CHP Yurtdışı Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Tarhan, partisinin genlerinde, geleneklerinde genel başkanının istifasının olmadığını söyledi. Tarhan'ın söylemine karşın, CHP'de eski başkanlar İnönü, Baykal ve Ecevit istifa eden isimlerdendi.
Tahsin Tarhan, genel başkan yardımcılığı görevine getirildikten sonraki ilk basın toplantısında sanayici olduğunu, şirketleriyle 40 ülkeye ihracat yaptığını belirterek, hedefinin iş dünyasındaki tecrübesini yurt dışı örgütlerde de kullanmak olduğunu söyledi.
Yurt dışı seçmenlerin oy kullanması için yasa çıktığını ancak zeminin hazırlanmadığını dile getiren Tarhan, şöyle devam etti:
"3 milyon 416 bin seçmen var. Kendilerine ait bir tane milletvekili seçme hakları olmadığı için ister istemez oy kullanma oranı da düşüyor. CHP olarak yaptığımız analizlerde yurt dışı seçmenden aldığımız oylara baktığımız zaman başarısızız. Bunu asla itiraz etmeden kabul ediyoruz. 3 milyon 416 bin oydan 1 milyon 691 bin oy kullanılmış. Cumhurbaşkanı oylarına baktığımız zaman Recep Tayyip Erdoğan'ın oyu yüzde 57,47, Kemal Kılıçdaroğlu'nun oyu 39,57. Yani 60'a 40. Partilerin oy dağılımına baktığımız zaman AK Parti'nin yüzde 44, CHP'nin oyu yüzde 23,44. Yani büyük fark yemişiz. Onun için hedefimiz burada aradaki farkı kapatmak. Yaptığımız araştırmalara baktığınız zaman sandığa gitmeyen oyların büyük çoğunluğu sosyal demokrat, sosyalist dediğimiz yani CHP'nin oy alacağı bir taban. Hedefimiz öncelikli olarak yurt dışında AK Parti ile farkı kapatıp öne geçmek."
"ALMANYA'DA FEDERASYON"
Farklı bölgelerde, örgütlenme yapılarında farklı sistemler kurmak için çalışacaklarını belirten Tarhan, dünya genelinde CHP'nin resmi olarak 47 temsilciliğinin bulunduğunu, bunun 21'inin Almanya'da olduğunu söyledi. Tarhan, şunları kaydetti:
"Almanya'da üst bir kurum, yani federasyon şeklinde 21 temsilciliği bağlayacağımız bir federasyon oluşturmayı düşünüyoruz. Her ülkenin yasası farklı. Ülke olarak yurt dışında oy kullanma yasasını geçirmişiz ama oradaki sistemleri nasıl kuracağımıza çalışmamıştık. Yani Türkiye'deki sistemi Almanya'da uygulayamıyorsunuz veya başka bir ülkede siyasi bir çalışma yapamıyorsunuz. Onun için bizim öncelikli olarak işimiz Almanya'da bir federasyon oluşturarak o 21 birliğimizi federasyona bağlamak. Yani sizin orada dernekler kanununa tabi olan birliklere müdahale etme şansınız yok. Çünkü Alman yasalarına göre kurulduğu için gelen yönetimlere müdahale etme şansınız yok. Onları biz federasyona bağlayarak federasyon üzerinden yönetmek istiyoruz."
Tahsin Tarhan, CHP'nin yurt dışı örgütlenmesinin gönüllük esasına dayalı olduğunu, bazı ülkelerde de partilerinin temsilcilerinin bulunmadığını anlattı, öncelikli olarak bu ülkelerde temsilcilikler kuracaklarını söyledi.
ANA HEDEF
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tarhan, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"Yurt dışı seçmenlerin taleplerine yönelik çalışmanız oldu mu?" sorusu üzerine Tarhan, CHP'nin yaptığı bir çalışmanın bulunmadığını söyledi.
Tarhan, yurt dışında çalışmaların CHP'de gönüllüler tarafından, AK Parti'de ise kamu kaynakları aracılığıyla yapıldığını ifade etti.
AK Parti'nin kamunun dernek ve vakıfları üzerinden çalışmalar yürüttüğünü, daha organize olabildiğini ve bütçesinin bulunduğunu belirten Tarhan, "Bizim orada ana hedefimiz sandığa gitmeyen kitleler. Bizim seçmenimizin orada sandığa gitmediği görülüyor. Örneğin bu seçimde Amerika'da, Kıbrıs'ta çalışma yaptım. Amerika'da, Atlanta'dan Miami'ye gidiyorsunuz oy kullanmaya 8-10 saat arası. Onun için bu sistemi bizim kurmamız gerekiyor. İnsanlar onun için sandığa gitmiyor. Oradaki birliklerle birlikte gençlik kolları, kadın kolları... Yani sistemimizi oluşturup hangi bölgede oy kullanılacaksa ona göre çalışmalarımızı yürütmemiz gerekiyor." şeklinde konuştu.
"Amerika'ya özgü örgütlenme açısından bir teşhisiniz oldu mu?" sorusu üzerine Tarhan, CHP Genel Başkanı Kılıçadaroğlu'na "Siyasi temsilcilikler size bağlı olsun, CHP'nin Amerika'da lobiciliğini yapsın, aynı zamanda CHP'nin Amerika'da çalışmalarını oradaki hem muhalefet hem iktidarla siyasi birlikteliği yürütecek birer kişi siz oraya atayın, size bağlı olsun." dediğini aktardı.
GENLER YENİLENMELİ
CHP'deki değişim taleplerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Tarhan, yeni MYK'nın partinin acil olarak kurultaya gitmesi ve tüzük değişikliğinin yapılması gerektiği kararını aldığını hatırlattı. Tarhan, CHP tabanının değişim taraftarı olduğunu, öz eleştiri yapılması gerektiğini dile getirdi.
Seçimde Millet İttifak'ının iktidar olacağı ve CHP'nin kazanması yönünde yüksek beklenti olduğunu belirten Tarhan, "CHP'nin kurultayında öz eleştiriyi vererek CHP genlerini yenilemeli. Yani kan akışı daha iyi olmalı. Kalbe daha iyi kan pompalamalı. CHP, bu kurultay sürecinde genlerini yenilemeli." dedi.
"Vücudun beyni de değişmeli mi?" sorusuna karşılık Tarhan, "Ona kurultay karar verir. CHP'yi tanıyanlar tarihi bilir. CHP'nin geleneklerinde, genlerinde genel başkanın istifası veya genel başkanının imzayla gönderildiği bir tarih yoktur. CHP kurultaya gider, kendini yeniler. Kurultayda da yeni aday çıkarsa, yeni yarışlar olursa olabilir mi? Biz ona karar veremeyiz." diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tarhan, basın mensuplarına "Barış Yurdu Hindistan" isimli kitabını hediye etti.
CHP'DE İSTİFALAR
İSMET İNÖNÜ
33 yıldır Genel Başkan olarak CHP'yi yöneten İsmet İnönü 8 Mayıs 1972'de genel başkanlıktan istifa etti. 14 Mayıs 1972 günü yapılan genel başkanlık seçimi özel kurultayında 51 il başkanının adayı ve tek aday olan Bülent Ecevit 913 delegeden 828'inin oyuyla Atatürk ve İnönü'den sonra CHP'nin 3. Genel Başkanı seçildi. Türk siyasal yaşamında parti içi mücadele sonucunda değişen ilk genel başkan oldu.
BÜLENT ECEVİT
8 Ekim 1980'de siyasi parti çalışmaları durdurulunca, siyasi yasak nedeniyle "kendisi eve hapsolup sustuğunda partiyi karıştırmak isteyenlerin istediklerini yapabilecekleri" gerekçesiyle 30 Ekim 1980'de CHP Genel Başkanlığından istifa etti.
DENİZ BAYKAL
1999 Türkiye genel seçimlerinde partisi CHP %10'luk seçim barajını geçemeyince istifa etti. Eylül 2000 tarihinde tekrar CHP genel başkanı seçildi ve 2002 Türkiye genel seçimlerinde partisi ana muhalefet oldu. 2010 yılında kendisi ve başka bir CHP milletvekilinin içinde bulunduğu ve kendisinin seks kaseti olduğu iddia edilen gizli kamera görüntülerinin yayımlanmasından sonra genel başkanlık görevinden istifa etti.
Odatv