Çok çabuk tüketiyoruz.

Evet hem de her şeyi çok da çabuk tüketiyoruz..

Tüketim toplumuyuz derken; bilinçli, bilinçsiz alışveriş yapmak anlamına gelse de, bizler daha da çok şeyi çok çabuk tüketiyoruz. Sevgileri, zamanı, arkadaşlıkları, güzellikleri, anıları ve birçok şeyi.. İnsana dair duyguları, yaşanmışlıkları hatta ve hatta yaşanacakları da acımasızca tüketiyoruz. Aslında bu duygular, bu olgularla beraber insanlığımızı tüketiyoruz.

Teknoloji mi buna etken, hayat gailesi mi, ya da tüm insanlık böylesine olumsuz yönde mi evrimleşimini devam ettiriyor?.. Herkesin elinde birer cep telefonu, tablet, bilgisayar başında, sohbetleri dahi tüketiyoruz.

İnsan ilişkileri değişiyor.

Arkadaşlarla, akrabalarla ve aile içinde dahi diyaloglar farklılaştı gün geçtikçe.

Arkadaşımla sohbet ediyorduk. Çalışan anne, baba ve iki çocuklu bir çekirdek ailesi var.. Diyor ki;

“Sabah evde bir koşturmaca. Kahvaltı edildikten sonra çocuklar okula bırakılırken, eşim ve ben de iş yerlerinize gidiyoruz. Akşama kadar yoğun bir mesainin ardından tekrar hepimiz eve döndüğümüzde, bir sofra yemek telaşı.

Ardından yarına ne yemek pişirsem telaşında olan ben. Çocuklar ders ev ödevi için odalarında meşgul olurken. Eşim de bana yardımcı oluyorken saatin farkına dahi varamadan uyku saati geliyor. Sofrada günün kritiğini yapıp ailece bir sohbet edebiliyorsak ne ala.

Onun dışında mutfakta iş bitince, çocuklar da derslerini bitirdiğinde bilgisayar başında uyku öncesi zaman geçiriyorlar. Eşimin elinde bir tablet, ben telefonumda gün boyu arayan, mesaj yazan arkadaşlarımı kontrol ederken. İyice sohbetsiz kaldığımızı fark ediyorum..”

Bu durumda olan yüzlerce aileden birisi olarak, hem bu durumdan hoşnut olmayıp hem de ciddi bir teknoloji alışkanlığına kapılmış gidiyoruz. Birebir sohbetleri tükettik, komşuluk ilişkilerini tükettik, aile içi sohbetleri de tükettik. Bizler toplumun bireyleri olarak neleri, neleri tüketmedik ki?.

Ve bir tüketen toplum olup çıkıverdik.. Bilimsel olsun diye adını da koyduk; "Tüketim Toplumu"

Sevsinler böyle bilimselliği (!).. Benim zoruma gidiyor desem yalan olmaz..

- Sahi ya, bu cep telefonları, bilgisayarlar yokken bizler ne yapıyorduk?..

Hayatımızın bir parçası olarak onlarla bütünleşmeden önce bizler daha sosyaldik. Aile bireyleri daha çok sohbetler ederdik. Zaman bulduğumuzda birbirimizi ziyaret eder, komşuluk da yapardık. Bayramları, doğum günlerini, evlilikleri v. s. önemli özel günleri teknolojik şu küçücük aletlere sığdırmadan önce birebir diyaloglar içindeyken.. Hay Allah, biz nerelerden nereye geldik böyle?..

Hepimiz kendi kendimize birçok şeyi tükettik; Duyguları tükettik, güzellikleri, samimi insan ilişkilerini, aile içi sohbetleri tükettik. Belki de teknolojinin etken olduğu bu iletişimsizliği bahane ettik. Bu olguları seyrettik. Zamanla iyice yok etmeye doğru ilerlerken kendimizi tükettik.

Farkında mısınız, doğayı, doğadaki tüm canlıları da tüketme yolundayız.

Ve dostlukları, birebir sohbetleri, doğayı, zamanı, ömrü..  

Sanal şeylerle, gerçek anlamda bitiriyoruz.

Bunları yaparken aslında kendimizi tüketiyoruz.

İçe dönük hayatlar yaratıyoruz, 'kendi kendimize yeteriz' sanıyoruz.

Oysa ki tüketmek yerine, ya da tükettiklerimizin yerine, güzellikler üreterek koyabilsek daha çok yakışmaz mı?..

Yakaladığımız her şeyi abur cubur tüketmeden, daha keyifli geçmesi gereken zamanı teknoloji aracılığıyla sanal ortamlarda bitirmeden; aile içi iletişimden başlayarak,  sosyal hayatta da sağlıklı, birebir iletişimlerle, çok daha mutlu ve huzurlu olmaz mıyız?..

Birebir sohbetlerin bol olduğu dostluklara, kardeşliklere, sevgiyle..

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.