Abdullah Gül’ün desteğinde Babacan’ın kuracağı parti ile eski başbakanlardan Davutoğlu’nun yeni parti hazırlığı içinde oluşu AK Parti cephesinden ard arda gelen tepkilerle eleştiriliyor.

Daha önce konu hakkında açıklamalar yapan Cumhurbaşkanlığı YİK üyesi Bülent Arınç, yeni parti çalışmaları konusunda yine açıklamalarda bulundu:

“Naim Şahin, Abdüllatif Şener’de ayrılıp parti kurdular ama hiç birisine millet selam bile vermedi. Ama o zaman çok güçlü bir partiydik. Şimdi biraz yaralıyız, sıkıntılarımız var, kendi içimizde çözülmeler var. Bunları tekrar toplamamız lazım. Bundan da yanılıp da birilerinin desteği ile onların sözlerine bakarak karşımıza çıkıp parti kurarlarsa millet onları affetmez”

Arınç’ın bu sözlerine katılırsınız veya katılmazsınız bu sizin görüşünüzdür. Ancak, Arınç’ın ifade ettiği daha öne kurulan partilerdeki dönem ile bugünkü dönem arasında farklar oluşmuş olmasıdır. Bugün eskiye oranla çok farklı görünüyor. Millet yeni arayışlara yöneliyor.

Bunun birçok nedeni var. Geçmişte yazdığımız yazılarda bunlara enine boyuna değinmiştik.

Bugüne baktığımızda AK Parti’de yeni arayışlar içinde olanların çokluğunu görüyoruz. Lideri eleştirmeyenlerin şimdi açıktan eleştiri yapmaya başladıklarını izliyoruz. Küskünlerin sayısında artışlar görüyoruz.

İşin özü şu:

AK Parti içinde yeni partilerin hayata geçmesi bir panik havası yarattı. Bu nedenle yeni parti kuruluşlarının önünü kesmek için de bazı ağır silahlar sahaya sürülüyor ve açıklamalarda bulunuyor. Gül, Babacan ve Davutoğlu, ihanet içinde olmakla suçlanıyor.

Bütün hedef kurulması düşünülen partilerin hayata geçirilmemesi. Bunda açıklamalarda bulunanlar başarılı olabilir mi, önümüzdeki süreçte bunun sonuçlarını da görmüş olacağız.

Ak Parti’de çatlamalar ve sıkıntılar var.

Son İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminden sonra gelen ağır yenilginin şoku halen atlatılamadı. Eleştirilerin hedefinde Cumhurbaşkanı Erdoğan var ama herkes isim telaffuz etmeden eleştiri yapmayı tercih ediyor. Erdoğan’ın da bu konuda sıkıntılı olduğu iddia ediliyor.

Demek ki, yeni partilerin AK Parti’ye ağır darbe vuracağından endişe ediliyor.

AK Parti içindeki ağır eleştiriler ve ses yükseltmelerin ana nedenlerinden birisi de kurulacak yeni partilerin hayata geçecek olması gösteriliyor.

Babacan cephesinden son gelişmelere göz atalım:

Babacan, çok yoğun çalışıyor ve tüm eleştirilere, baskılara rağmen “partiyi hayata geçireceğiz. Bugünkü koşullar bunu gerektiriyor” diyor.

Babacan ve kurmayları ile yakın temasta olan bazı küskün AK Partililerin yoğunluğundan söz ediliyor. Bu küskünlerin halen aktif görevde olan bazı partililerin de yeni partiye geçmesinin gündeme gelebileceği ihtimallerinden söz ediliyor.

Görebildiğimiz kadarı ile Babacan cephesinde hareketlilik var. Bu saatten sonra geri adım atılır, parti kurmaktan vaz geçilir mi bunu tahmin etmek bir hayli zor görünüyor.

Davutoğlu cephesine de bakalım:

Davutoğlu’na yakın isimler “Parti kurulacak “diyor. Geniş kapsamlı bir kurucular kuruludan söz ediliyor.

Bazı kurmaylar ise Babacan ve Davutoğlu’nun kuracağı partilerin daha sonra işbirliğine yönelik birleşebileceğinden de söz ediyorlar.

Görebildiğimiz kadarı ile gelişmeler her iki cepheden de parti kurulacağını gösteriyor. Ondan sonra ne gibi gelişmeler olur bunu da şimdiden tahmin edemiyoruz.

Özetleyelim:

AK Parti’de testi çatladı. Bu saatten sonra Erdoğan partisine hakim olabilir mi? Testi tamir edilir mi?

Adının yazılmasını istemeyen Erdoğan’ a yakın bir partilinin iddiası şöyle:

“Bugün Türkiye’nin en büyük sorunu pahalılık ve işsizlik. Bir de Suriye sorunu var. 2023 yılına kadar Erdoğan ve ekibi bu üç sorunu aşabilirse ortadaki sıkıntılar da atlatılmış olur. Eğer önemsediğimiz bu üç soruna bir çözüm bulunamazsa sonucun ne olacağını biz de tahmin edemiyoruz.”

.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.