Basın açıklamasına davetliydim.
Hafta sonu Ankara’da Yeniden Refah Partisi Genel Merkezi’ndeydim.
Genel Başkan Dr. Fatih Erbakan’ın basın açıklamasından kesitleri sizlere aktarmak istiyorum.
Biz biraz erken gittik.
Çeşitli illerden gelen katılımcılar ve genel başkan yardımcıları heyecanlıydılar.
Genel başkanın gelmesini beklerken bir taraftan da ikili üçlü diyaloglar kurulmuştu..
Çok geçmeden Erbakan geldi.
Aracından indiğinde hazırunu selamladı. Genel merkezin bahçesinde partinin Kadın Kolları da karşılama için bekliyordu. Erbakan bir nezaket örneği daha gösterdiğine şahit olduk, bir kenarda bekleyen kadın kollarını da selamlayarak toplantı salonuna geçti.
Salon ‘Mücahit Erbakan’ sloganıyla yıkılıyor gibiydi.
Konuşma, Kadın Kolları’nın salonuna video sistemi ile verilmekteydi. Çünkü ana salon çok kalabalıktı. Aynı zamanda sosyal medya hesaplarından da canlı yayınlanıyordu.
Salondakilerin, genel başkan yardımcıları, genel merkez yöneticileri ve il başkanları olmalarına rağmen heyecanları gözlerinden okunduğu gibi salonda sloganlarla dillerinde de belli oldu.
Fatih Erbakan, ülkenin yirmi yıllık gidişatıyla ilgili bir çok konudan bahsetti.
Ekonomi, eğitim, zamlar, araç vergileri, giderek ahlaksızlaştırılan yozlaşan maneviyat, dış politika..
Borç ve faiz ekonomisinin Türkiye’ye verdiği zararları sıraladı. Gelinen noktada her gün 1 milyar TL faiz ödendiğini vurguladı. Genel Başkan Erbakan, kendi iktidarlarında hizmetleri borçsuz, zamsız, faizsiz ve vergisiz milli kaynaklarla yapacaklarını aktardı.
Milli kaynaklarla oluşturulan 150 Milyar Dolar'lık bütçeyi kullanacaklarını bastırdıkları elinde gösterdiği kitapçık ile ifade etti.
Özellikle ‘Yunanistan tarafından son 15 yıl içerisinde gasp edilen 18 tane Türkiye’ye ait adaların ulusal ve uluslararası anlaşmalardaki haklarımızın kullanılarak geri alınması gerekiyor’ demesi, salondaki mevcut coşkuyu arttırdı. ‘Ardından da yine bir sonuç alınamaz ise işte Kıbrıs! 1974’te Erbakan Hocamızın çıkarma emrini verdiği Kıbrıs’ta yapıldığı gibi gereken tekrar yapılır,’ sözleri alkışın ayakta devam etmesine neden oldu. Bulunduğu yerde zıplayarak alkışlayanlar vardı.
Benim ise en çok dikkatimi, ‘İsrail İslam Birliği’ni kuruyor’ cümlesi çekti.
Cümle aynen şöyleydi. ‘Bizim kurmamız gereken D-60’ı bugün Siyonist İsrail kuruyor.’
Çok tedirgin oldum.
Müslümanlar adına yapılması gerekeni, atılması gereken adımı İsrail atıyordu!
Yıllar önce Necmettin Erbakan üretim imalat yapalım derken, ‘efendim ne gerek var biz yapar size satarız’ diyen zihniyet şimdi ihtiyaç duyulan İslam Birliği’ni kurmaya kurmaya kalkışıyor.
Uluslararası bir çok kuruluşu kurduğu gibi şimdi sıranın İslam Birliği’ni kurmaya geldiğini fark eden İsrail, ‘ben kurmazsam ‘aslı kurulacak’ deyiveriyor.
İsrail’in kuracağı birliktelikte yer alan akıl yoksunu Müslümanlara da ne demeli bilemiyorum, takdir sizin!
Erbakan, İsrail’in bazı Müslüman ülkelerle yakınlaşmasının ardındaki gizlenen gerçeğin sinsi planın bu olduğunu ifade etti.
Ayrıca İsrail’in sinsi planının önünde en büyük engelin Türkiye ve aziz milletimiz olduğunu belirtti.
İsrail bu engeli aşmak için ‘Türkiye’yi kıskacı altında tutmak istiyor’ dedi.
Erbakan batının ve ABD’nin İsrail güdümünde bir siyasi yapılanmayla hareket ettiğini açıkladı. Görünen o ki bunun yansımaları maalesef Müslüman ülkeleri de etkiliyor.
Yakın tarihimizde merhum başbakan Necmettin Erbakan Hoca G-7 ülkelerinin karşısına D-8 ile çıkmıştı.
Fatih Erbakan’ın açıklamalarından şunu anladım.
İktidar fırsatı elde edildiğinde blok güce ulaşmanın planları yapılmalı. Oluşturulan ekonomik iktisadi inanç gücü caydırıcı olmalı. Her alanda caydırıcı olmalı.
İsrail’in çakma İslam Birliği projesi karşısında Fatih Erbakan’ın bir planının olması yüreğime su serpti adeta.
Çünkü Erbakan, aslı kurulmuş bir İslam Birliği D-60 ile G-20 ülkelerinin karşısına çıkıp masaya oturmaya hazırlanıyor.
Sadece bu düşüncesi bile Erbakan’ın iktidara hazırlandığının bir ifadesi değil midir?
İktidar olunduğunda tüm bakanlıklarda ilk yüz günde yapılacak icraatların kitabını da bastılar. Kitabı inceledim, öyle cek-cak edebiyatı yapılmamış, akademik bir çalışma ile sorunların çözüm yolları ortaya konulmuş.
Bazı illerde yapılan anketler de gösteriyor ki Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi hızla yükseliyor.
En son Kayseri’de yapılan bir seçim anketinde Yeniden Refah Partisi’nin % 15 oyu olduğu görünüyor.
İki üç parti var Yeniden Refah Partisi'nin toplam üye sayısı kadar potansiyeli yok, ha bire cilalanıp parlatılıp medya yoluyla millete servis ediliyor.
Bu gerçeğe rağmen Davutoğlu ve Babacan partileri her gün TV’lerde konuşulmaktayken Erbakan’a medyada yer verilmiyor!
Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi’nin Ankara’daki genel kongredeki gibi ilk seçimlerde kendine yer vermeyen basını şok edecek gibi bir görüntüsü var.
Ankara’daki toplantıda gözlerimle bunu gördüm. Teşkilatlar, azimle gayretle Mayıs'taki erken seçime kadar çalışacaklarını ifade ettiler.
Yeniden Refah Partisi mensubu Milli Görüşçüler heyecanla ilk kez partilerine oy verecekleri 14 Mayıs tarihi için gün sayıyorlar.