Ne yapayım, ne yazayım bilemedim. Kafam o kadar karışık ki!

Hoş ülkenin hali farklı mı?

Kimine göre güllük gülistanlık, kimine göre ise karma karışık.

Bana göre ise ne güllük gülistanlık ne de (içinden çıkılmayacak kadar) karma karışık.

Yani ‘çok değil, biraz karışık’

Bir araya gelen 6 muhalefet partisi liderinin topluma vereceği umut ışığına dayanarak diyorum ki;

Giderek derinleşen ekonomik kriz mi?... Çözülür.

Terazisi tahrip edilen hukuk mu? …Düzeltilir.

Bozulan kardeşlik ve dayanışma mı?... Sağlanır.

Arap saçına dönüşen dış politika mı?... Fön makinesi tutulan saç gibi düz hale getirilir, yeniden ilmek ilmek örülür.

Çivisi çıkmış iç politika mı? Çivisi yerine çakılır, üzerine demokrasinin değişmez kuralları kazınır, bozanlarla hesabı görülür ve artık genç nesillere bırakılır.

Sağlıkta idari sorunlar azalmıyor, artıyor mu? Ehil ellere teslim edilir azaltılır.

YA ÇARESİ OLMAYANLAR

Ancak, benim kafamın karışmasına da yol açan, sağlıkla ilgili bir hastalık var ki, onu tümüyle ortadan kaldırmak mümkün değil: Yaşlılığa bağlı gelişen Alzheimer.

Makaleme “Ne yapayım, ne yazayım bilemedim. Kafam o kadar karışık ki!” cümlesiyle başlamıştım.

Evet kafam gerçekten karışık.

Ağabeyim 78 yaşında (emekli İnşaat Mühendisi). Ablam 76 yaşında (ev kadını). İkisinin de beyin fonksiyonları açısından sağlık durumları giderek kötüleşiyor, bu da ailelerimizi üzüyor.

Hemen her ailede yaşanan bu hastalığın tıbbi tanımı şöyle özetleniyor:

Alzheimer, yaygın görülen bir demans türü olup beyin hücrelerinin yok olmasına neden olan ilerleyici bir nörolojik hastalıktır. Düşünce, hafıza ve davranış fonksiyonlarında azalmaya neden olan bu hastalıkta belirtiler yaşla birlikte yavaş yavaş ortaya çıkar.

Hasılı, bütün ailelerin sevgili dedeleri, anneanneleri, babaanneleri, hatta babaları ve anneleri, ailelerin diğer fertlerinin gözlerinin önünde (gösterilen ihtimama rağmen) eriyip gidiyor.

DÜNYANIN DURUMU

Bu konuya dikkat çeken Cumhuriyet Gazetesi yazarı Orhan Bursalı, ‘Gri tsunami geliyor! Ama korkulacak bir şey yok...’ başlığını taşıyan makalesinde, Erdal Musoğlu’nun, dünyanın durumunu bir başka açıdan dile getirdiği yazısını özetle şöyle paylaşıyor:

Günümüzdeki eğilimler dünya genelinde yaşlı nüfusun her geçen gün arttığını ve 2050 yılında her altı kişiden birinin 65 yaş ve üzeri olacağını gösteriyor. Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan “Dünya Nüfus Beklentileri” raporunda, günümüzde 143 milyon olan 80 yaşından büyük nüfusun 2050 yılında üçe katlanarak 426 milyona yükseleceği öngörülüyor. Gelişmiş ülkelerde 2030’lu yıllarda yaşlı nüfus oranı 18 yaşın altındaki genç ve çocuk nüfus oranını geçecek.

Türkiye’de ise 65 yaş üstü nüfusun toplam nüfus içindeki oranı 2013 yılında yüzde 7.7 iken 2017’de yüzde 8.5’e yükselerek 7 milyon kişiyi buldu. Bu da yıllık ortalama artışın yüzde 2 olduğunu gösteriyor. Ülkemizdeki yaşlı nüfus oranı artışı böyle sürerse 2050 yılında nüfusun yüzde 15’ini bulacak. Bu eğilim hemen her ülkede doğum oranlarının (anne başına çocuk sayısının) düşmesinden ve yaşam sürelerinin uzamasından kaynaklanıyor.

UZUN ÖMÜR VE YAŞLILIK

Toplumlar yaşlanmakla kalmıyor, yaşamların (çok) daha uzun bir bölümü yaşlılıkta geçiyor. Bu da ekonomimizde, sosyal ve kültürel değerlerimizde, hatta yaşamımızı algılama ve planlama biçimimizde büyük bir değişikliğe yol açıyor.

Son gelişmeler insanlarda ortalama yaşam süresi beklentisinin 80-85 yılı aşmayacağını gösteriyor. Araştırma ve geliştirmeler artık daha çok yaşlanma sürecinin geciktirilmesi üzerine yoğunlaşıyor.

Özellikle ileri teknolojilerde tüm yeniliklerin yalnız gençler tarafından yapılabileceği görüşü çok yaygın. Ayrıca yaşlıların deneyimlerinin onları daha dar görüşlü ve önyargılı yaptığı ileri sürülüyor. Tüm bu etkenler göz önüne alınmaz ya da girişimler başarılı olamaz ise yaşlanan ve iş bulamayan nüfusun ekonomiye olumsuz etkisi yanında aileleri ve çevreleri de yıkıcı etkilerle karşılaşacaklar. Evet gri tsunami geliyor ama ona hazırlanmak ve etkilerini en aza indirmek için geç değil. Geleceğimizi, bir kez daha, bizler yaratacağız.

---

İYİ HAFTALAR

remzidilan_48@hotmail.com

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.