Kaçacak delik bulamayacaksınız, çünkü bütün delikleri siz tıkadınız, siz yaptınız siz!
Firavunu ve Hz Musa‘yı bir düşünün;
Firavun sonunun bir “o yıl dünyaya gelen bir erkek çocuk" elinde geleceğini öğrendiğinde o yıl Mısır’da dünyaya gelen bütün erkek çocukları toplatıp öldürtmüştü.
Bilmediği hesaba katmadığı bir şey vardı Allah (cc)’ın hesabı idi. Firavun’un aradığı erkek çocuk Firavun’un evinde büyüyecekti ve öyle oldu Allah (cc) Hz.Musa’yı Firavun’un sarayında koruyup kollayıp büyütmüştü.
Şimdilerde dünya nüfusunu akıl almaz bir hırsla onda bir nisbetine düşürmek gibi düşünceleriniz konuşulmakta.
“Kuvvet kudret sahibi Cenab-ı Hak'tır”
Onun için anlattım Firavun ve Hz. Musa‘nın hikayesini belki ders çıkarırsınız.
Yani düşündüğünüz zalimce planlarınız çökmeye mahkumdur.
Sizler savaş makinalarınıza, hilelerinize çok güveniyorsunuz.
Emin olun her şeyin ters yüz edildiği “adaletin, kısasın” gerçekleştiği günler çok yakın.
O günü hesaplaşma gününü siz zalimlerde biz mazlumlarda çok yakında görecek ve yaşayacağız.
O zaman pişmanlıklar fayda etmeyecek!
Zalimlikte, zulümde sınır tanımıyorsunuz!
Önce hasta edip sonra ilaç satıyorsunuz.
Yetmedi şimdi de ESİR ALMAK İSTİYORSUNUZ!
Sizi gidi kibir abideleri, sizi gidi tokluktan patlayanlar, sizi gidi açlıktan, susuzluktan kırılan çocukları görmeyenler sizi gidi zalimler, sizi gidi kan emiciler, sizi gidi korkaklar sizin işbirlikçi hainlerinizle birlikte sonunuz geldi!
“Korkunun ecele faydası yoktur” diye inanırız bizler!
Robin Niblett (Chatham House direktörü, uluslararası ilişkiler uzmanı)
“Koronavirüs pandemisi, ekonomik küreselleşmeye tarif edilemez zararlar verecektir”
Tesbiti esasen dünyanın yeniden dizayn edileceğinin işaret fişeğidir.
Doğu kültürünün MİSTİK ve HİKAYELERE dayanan anlayışını bir kenara bırakmalı ve
ÖNCELİKLE; TAŞKINLIK, ŞIMARIKŞIK, HAKSIZLIK, ARSIZLIK, AHLAKSIZLIK, MERHAMETSİZLİKten kurtulup, hasılı kelam bizi biz yapan medeniyet değerlerimize tevbe istiğfar ile dönmeliyiz.
Kendimizi hesaba çekmeli ve düzeltmeliyiz!
BİLMELİYİZ Kİ BU ZALİMLER YENİ TUZAKLAR HAZIRLAMAKTALAR.
Onların üreteceği AŞI, İLAÇ gibi ürünlerine katiyyen itibar etmemeliyiz ve kendimiz aşımızı ilacınızı üretmeliyiz.
İLAÇ ve GIDA üretim SEFERBERLİĞi yapmalıyız.
Yeni dünya düzenini biz kurmalıyız.
Ve bizler kuracağız bundan emin olunuz!
Ancak böylece İnsanlığa hizmet ederiz.
İnsanlığı zalimlerin elinden kurtarabiliriz.
Muştu gününe merhabalar!
Ve sizin koynunuzda büyümekte MUSA’LAR!
Bizler Yaratana tazim eder, mahlukata şefkat ederiz.
Bizler bilir ve inarırız ki;
“Kuvvet kudret sahibi Cenab-ı Hak'tır”
Lâ galibe illallah.
Vesselam.
Aman beyim fazla celallenme, başına iş açarlar Allah muhafaza.