Önce şu teşhisi koyalım:

Şu anda Kıbrıs’ta iki eşit halkın oluşturduğu iki devlet var. Güney Kıbrıs Rum kesimi AB’ye girerek, KKTC üzerinde oyun oynamaya kalkıyor. Buradaki soydaşlarımızı da azınlık olarak görüyor.

Ada üzerinde iki bağımsız devlet varsa KKTC neden ambargo altında tutuluyor? Neden hakları gasp ediliyor? AB ülkelerini arkasına alan Rumların bitmek tükenmek bilmeyen isteklerine bu ülkeler neden destek veriyor?

Sorular ve sorunlar sıra sıra.

Ne var ki, Ersin Tatar KKTC Başbakanı olduktan sonra bu konular üzerine cesurca gitmeye başladı. Ülkesinin sorunlarını çözmek için de olağanüstü çaba gösteriyor.

KTC Başbakanı Ersin Tatar, ülkenin en ciddi sıkıntısının direkt uçuşların olmamasından kaynaklandığını belirterek, ülkeye direkt uçuşların başlaması için yoğun çalışma temposu içerisine girilmesi gerektiğini söyledi.

KKTC Başbakanı Tatar, Türkiye’den Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ömer Çağırıcı, Ankara Polis Genel Müdürlüğü’nden Emniyet Müdürü Ercan Albayrak ve Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür İş) Başkan Vekili Ahmet Serdaroğlu’nu kabul ettiği törende yaptığı konuşmada “Bize 45 yıldır uygulanan ambargo rekabet açısından da bizi sıkıntıya sokuyor ”dedi.

Başbakan Ersin Tatar konuşmasında, adil vergi sistemi oluşturmak, ekonomiyi kayıt altına almak, yerel gelirlerle taahhütleri yerine getirmek ve yatırıma kaynak yaratmak için çalıştıklarını belirtti.

Tatar, yatırımlar için Türkiye’den her zaman destek aldıklarını ancak diğer taraftan Kıbrıs’ın kuzeyine, 1974’ün üzerinden 45 yıl geçmesine rağmen ambargo uygulandığını kaydetti.

“KKTC’de bir sıkıntı varsa, bu da direkt uçuşların olmamasıdır” diyen Tatar, KKTC’nin en önemli sektörünün turizm olması gerektiğini ancak direkt uçuş olmamasından dolayı rekabet açısından sıkıntı yaşandığını kaydetti.

Tatar, “Bu haksızlığın ortadan kaldırılması için uluslararası platformlarda mücadele vermemiz gerekmekte. 1974’ten bu güne çok şeyler değişmiştir. O yıllarda e ada birleşir mi, birleşmez mi? Federasyon olur mu, olmaz mı? Konuşmaları vardı. Dolayısıyla bir geçiş süreci gibi bir durum vardı. O durum geride kaldı. Kıbrıs’ta iki eşit halkın oluşturduğu iki devlet vardır” dedi.

Kıbrıs Türk halkının istikrarlı bir şekilde bölgede varlığını sürdürebilmesi için Türkiye ile ilişkilerin ilerletilmesini temenni eden Tatar, “Türkiye’nin de katkılarıyla uluslararası platformlarda buraya direkt uçuşların olabilmesi için yoğun bir çalışma temposu içerisine girmemiz gerekmektedir “ diye de ilave etti.

Özetleyelim:

KKTC üzerindeki ambargo artık sonlandırılmalıdır.

Bu konuda daha önce yazmıştık. Öncelikle Türk Cumhuriyetleri bu işin öncülüğünü yapabilir. Bu konuda olumlu adımların atılması için Türkiye’nin de harekete geçmesi gerektiği görüşündeyiz.

Görebildiğimiz kadarı ile KKTC Başbakanı Tatar, hem iç, hem dışta saygınlığı olan ve tuttuğunu koparabilecek güçte bir siyasi olarak öne çıkıyor.

Şu an için KKTC’nin ana gelir kaynağı turizm olarak görülüyor. Kıbrıs'a geçen yıl gelen turist sayısı 1.2 milyon civarında. Elde edilen gelir ise 965 milyon dolar. Bu yıl hedefte 1.5 milyon turist var.

KKTC Turizmde daha çok turist ağırlamak için dünyanın birçok turizm fuarına katılıyor, tanıtımını da yapıyor. Eğer ülkeye doğrudan uçuşlar başlarsa beklenen turist sayısının ikiye katlanabileceğini de belirtelim.

Bir de şu var:

Başbakan Tatar, önümüzdeki yıl kapalı olan turizm kenti Maraş’ın turizme açılacağını söylemişti. Maraş’ın da turizme açılması ile KKTC, bölgede turizm adası olarak yıldızını parlatabilir.

KKTC, aynı zamanda üniversiteler ülkesi olarak da tanınıyor. Dünyanın dört bir yanından buradaki üniversitelerde öğrenciler eğitim alıyor.

Tarıma elverişli alanları ile de önemli bir yer tutan KKTC’nde son yıllarda tarım alanında atılan adımların da hayat bulması, bu ada ülkesinin daha da gelişmesinde önemli bir rol oynadığının altını çizelim.

.

necdetbuluz@gmail.com

www.facebook.com/necdet.buluz

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.