BURSA ARENA / Haber Merkezi
TBMM Adalet Komisyonu’nda, çoklu baroyu öngören teklifin ilk 8 maddesi kabul edildi. Söz alan muhalefet milletvekilleri, avukatların çoklu baro uygulamasını istemediklerini ve teklif ile yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığını kaybedeceğini vurguladı.
TBMM Adalet Komisyonu’nda, AKP ve MHP milletvekillerince hazırlanan “Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin görüşmeleri üçüncü günde devam ediyor. Teklifin geneli üzerine konuşmalar tamamlandı ve ilk 7 maddesi kabul edildi. Söz alan muhalefet milletvekilleri, TBMM kapısından içeri alınmayan baroların ve avukatların çoklu baro uygulamasını istemediklerini ve teklif ile yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığını kaybedeceğini anlattı.
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Biz yargının siyasallaşmasından bahsederken nereye gidiyoruz? Pelikan baro, özgürlükçü baro, yandaş baro… Bir grup başkanvekili bir baroyu işaret ettiği zaman AKP’nin barosu olacak” örneği verdi. AKP’li milletvekillerinin “siz de kurun” demesi üzerine Başarır, “Turşu kurmuyoruz, baro kuruyoruz. İçinizde mesleği, baroyu bilen arkadaşlar olduğunu düşünüyorum. Gelmesin bu Genel Kurul’a” tepkisi gösterdi.
Milletvekillerinin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"DERİN DEVLET İKTİDARININ HÜKÜMETİSİNİZ"
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Pandemi koşullarında bu çalışmayı yapmak, sağlığımız için tehlike arz ediyor. TBB ve barolar her zaman hedef oldu. Sadece bugünlerde gündeme getirdiğiniz yasalara bakarsanız siyasal tercihleriniz ortaya çıkıyor. Bekçiler, güvenlik, barolar ve son belki görüşeceğimiz sosyal medya... Ayakta kalma şansımız kalmadı. Diyarbakır Barosu’nda sekreterdim. O zamanı da biliyorum, bu zamanı da. Derin devlet iktidarının hükümetisiniz. Kendinize gelin, hükümet olun. Geçmişte yapılan uygulamaların aynısı hatta daha beterini yapıyorsunuz. Kendinize yazık ediyorsunuz ve kendi gidişinizi hızlandırıyorsunuz.
"AKLI, AHLAKI ÖLDÜRDÜNÜZ"
CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan: Cahit Özkan idari hukuk anlatıyor, utandım. Torba kanun yapıyoruz, genel kanun olarak görüşüyoruz sonra idari hukuk yapıyoruz diyorlar. Bu kadar tutarsız genel gerekçe de olamaz. Birbiriyle bu kadar çelişkili ve anlam bütünlüğü olmayan bir gerekçeyle geliyorsunuz. Burada hukukçu vicdanıyla hareket eden herkesin karşı olması lazım. Aklı öldürdünüz, ahlakı öldürdünüz şimdi devleti öldürüyorsunuz.
"TEKLİF, HİÇBİR SORUNU ÇÖZMÜYOR"
HDP Muş Milletvekili Şevin Çoşkun: Türkiye’de avukat tabanında çoklu baro gibi bir talep yoktur. Türkiye’nin ihtiyacı olan yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığıdır. Savcıların çoğunluğunun kontrol altına alındığı hakimlerin istenilen hükmü verdiği Türkiye’de, hak hukuk savunucusu sadece avukatlar kalmıştır. Bugün baroların hedefe konulmasındaki ilk sebep, Erdoğan’ın hukuka hesap verir olmadığını baroların sertçe dillendirmiş olmasıdır. İkincisi ise Feyzioğlu’nun koltuğunu kaybetmesini önlemektir. Böylelikle Feyzioğlu, koltuğunda tutulmaya devam ederek hukukun üstünlüğü konusunda yönlendirilecek. Teklifin, mevcut hiçbir sorunu çözmediği açıktır.
"ZORUNLU SEÇİM DAYATILIYOR"
HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç: Kanun yapma tekniğinin hemen hemen maddelerinin tamamı, yeni bir sistemin getirmesi… Mevcut olmayan yepyeni bir sistemle karşı karşıya kalıyoruz. Kanun teklifinin birinci maddesinden itibaren çoklu baronun kabul edilmesi yönünde ancak 15. maddede çoklu baro konuşuluyor. Belki o maddeye geldiğinde komisyondan geçmeyecek. Bu madde daha oylamaya sunulmadan, çoklu baro ile ilgili kısımlar görüşülüyor. Temsiliyete ilişkin hususlar var, yargıya müdahaleler söz konusu ve zorunlu seçimi dayatmaktadır. Biz üçüncü gündeyiz, savunma makamı kapıda bekletiliyor. 80 baronun 80’i de bu kanuna karşı. Çoklu baronun Türkiye’deki sisteme uymayacağı konusunda mutabıklar. Yine kanun yapma tekniği açısından kabul edilmeyecek bir teklif ile ciddi anlamda çelişkiler olacak. Biz bunun derhal gözden geçirilmesini talep ediyoruz.
"BAROLARI YANDAŞ YAPARAK HANGİ SORUNU ÇÖZECEKSİNİZ"
İYİ Parti Aksaray Milletvekil Ayhan Erel: Avukatların problemi baroyla ilgili değil. Meslekle, ekonomiyle ilgili dünya kadar problemi var. Barolar karşı, avukatlar karşı. Bu düzenleme mutlu etmeyecekse, bir nevi aç susuz kapıda bekliyorlarsa bu feryada sessiz kalmayalım. Bu kadar meslek erbabı istemiyor, siz niye istiyorsunuz? Baroyu yandaş yapmakla hangi sorunu çözeceksiniz?
"FETULLAHÇI YÖNTEMİNİ UYGULUYORSUNUZ"
CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan: Ülkenin beka sorunu ile oynuyorsunuz. Mezheplere dayalı barolar olacak. Fethullahçılardan öğrendiğiniz yöntemi uyguluyorsunuz. Siyasal iktidarın bu barolara karşı olmasının nedeni baroların insan haklarını savunmasıdır.
"ANAYASA'YA AYKIRI"
HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ: Teklif metni Anayasa’ya aykırı olduğu için kabul edilemez. Avukatlara özgü bu düzenlemenin salt avukatlar değil, yurttaşlarla da iniltili olduğu açıktır.
"BAROLARI BÖLEREK BİR YERE VARAMAZSINIZ"
CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı: Baroları bölmek ile bir yere varamazsınız. Baroların meslektaşlarla ilgili yetersizlikleri oldu. Bunlar baroların sorunu ve sorumluluğu değil. İktidarın baro ve avukatlara bakışıyla ilgilidir. Yeterince destek vermemesi ile ilgilidir. Yapmaya çalıştığınız düzenleme yargının bağımsızlığı üzerinde bir gölge oluşturmaktadır. Bu yapılan eleştirileri duymaz vaziyette olsa da hemen bu düzenlemeden vazgeçmeniz gerektiğini ifade ediyorum.
"KARARDAN VAZGEÇİN"
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm: Arkadaşlarımız üç gündür önemli bir direniş gösteriyor. Savunmanın hak mücadelesindeki önemini eylemsellikle gösteriyorlar. Burası açısından da utanç durumu. Cezaevine çevrilmiş bir komisyon odasında, kapılı kapılar ardında kimsenin alınmadığı, antidemokratik bir ortamda kanun görüşüyoruz. Bir kez daha söyleyelim. Bu karardan vazgeçin, arkadaşlarımızı alalım. Düşüncelerini söylesinler. Sadece iktidarın görüşlerinin dile getirdiği bir ortam demokratik değildir.
"28 SAATTE BİR KİŞİYİ İKNA EDEMEDİK"
İYİ Parti Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş: 28 saate girdik karşımızdaki bir kişiyi ikna edemedik. AK Parti’li arkadaşların ‘antidemokratik bir yasa hazırlayalım’ anlayışıyla hareket ettiğini düşünmüyorum. Çünkü onların çocukları da bu ülkede yaşayacak, bizim çoçuklarımız gibi. Demek farklı motivasyonları olmalı. Çözümsüz görünen problemler için bakış açısını değiştirebilirsiniz ve kendinizi karşı tarafa koyabilirsiniz. AK Partili arkadaşların yerine koyuyorum. Cumhuriyet döneminde haksızlık yapıldı mı? Evet yapılmış, olabilir. Bundan yola çıkarlarsa kantarın topuzunu fazla kaçırıyorlar. Baroların eksikliği yok muydu? Vardı. Genç arkadaşların sömürülmesine hiç ses getirilmedi. Hukuk eğitimi dejenere edildi. AK Partili arkadaşların bakış açısıyla bakmaya çalışıyorum. Barolara çeki düzen verilmesinde kesinlikle haklılık payı var diyorum.
"SUÇLULARI SEVİNDİRECEKSİNİZ"
CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi: Baroları böldüğünüzde suçluları sevindireceksiniz. Çünkü etkisiz bir baro hak arayamaz. 2019 yılında 474 kadın öldürüldü. 2019 yılında 96 çocuk istismar edildi. Koruma kararı mahkemelerce reddedilen kadın sayısı yüzde 74 arttı. Savunma hakkını ortadan kaldırmakla, bu sayıların artmasının önüne geçilemeyeceğini bildiğinizi umuyorum.
"YÜKSEK SESE KULAK TIKAMAYIN"
CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu: 18 yıldır eleştirilere kapalı bir zihniyet var. Baro başkanlarına parmak sallayarak mı eleştirilere açık oluyorsunuz. Dünya gündemi ekonomi ve pandemiye kilitlenmişken baroların sırası mıydı? Her şeyin ayarlarıyla oynadınız, liyakatı bitirdiniz. Ortak akıl kavramının ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz? Tüm barolardan yükselen sese kulak tıkayan ben görüşle karşı karşıyayız. ‘Yarım akıl olsun, benim olsun’ diyorsunuz. Avukatlara ifade özgürlüğü kisvesi altında hazırladığınız kanun teklifini görüşüyoruz. Bu hamle ile sesi kısılmak istenen vatandaşın ta kendisidir. Gelin bu sevdadan vazgeçin.
"TURŞU KURMUYORUZ BARO KURUYORUZ"
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır: Binlerce oyla seçilmiş 72 yaşındaki Durakoğlu, yerde oturuyordu. Sadece Meclis’ten Adliye’ye gitmek için polise yalvardık. Gaz yedik, dayak yiyenler oldu. Döndüklerinde kapıya da almadılar. Biz yargının siyasallaşmasından bahsederken nereye gidiyoruz? Pelikan baro, özgürlükçü baro, yandaş baro… İki vekalet hakimin önüne geldiği zaman, iki baronun avukatlarından birini fişlemiş oluyorsunuz. Hakimleri saray atıyor. Bir grup başkanvekili bir baroyu işaret ettiği zaman AKP’nin barosu olacak. Turşu kurmuyoruz, baro kuruyoruz. İçinizde mesleği, baroyu bilen arkadaşlar olduğunu düşünüyorum. Gelmesin bu Genel Kurul’a.. (Cumhuriyet)