Ankara, İdlib'in doğu kırsalına askeri takviye yapıyor.
Hükümete yakın medya kuruluşlarında yer alan haberler, Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkileri normalleştirmeye yönelik, Rusya'nın gözetiminde ve İran'ın da dahil olduğu müzakereler hakkında ‘belirsizlikten’ bahsediyor. Görüşmelerin geleceğinin belirsizliğine dikkat çekilen haberlere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Beşşar Esed’i bir araya getirecek bir toplantıyı koordine etme konusundaki konuşmalara rağmen, iki ülke yetkilileri arasında karşılıklı yapılan açıklamalarla oluşan son tablo, Ankara ile Şam arasındaki müzakerelerin ilerleyişinde birçok engelle karşı karşıya olduğunu ortaya koydu.
Hükümet yanlısı Sabah gazetesinde dün yayımlanan bir haberde, Türkiye ve Suriye arasındaki görüşmelerin geleceğinin ‘belirsiz’ olduğu belirtildi. Gazete, geçtiğimiz nisan ayından bu yana görüşmelerin başarılı olup olmayacağı ve hedeflere ulaşılıp ulaşılamayacağı konusunda şüphelerin devam ettiğini kaydetti.
Gazete, Türkiye ve Suriye arasındaki görüşmelerin mevcut durumunu, ‘Suriye çatışmasının karmaşık doğası, dış tarafların farklı öncelikleri, Suriye rejiminin stratejik olarak belirsiz davranışı ve Suriye devletinin zayıf yetenekleri’ olarak açıkladı.
Gerçekleşmeyen şartlar
Gazete, Türkiye ve Suriye arasındaki görüşmelerin ‘normalleşme’ olarak adlandırılmasının yanlış ve iyimser olduğunu belirtti. Bunun iki nedeni var: Birincisi, gerçek normalleşmenin Suriye'nin egemenliği, bölgesel bütünlüğü ve siyasi bütünlüğü gibi üç ön koşulun yerine getirilmesini gerektirmesi. Şu an bu koşulların hiçbiri yerine getirilmedi. Esed hükümetinin Suriye topraklarında tam yetkiye sahip olmadığı, halkın parçalanma yaşadığı ve ülkede siyasi birliğin olmadığı kanaatine varıldı.
Gazete, görüşmelerin başarısız olmasının ikinci nedeninin, mevcut koşullar ile istenen sonuçlar arasındaki çelişki olduğunu aktardı. Gazete, görüşmelerin temel konuların biri olan terörle mücadele konusunda, Ankara ve Şam arasında koordinasyon ve iş birliği için henüz bir yaklaşım oluşturulamadığını, Türkiye'nin PKK ve YPG gibi terör örgütlerini, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) en büyük bileşeni olarak gördüğünü ve SDG'yi PKK'nın Suriye kolu olarak kabul ettiğini kaydetti.
Gazete, görüşmelerde bir ilerleme kaydedilmesi için Ankara ve Şam'ın YPG konusundaki pozisyonlarını önemli ölçüde değiştirmeleri gerektiğini belirtti. Gazete, her iki tarafın da önceliklerindeki farklılıkların, görüşmelerin ilerleme kaydetmemesinin temel nedeni olduğunu kaydetti.
Şam, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki askeri birliklerini çekmeden normalleşme konusunda herhangi bir adım atmamakta ısrar ediyor. Ankara ise sınırlarının ve halkının güvenliğini sağlamak ve terör tehdidini ortadan kaldırmadan çekilemeyeceğini vurguluyor. Türkiye ayrıca, Suriye ordusunun şu anda ortak sınırı kontrol etme kapasitesine sahip olmadığını defalarca bildirdi.
Zor hedef
Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin dün kaleme aldığı yazısında, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkilerin ilerlemesinin çok zor olacağını ve bunun nedeninin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ve Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmut Abbas'ın son açıklamaları olduğunu söyledi. Ergin, Esed ve rejim yetkililerinin, Erdoğan ile kendi şartlarında bir araya gelmeyeceklerini ve Türkiye'nin Suriye'den çekilmeden normalleşmenin söz konusu olamayacağını defalarca dile getirdiklerini söyledi.
Ergin, Esed ve Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmud Abbas'ın son açıklamalarına işaret ederek, tüm göstergelerin Suriye ile ilişkilerin ilerlemesinin çok zor olacağını gösterdiğini ifade etti. Esed ve rejim yetkililerinin geçtiğimiz günlerde Erdoğan'ın şartlarına göre aynı masaya oturmayacağını teyit ettiğini, Türk güçlerinin Suriye'den çekilmesinden önce normalleşmeden bahsetmenin mümkün olmadığını kaydetti.
Türk yetkililer ile Suriyeli mevkidaşları arasında normalleşme ihtimali izlenimi uyandıran tekrarlanan görüşmelere rağmen henüz normalleşme için herhangi bir kapı açamadıklarını da sözlerine ekledi.
Türk yazar, Rusya tarafından hazırlanan ve Türkiye, Suriye, Rusya ve İran'ın yardımcı dışişleri bakanlarının Haziran 2023'te Astana sürecinin 20’inci turundaki toplantılarında tartışılan yol haritasını belirleme noktasına ulaşılması ve bu noktada durulması durumunun, Ankara ve Şam'ın bu aşamada tamamen birbirinden uzak pozisyonlarda olduğunu doğruladığını söyledi
Esed'in geçtiğimiz günlerde Erdoğan'ın şartlarını yerine getirmeyeceğini ve herhangi bir normalleşmeden bahsetmeden ‘Türk işgalinin’ sona erdirilmesi gerektiğini açıkladığı açıklamalarına ilk resmi yanıt, bir televizyon programına röportaj veren Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'den geldi. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Güler röportajda, "Sınırlarımızın ve halkımızın güvenliğini sağlamadan güçlerimizin Suriye'den ayrılması düşünülemez" dedi. Esed'in bu konuda ‘daha akılcı’ davranacağına inandığını ifade etti.
Suriye Savunma Bakanı Ali Mahmut Abbas, Moskova'da düzenlenen 11. Moskova Güvenlik Forumu'na katıldı ve Türkiye'nin Suriye'den çekilmesi gerektiğini söyledi. Abbas, "Türkiye, Suriye ile barış ve Türkiye'nin güvenliği istiyorsa, Suriye topraklarından çekilmeli ve bunu kabul etmelidir" dedi.
Abbas, Türkiye ile Aralık 2022'de başlayan ‘diyalog inşası’ sürecinin, Türkiye'nin Suriye topraklarından çekilmeyi kabul etmemesi nedeniyle sonuçsuz kaldığını belirterek Türkiye Savunma Bakanı Güler’in Suriye'den çekilmeyeceği yönündeki son açıklamasının da durumu daha da karmaşıklaştırdığını öne sürdü.
Sahada artan gerilim
Türk ordusu geçtiğimiz cuma günü Türkiye-Suriye sınırındaki Bab el-Hava sınır kapısı üzerinden İdlib'in kuzey kırsalına giren ve İdlib'in doğu kırsalındaki Maarat al-Numan kasabasındaki Türk askeri noktalarına yönelen bir konvoyda, beton bloklar, lojistik malzemeler ve askeri zırhlı araçlarla dolu 30'dan fazla kamyon gönderdi.
Anadolu Ajansı, Suriye'nin kuzeydoğusundaki yerel kaynaklardan, ABD ordusunun 15-17 Ağustos tarihleri arasında Haseke ilindeki Şedade kasabasında Kürt Halk Savunma Birlikleri (YPG) ile askeri tatbikat yaptığını bildirdi. Haberde, Kürt birlikleri ve Kürt Ulusal Birliği'nin 150'den fazla terörle mücadele elemanı ile gerçekleştirilen tatbikatta, ABD yapımı Bradley zırhlı araçlar, hava savunma füzeleri ve çeşitli ağır silahlar kullanıldığı bilgisi paylaşıldı. Ayrıca tatbikatta helikopterden paraşütle atlama, ABD yapımı zırh delici silah eğitimi ve termal görüşlü keskin nişancı eğitimi verildiği bildirildi. Tatbikatı tamamlayan personel, Suriye'nin doğusundaki Deyrizor ilindeki Ömer petrol sahasındaki ABD üssüne nakledildi ve burada tam bir saha teçhizatıyla donatıldı.
Anadolu Ajansı bunun yanı sıra ABD ordusunun, Haseke ilindeki Abdulaziz Dağı ve Deyr-i Zor ilindeki Ömer ve Conoco petrol sahalarındaki üslerinde Kürt güçlerinin unsurlarını sürekli olarak eğittiğini bildirdi.
Kaynak: Şarku'l Avsat Ortadoğu Haber Ajansı