Bursa Arena E'Gazete
2025-02-19 05:58:02

HAFTALIK - AKP’de Giyotin Yaman Çalışıyor..

REMZİ DİLAN

19 Şubat 2025, 05:58

Bu 300’üncü makalem.

100’ncü yazımda, 200’üncü yazımda neler demişim diye arşivi karıştırdım.

İşte o yazıların başlıkları ve giriş cümleleri.

.

HAFTALIK 100- İMAMOĞLU ‘MAZBATA’SINA KAVUŞTU, BEN İSE ‘DALYA’ DEDİM

.

Ekrem İmamoğlu’nun çok zorlu bir mücadelen sonra ‘İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mazbatası’nı aldığı bu hafta benim de 100. (yüzüncü) yazım yayına konuldu.

Yani, İmamoğlu, 31 Mart seçiminin üzerinden tam 17 gün geçtikten sonra nihayet ‘mazbata’sına kavuştu. Ben ise, Bursa Arena İnternet Gazetesi’nde haftada bir yayımlanmaya başlanan yazılarımın sayısı 100’e ulaşınca ‘dalya’ dedim.

.

HAFTALIK 200 - AKP’DEN NOTLAR, LİDERDEN KOMUTLAR

.

Bursa Arena E'Gazete’deki bu 200. yazımda, yani ‘İkinci Dalya’mda, Ak Parti’nin 7. Olağan Büyük Kongresi’nden izlenimlerimi yazmam kısmetmiş.

Önce şunu söyleyeyim: AKP, Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde artık ‘iki başlı’ yönetime geçiş yaptı.

Binali Yıldırım ile Numan Kurtulmuş, Genel Başkanvekilleri (eş başkanlar) olarak görev yapacak.

.

300’ÜNCÜ YAZIM IN BAŞLIĞI VE KONUSU GİYOTİN

.

Ve bugün 300’üncü yazımı yazıyorum…

Yazıma öncelikle, 100 ve 200’üncü yazılarımın başlıklarında yer alan gelişmelerin günümüze nasıl evrildiğine göz atarak başlamak istiyorum:

İmamoğlu’na çelme takılmaya bugün de devam ediliyor.

O yerel seçimde zarfın içinde dört oy pusulası vardı, üçü geçerli, birisi geçersiz sayıldı ve sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi iptal edildi. Tekrarlanan seçimde 800’ü aşkın oy farkıyla seçmen, hem buna evet diyen Yüksek seçim Kurulu Üyelerinin, hem de buna yol açan iktidardakilerin suratına tokadı yapıştırdı.

Bu zaferin ardından karşılıklı söylemler saptırılarak İmamoğlu hakkında açtırılan ‘ahmak davası’ ise hala devam ediyor. İmamoğlu’nun rakibi Binali Yıldırım’a gelince, O’nun sonunu da birazdan anlatacağım.

İN ALİ BİN ALİ, GEL ALİ GİT ALİ

200. makalemde, ‘Ak Parti’nin 7. Olağan Büyük Kongresi’nden sonra Binali Yıldırım ile Numan Kurtulmuş’un Genel Başkanvekilliklerine getirildiklerini, böylece ‘iki başlı’ yönetime geçiş yapıldığını’ yazmıştım.

Pek de öyle olmadığı kısa süre sonra ortaya çıktı. Yani o eş başkanlık işi fazla sürmedi.

Numan Kurtulmuş ‘şimdilik’ TBMM Başkanı. Binali Yıldırım ise saf dışı.

Binali gel Ulaştırma Bakanı ol, Binali git Genel Başkan Vekili ol, Binali Yerel Seçimde İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı ol, Binali TBMM Başkanı ol, Binali Başbakan ol, Binali yerel Yerel Seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı ol.

Her işe koşulan Binali, (iddia edildiğine göre) oğlunun gemiciklerinin sayısını artırmak (filosunu daha da büyütmek uğruna) bütün bunlara katlandı.

.

ERDOĞAN’IN GİYOTİNİ

.

Ama Lider Erdoğan’ın elinde giyotin vardı, yıllardır çevresini ve partisini budayarak ilerliyordu.

Binali de, mahşerin 3 atlısından ikisi olan Abdullah Gül de ve Bülent Arınç da, Erkan Mumcu da, Vehbi Dinçerler de, Cemil Çiçek de, Ahmet Davutoğlu da, Ali Babacan da, Cüneyt Zapsu da, Mehmet Ali Şahin de, İdris Naim Şahin de, Yaşar Yakış da, Beşir Atalay da, Yalçın Akdoğan da, yani Erdoğan’la yol yürüyen ve isimlerini saymakla bitiremeyeceğimiz bir çok kişi giyotinden geçti.

2024’teki son yerel seçimde İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na bir kez daha yenilen ve elindeki birçok belediyeyi CHP’ye kaptıran AKP lideri, yeniden ayağa kalkmak amacıyla, AKP 8.Büyük Kongresi sürecinde partisini aşağıdan yukarıya doğru budamak için giyotinini tam kapasite çalıştırdı, çalıştırılıyor.

.

GİYOTİN YURT ÇAPINDA DA ÇALIŞIYOR

.

Son yıllarda Türkiye’de siyasal arenada yaşanan gelişmeler, demokratik hakların kısıtlanması, yerel yönetimlerin kontrolünün merkezileştirilmesi ve ifade özgürlüğüne yönelik müdahaleler ‘AKP’nin ara rejimi’ diye isimlendiriliyor.

Bu bağlamda; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na açılan davalar, seçilmiş belediye yönetimlerinin yerine kayyum atanması, politikacılar, gazeteciler, sanatçılar, sivil toplum kuruluşları yöneticileri ve görüşlerini açıklayan vatandaşlar hakkında soruşturma açılması, gözaltılar ve tutuklamalar da ‘giyotin çalışması’ olarak nitelendiriliyor ve endişe yaratıyor.

Eğitimde bilimin ve çağdaş düşüncenin geri plana itilmesi, Diyanet’in aşırı yorumlara ve tutucu uygulamalara imza atması, özellikle genç nesillerin eleştirel düşünceye erişiminin kısıtlandığı yorumlarına yol açıyor. Bu nedenle:

.

Kurtuluş yok!

Tek başına!

Ya hep beraber!

Ya hiçbirimiz!

..

Zulmün sermayesi mazlum bedeni

Beton ormanlarına cennet diyorlar

Rütbeler, ünvanlar savaşın gölgesi

Talan edilen dünyaya katlan diyorlar

..

Hakkını almayı, acıyı paylaşmayı

Biliriz, bu hayatın canlarıyız biz

Veresiye bir hayat, istemez orda kalsın

Ezmeden, ezilmeden, yan yanayız biz

..

Kurtuluş yok!

Tek başına!

Ya hep beraber!

Ya hiçbirimiz!

(Kaynak: Musixmatch)

---

İYİ HAFTALAR

remzidilan_48@hotmail.com

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.