Bugün, Türkiye’nin önündeki en önemli sorunlarından biri hiç kuşkusuz işsizliktir. Her geçen gün sayıları artan işsizler ordusuna yenileri de ekleniyor. 1 milyon üniversite mezununun iş aradığına dikkat çekiliyor. Her evde bir işsizin bulunduğu da söyleniyor.
Peki, işsizlik neden çoğalıyor?
İstihdam sahalarının olmaması, olanların kapanması ve üretimdeki düşüşün hızlanması bunun en önemli nedenleri olarak sıralanıyor. Aynı zamanda hızlı nüfus artışının da işsizliği artırdığı vurgulanıyor.
Şunu da ekleyelim:
Veriler TÜİK’e gelen kayıtlara göre hesaplanıyor. Kayıtsız işsiz sayısının da yüksek olduğunu unutmayalım. Buna göre işsiz sayısının 6 milyonu aştığı ifade ediliyor.
Biz her zaman olduğu gibi işsizlik konusunda da devletin resmi kurumlarının verileri ile yola çıkıyoruz.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İşgücü İstatistikleri, Aralık 2018 verilerini açıkladı. Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2018 yılı Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 11 bin kişi artarak 4 milyon 302 bin kişi oldu.
İşsizlik oranı 3,1 puanlık artış ile yüzde 13,5 seviyesinde gerçekleşti. 2017 Aralık döneminde bu oran yüzde 10,4 olarak kayıtlara geçmişti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 3.3 puanlık artış ile yüzde 15.6 olarak tahmin edildi.
Genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı 5.3 puanlık artış ile yüzde 24.5 olurken, 15-64 yaş grubunda bu oran 3.1 puanlık artış ile yüzde 13.7 olarak gerçekleşti.
İstihdam edilenlerin sayısı 2018 yılı Aralık döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 633 bin kişi azalarak 27 milyon 655 bin kişi, istihdam oranı ise 1.5 puanlık azalış ile yüzde 45.4 oldu.
Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 375 bin, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı 258 bin kişi azaldı. İstihdam edilenlerin yüzde 17,3’ü tarım, yüzde 19.8'i sanayi, yüzde 5.8'i inşaat, yüzde 57'si ise hizmet sektöründe yer aldı.
Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında tarım sektörünün istihdam edilenler içindeki payı 1 puan, inşaat sektörünün payı 1,5 puan azalırken, sanayi sektörünün payı 0.3 puan, hizmet sektörünün payı 2 puan arttı. İşgücü 2018 yılı Aralık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 378 bin kişi artarak 31 milyon 957 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 52,4 olarak gerçekleşti.
Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı değişim göstermeyerek yüzde 71,7, kadınlarda ise 0,1 puanlık artışla yüzde 33,6 olarak gerçekleşti.
Önümüz yaz ve bu aylarda sınırlı da olsa bazıları iş bulabilecek. Otellerde ve tarlalarda çalışanlarla işsiz sayısı birkaç aylığına düşüş gösterebilir. Bunun soruna çözüm olmadığı görülmelidir.
Yeni yatırımlarla istihdam ve iş sahalarının açılması, kapanmak üzere olan işyerlerinin ayakta kalmasının sağlanması kaçınılmazdır.
Özellikle üniversiteli işsizlerin sayısındaki artış, günümüzün en önemli sorunlarından birisi olarak karşımızda duruyor.
Tarım alanlarının canlandırılması ile işsizliğe çözüm bulmanın da yollarının aranması gerektiği görüşündeyiz. Çünkü geçmişte tarı alanlarının işsizliği önemli ölçüde azalttığını biliyoruz.
İşsizlikte kadın ve geçlerin daha çok etkilendiği biliyoruz. Yapılan açıklamalarda buna da vurgu yapılıyor:
"KADIN KAYITLI İŞSİZDE DAHA HIZLI BİR ARTIŞ GÖRÜYORUZ GENÇ İŞSİZLİĞİNE BAKTIĞIMIZDA YÜZDE 22,3 EKİM AYINDAYDI AMA KRİZ BAĞLANTILI ARTAN BİR İŞSİZLİK VAR EN FAZLA GENÇLER VE KADINLAR ETKİLENİYOR ÖZELLİKLE GENÇ KADINLARDA DAHA FAZLA ARTIŞ GÖRÜYORUZ. "
Peki, çözüm için sendikaların önerisi ne kısaca buna göz atalım:
"ÖNCELİKLE KRİZİN EN ÖNEMLİ TAHRİBATININ İŞSİZLİK OLDUĞUNU KABUL ETMEK LAZIM, ÖNÜMÜZDEKİ AY DAHA YÜKSEK BİR İŞSİZLİK BEKLİYORUZ, ÖNCELİKLE KRİZİ KABUL EDİP BUNA UYGUN EKONOMİ POLİTİKALARI ÜRETMEK LAZIM SADECE GEÇİCİ YÖNTEMLERLE ÇÖZEBİLECEĞİNİ ARKA PLANDA BIRAKIP KALICI ÇÖZÜMLERE BAKMAK LAZIM."
Özetleyelim:
Bugünkü anlayışın devam etmesi halinde önümüzdeki günlerde işsizlik konusunda daha da sıkıntıların yaşanacağı görülüyor.
.