Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’nin ardından basın toplantısı düzenledi. Savaşlar dolayısıyla milyonlarca insanın evini terk ettiğine dikkat çeken Erdoğan, 'insan hayatının değersizleştiği bir dünyada hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz. Yerinden edilenlerin ülkelerine dönüşü sağlanmalı. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz' dedi. Kutsal kitaplara saldırının nefret suçu olduğunu belirten Erdoğan, bu suçun G20'de kınandığının altını çizdi.
Konuşmasına Fas'ta meydana gelen şiddetli depremde hayatını kaybedenlere başsağlığı dileklerini sunarak başlayan Erdoğan, Türkiye'nin tüm imkanları ile Fas'a yardıma hazır olduğunu vurguladı.
Erdoğan, 'Fas'a geçmiş olsun diyorum. 6 ay önce asrın felaketini yaşamış bir ülke olarak tüm imkanlarımızla yardıma hazırız' dedi.
18. G20 liderler zirvesini tamamlamış bulunuyoruz. Hindistan'ı tebrik ediyorum' diyen Erdoğan açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;
'Bu seneki temamız tek dünya tek aile tek gelecek oldu. Çevre sorunlarını istişare ettik. İklim değişikliği biyolojik çeşitlilik özellikle de bunun kaybı, gezegen krizi etkisini daha fazla hissettiriyor. Orman yangınlarından sel felaketlerine kadar geniş bir yelpazede bunun yıkıcı sonuçlarını zaten görüyoruz. Dünyamızın ortak geleceğini etkileyen bu meselelerde elimizi taşın altına koyuyoruz.'
'DAHA YAŞANIR BİR DÜNYA İÇİN ÇALIŞIYORUZ'
'Paris İklim Anlaşması, Net Sıfır Emisyon projeleriyle en fazla katkıyı yapan ülkeler arasındayız' diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti;
'Yenilenebilir kurulu güç bakımından Avrupa 5. dünya 12'insiyiz. Enerji anlamında yaptığımız yatırımlar yıllık 90 milyon ton sera gazı emisyonunu engelledi. Hedefimizi iki katına çıkardık. Erezyonla mücadelede dünyada lider ülkelerden biriyiz. Daha yeşil, daha temiz, daha yaşanır bir dünya için çalışıyoruz'.
Erdoğan, 'Eşim Emine Erdoğan öncülüğünde gerçekleştirdiğimiz Sıfır Atık projemiz 5 uluslararası ödüle layık görüldü. Küresel bir harekete dönüştü. G20 bildirgesinde Sıfır Atık projelerinin önemine dikkat çekildi' dedi.
'İnancımız, kültürümüz ne olursa olsun hepimiz 8 milyarlık bir ailenin ferdiyiz' diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;
'Açlıktan çocukların öldüğü, denizlerimizin hızla devasa bir mülteci mezarlığına dönüştüğü, savaşlar dolayısıyla milyonların evlerini terk ettiği, insan hayatının değersizleştiği bir dünyada hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz. Yerinden edilenlerin ülkelerine dönüşü sağlanmalı. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz. Milli gelire oranla dünyada en fazla yardım yapan ülkeyiz. 4 milyon mağdura sahip çıkıyoruz. Suriye'nin kuzeyini terörden temizleyerek insanları göçe zorlayan asıl nedenleri kaynağında ortadan kaldırıyoruz. 600 bine yakın Suriyeli güvenli, gönüllü şekilde vatanına geri döndü. İnşallah daha da artacaktır.'
'DAHA ADİL BİR DÜNYANIN MÜMKÜN OLDUĞUNA İNANIYORUZ'
'Türkiye olarak biz daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz. Milli gelire oranla dünyanın en fazla yardım yapan ülkesiyiz' diyen Erdoğan açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
'100 binlerce insanın canına mal olan Rusya-Ukrayna savaşının bitmesi için yoğun çaba harcıyoruz. Pek çok diplomatik hamleye imza attık. 33 milyon ton tahıl uluslararası piyasalara ulaştırıldı. Girişim sayesinde gıda krizinin önüne geçtik. Girişim 3 kez uzatıldı. Hafta başında Soçi'ye yaptığım ziyarette Putin ile bu meseleyi bir kez daha konuştuk. Rusya Katar ve Türkiye olarak Afrika'da sıkıntı çekenlere 1 milyon ton tahılın ulaştırılmasını istiyoruz. Gerilimi tırmandıracak her türlü hareketin engellenmesi önemlidir.'
Erdoğan, Yenilenebilir kurulu güç bakımından Avrupa 5’incisi, dünya 12’ncisiyiz. Yenilenebilir enerji adımlarında attığımız adımlar yıllık 90 milyon ton karbon eş değeri sera gazı emisyonunu engelledik. 2053 yılı net sıfır emisyon hedefimiz doğrultusunda 2030 yılına kadarki emisyon azalma hedefimizi 2 katına çıkardık' ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 'Ülkemizin teklif ve gayretleriyle, kutsal kitaplara saldırı, G20 bildirisinde de kınanmıştır' dedi.
'KİMSE BİZDEN SESSİZ KALMAMIZI BEKLEYEMEZ'
'Müslümanları hedef alan saldırılar batı ülkelerinde artık tahammül sınırlarını aşmış, bir nefret furyasına dönüşmüştür. Bu barbarlık karşısında çoğu ülke 3 maymunu oynamaktadır. Polis korumasında Kuran-ı Kerim yakılması çok açık bir provokasyondur' diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti;
'Hiçbir kimse bizden sessiz kalmamızı bekleyemez. Tüm ülkelerin artık daha kararlı politikalar izlemesi gerektiğine inanıyorum. Kanun gerekiyorsa süratle yapılmalıdır. Dost acı söyler prensibinden hareketle hakikatleri tüm açıklığıyla söylemeyi bir görev biliyorum. Başta BM olmak üzere tüm platformlarda bu konuyu dile getiriyoruz.
Yüzde 90'ları bulan rekor katılımla gerçekleşen seçimler Türk demokrasisinin gücünü ve milletimizin iktidarımıza olan güvenini gördük. OVP hem içerde hem de yurt dışında takdirle karşılandı. Dünya Bankasından yapılan açıklama bunu gösteriyor. 18 milyar dolarlık yeni bir yatırım paketini eklediler.'
'TÜRKİYE YÜZYILI HEDEFİMİZDEN ASLA KOPMAYACAĞIZ'
Erdoğan, 'Ülkemize yönelik ön yargılar kırıldıkça yeni kurumlar da eklenecektir. Uluslararası yatırımların daha da arttığını hep birlikte göreceğiz. Türkiye Yüzyılı hedefimizden asla kopmayacağız' dedi.
Tahıl koridoru ile ilgili bir soru üzerine Erdoğan 'Bu koridorla ilgili çalışmamızda Körfez ülkeleri buna dahil, Irak buna dahil, ve Türkiye üzerinden böyle bir koridorun açılmasıyla Körfez’i Basra’dan Avrupa’ya bağlayan bir koridor, bu koridorla ilgili özellikle de Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Türkiye burada hassas davranıyoruz, süratle de bu projeyi hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz. Şu an itibarıyla Dışişleri Bakanlarımız, Ulaştırma Bakanlarımız müşterek bir çalışmanın içerisine girerek bunu birkaç ay içerisinde uygulamaya geçirmenin gayreti içinde olacağız' dedi.
'Ermenistan'ın attığı adımlar doğru değil. Bunu kabullenmek mümkün de değil. Biz de olumlu bakmıyoruz' diyen Erdoğan, Aliyev ile görüştüğünü belirtti ve yarın Paşinyan ile görüşeceğini açıkladı.
'MECLİSİMİN VERECEĞİ KARARI BEKLEMEK DURUMUNDAYIM'
Biden ile F-16 konusunu görüştüğünü belirten Erdoğan, 'Biden ile ayaküstü de olsa görüştük. F-16 konusunda maalesef dostlar işi alıp götürüp İsveç de İsveç diyorlar. Bu yaklaşım bizi üzer. Vereceğim tek bir cevap var, her şeye kongre diyorsunuz. Benim de kongrem var. TBMM'den böyle bir karar geçmediği sürece ben bir şey diyemem. Tek başına karar verecek bir durumda değilim. Meclisimin vereceği kararı beklemek durumundayım' dedi.
Erdoğan, İsveç'in üzerine düşen görevleri yerine getirmesi gerektiğinin de altını çizdi.
Erdoğan, 'Özellikle Orta Doğu ile ilgili koridor çalışmasında BAE dahil Suudi Arabistan ile bu çalışmaları yürüteceğiz. Körfez ziyaretinde 50 milyar dolarlık 13 anlaşma imzalamıştık. İş birliğimiz çok daha güçlü bir konuma ulaştı. Daha da iyi olacak' dedi.
Erdoğan 'Depremzedelerin bir an önce konutlarına kavuşması için çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettiriyoruz. Hedefimiz 1 ile 2 yıl içerisinde tamamlamak. Dikey değil, yatay mimariyle bu yapıları yapacağız' dedi.
'AB ÜLKELERİ BİZİ 50 YILDIR OYALADI'
Charles Michel ile gerçekleştirdiği görüşmeyi değerlendiren Erdoğan, 'Avrupa Birliği (AB) meselesini tabi ki görüştük.bu konuda tek başına karar verme yetkisi yok. AB ülkeleri bizi bu konuda 50 yıl oyalamıştır. Hala da oylamaya devam ediyor. Sonuç olarak Türkiye olarak biz yolumuza devam ederiz' diye konuştu. (Hürriyet)