Meydanlar doluyor boşalıyor, vaatler birbirini kovalıyor . Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Şunun şurasında ne kaldı ki… Nasıl Erken Seçim Takvimi çabucak tükettiysek, kısa bir süre sonra 24 Haziran’ı da geride bırakıp, unutulmaz olaylar ve tarihler arasına kaydedeceğiz.
Bu son hafta, adayların kendilerini anlatabilmek için çaba göstermeleri ve seçmenlerin ikna olup kararlarını verecek hale gelmeleri açısından önemli bir hafta. Ayrıca, YSK’nın seçim hazırlıklarını tamamlaması konusunda yoğun, seçim yasakları açısından ise riskli.
Bazı yayın yasaklarıyla ilgili risk benim gibi ‘Haftalık’ yazı yazanları doğrudan etkiliyor. YSK Kararları, oy verme gününün bir gün öncesinden yani 23 Haziran Cumartesi günü saat 00.00’dan başlayarak, Pazar günü seçim sonuçları açıklanıncaya kadar olan süre içinde ‘televizyon ve radyolar ile her türlü yayın organları tarafından siyasi reklam seçim ve seçim sonuçları ile ilgili haber, tahmin ve yorum yapılmasını’ yasaklıyor…Miting yayınları 23 Haziran Cumartesi günü saat 18.00'e kadar yayınlanabilecek; ancak radyo ve televizyonlar bu mitingleri akşam, gece ve ertesi günkü haberlerinde ise yayınlayamayacak. Pazar günü satışa sunulacak gazeteler ve diğer yazılı yayınlarda da bu konudaki haberlere yer verilemeyecek.” İşte, söz konusu yayın yasakları nedeniyle bu son haftada siyaset yazmamak zorunlu hale geliyor.
Bu nedenle ben de, siyaseten coşma ve bu coşkumu yazıya dökme hakkımı, 24 Haziran Pazar günü yapılacak 27’inci Dönem Milletvekili Genel ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nin gayri resmi sonuçlarının açıklanmasından sonraya bırakıyorum.
***
Ve bilgilendirmeye yönelik konulara geçiyorum…
Bu hafta seçim takvimine göre neler olacak?
18 Haziran Pazartesi günü, Sandık Seçmen Listelerinin çoğaltılması işlemi tamamlanacak.
19 Haziran Salı günü, yurt dışında oy verme işlemleri sona erecek.
21 Haziran Perşembe günü, tutuklular ile taksirli suçlardan hükümlülere ilişkin askı listeleri kesinleştirilerek çoğaltılmasına başlanacak.
22 Haziran Cuma günü, yurt içi görevlilerle ilgili eğitim çalışmaları tamamlanacak,
Seçimle ilgili malzeme torbaları İl ve ilçe merkezi dışında kalan köy, mahalle ve beldelerdeki sandık kurulu başkanlarına teslimine başlanacak.
23 Haziran Cumartesi günü, seçim propagandası saat 18.00’de sona erecek.
24 HAZİRAN 2018 PAZAR Günü, İl ve ilçe merkezlerinde seçim malzemesi torbalarının Sandık Kurulu Başkanlarına teslimi işlemlerine saat 05.00’dan itibaren başlanacak.
***
TÜM YURTTA OY VERME İŞLEMİ saat 08.00'da başlayacak ve saat 17.00’da sona erecek.
Seçim yasakları saat 24.00’da son bulacak.
Cumhurbaşkanı seçimi geçici sonuçları saat 23,59’a kadar açıklanacak.
***
Ardından, siz değerli okuyucularımla siyaset dışı iki alıntıyı paylaşmak istiyorum.
İşte bunlardan ilki:
Hatırlayacaksınız, bir zamanlar özel TV kanallarından birinde "Kırmızı Koltuk" diye bir program yapılırdı.
Zamanın önemli gazetecileri kırmızı bir koltuğa önemli bir şahsiyeti oturtur ve sorularla onu sıkıştırmaya çalışırlardı.
Bir gün Süleyman Demirel o koltukta oturuyor. Gazeteciler sorularıyla hücuma geçmişler, ancak Süleyman Bey her zamanki hazır cevaplılığı ile hepsini bertaraf ediyor.
Sıra Emin Çölaşan'a geliyor. Çölaşan, "Süleyman Bey, biliyorum ki siz beni hiç sevmezsiniz bende sizi, ancak ben sizin zekanızı ve ileri görüşünüzü her zaman takdir etmişimdir. Size tek bir sorum olacak, net cevabınızı rica ediyorum ki benim için oldukça önemli" diyor ve soruyor:
" Türkiye Avrupa Birliğine girecek mi girmeyecek mi? "
Süleyman Bey bu kadar ciddi bir soru karşısında hiç zorlanmıyor, gerdanını yana doğru attıktan sonra;
"Güzel kardeşim, bir şeyin girebilmesi için diğer şeyin açılması gerek" diyor...
Bu cevap üzerine baş gösteren gülme krizi nedeniyle neredeyse devrilmeyen sandalye üzerinde gazeteci kalmıyor.
Ve ikincisi:
Einstein konferanslarına hep özel şoförü ile gidermiş. Yine bir konferansa
gitmek üzere yola çıktığı bir gün şoförü Einstein'a;
"Efendim, uzun zamandır konuşmanızı yaparken ben de arka sıralarda oturup sizi dinliyorum ve neredeyse söyleyeceğiniz her şeyi kelimesi kelimesine biliyorum" demiş.
Einstein gülümseyerek ona bir teklifte bulunmuş:
"Peki, şimdi gideceğimiz yerde beni hiç tanımıyorlar. O halde bugün palto ve şapkalarımızı değiştirelim, benim yerime sen konuş, ben de arka sırada seni dinlerim."
Şoför, gerçekten çok başarılı bir konuşma yapmış ve sorulan bütün soruları doğru cevaplamış. Tam yerine oturacağı sırada bir kişi, o güne kadar konferansta sorulmamış ağır bir fizik sorusu sormuş. Şoför, hiç duraksamadan soruyu soran kişiye dönüp,
"Böylesine basit bir soruyu sormanız gerçekten çok garip" demiş.
Sonra da, salonun arka sıralarında oturan Einstein'ı işaret ederek şöyle devam etmiş:
"Şimdi size arka sırada oturan şoförümü çağıracağım ve sorduğunuz soruyu, göreceksiniz, o bile cevaplayacak."
Netice: Akıllı insanlar, akıllı insanlarla çalışır ve zekiliğinin yanında uyanıklığı da insana çok şeyler kazandırır.
İyi Haftalar
remzidilan_48@hotmail.com