Alınan tüm tedbirlere rağmen pandemide vaka ve ölüm sayılarındaki artışlar bu satırlar yazılıncaya kadar sürüyordu. Bilim Kurulu üyelerinin çoğunluğunun ortak görüşü de 2 ya da 4 haftalık tam kapanmadan yana olduğunu söyleyelim. Bu konuyu Bakanlar Kurulu’na da bir raporla sundukları biliniyor.
Siyasi irade sanıyoruz sınırlı kapanma ve tedbirlerle bu işi çözmeyi deniyor. Tam kapanmanın maliyetinin yüksek olacağı bütçenin de bunu kaldırma gücünün olmadığı görülüyor. Amerika ve Avrupa’da bazı ülkelerde tam kapanma sağlandı. Pandemi ile savaşta da başarı elde edildi. Adı geçen ülkeler tam kapanma sağlarken bütçeden de eve kapananlara zararları ödendi.
Tam kapanma ne pahasına olursa olsun gerekirse bizi yönetenlerin de bundan kaçınmayacaklarını söyleyebiliriz. Gerek görüldüğünde bu uygulamaya da mutlaka geçilecektir.
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’ı çok yakından ve duyarlılıkla takip edenlerden biriyiz. Hoca, çıktığı TV programlarında bugüne kadar pandemi konusunda bildiği doğruları anlattı, dikkatleri çeken açıklamalarda bulundu.
Özellikle vurgulamaya çalıştığı nokta şu:
“Tam kapanma olmazsa pandemi ile mücadelede beklenen sonuçları beklenen sürede almamız mümkün değil. Yarım yamalak önlemlerle sağlık sistemimiz de çöker. Hiçbir sağlık sitemi de bunu kaldıramaz. “
Prof. Ceyhan ile yaptığımız son görüşmede bize söylediği şu cümlenin de altını çizelim:
“Önümüz yaz. Yaz gelince rahatlama olacağı beklentisi içinde olanlar var. Şimdiden yanıldıklarını söylemeliyim. Böyle bir şey olmaz.
Burada çok önemli bir uyarı da var:
Yaz aylarında virüsün bulaşma riski daha da artabilir. Rehavete kapılmamak, tedbirleri elden bırakmamak gerekiyor.
Bir önemli nokta da şu:
Geçen yıl bu aylarda pandemideki vaka ve ölüm sayıları çok düşüktü. Tedbirler de titizlikle bire bir uygulanıyordu. Günümüzde vaka ve ölüm saylarında patlama yaşanıyor. Ancak, geçen yılki tedbirlerin uygulanmadığını da görmekteyiz. Mehmet Ceyhan hoca bu konuya da değiniyor ve insanların rehavete kapıldığına vurgu yapıyor.
Son günlerdeki artışlar nedeni ile Prof. Dr. Mehmet Ceyhan yeni bir açıklamada bulundu. Kendisini dinleyelim:
"Tam kapanma olsun istiyoruz. Ancak, şu andaki ayırdığımız bütçe, aşılama hızımız ve verdiğimiz emekle tam kapanmayı yapamayız. Ancak ikinci taraftan bakınca şöyle de bir gerçek var. Önlemek her zaman tedaviden ucuz bir yöntemdir. Hastaneler yapıp, yeni yoğun bakımlar ekleyip, yeni solunum cihazları almak çok pahalı bir yöntem. 'Ben bırakayım, insanlar hastalığı alsın' dersek, bunun sonucu belli sayıda ölümdür. Bunları göze alıp, tedavi edeceğiz derseniz hiçbir sağlık sistemi bunu kaldıramaz. Günlük vaka sayısı çok faktöre göre değişiyor. Buna iki haftalık bakmak lazım. Salgını henüz kontrol altına alamadık. Vaka sayısı azalırsa bunu bilimle izah etmek mümkün değil. Buna bir bilim adamı olarak izah getirmemiz mümkün değil. Bu aşılama hızıyla, aldığımız önlemlerle vaka sayısını azaltmak mümkün değil. Günlük vaka sayısındaki değişimlere bakmasınlar. Yaptığımız en büyük yanlışlardan bir tanesi 65 yaş üzeri ve 18 yaş altını eve kapatmak. Çünkü böylelikle vaka sayısını artırıyoruz. Evden en az 1 kişi, evin geçimini sağlamak için dışarı çıkmak zorunda. Metroya da otobüse de biniyor. Ve geliyor işyerinde de mesafe yok, maskeyi düzgün takmayanlar var. Oradan virüsü alıp eve getiriyor. Ve biz buna diyoruz ki, "hafta sonu evden dışarıya çıkmayacaksın." Biz bunları zorla kapalı bir ortamda tutup, "virüsü birbirinize bulaştırın" diyoruz. Özel yaş gruplarını, şehirleri, hastalık gruplarına uygulanan farklı yöntemler böyle bir salgında geçerli değil. Biz hala il il vaka sayısı açıklıyoruz. Hiçbir anlamı yok. İstanbul'a ayrı, Kırşehir'e ayrı bir önlem almanın hiçbir önemi yok. Kararlar merkezi otorite tarafından alınmalı ve Türkiye'nin her yerinde eşit bir şekilde uygulanmalı. Şuandaki ayırdığımız bütçe, aşılama hızımız ve verdiğimiz emekle tam kapanmayı yapamayız. Ancak ikinci taraftan bakınca şöyle de bir gerçek var. Önlemek her zaman tedaviden ucuz bir yöntemdir. Hastaneler yapıp, yeni yoğun bakımlar ekleyip, yeni solunum cihazları almak çok pahalı bir yöntem. "Ben bırakayım, insanlar hastalığı alsın" dersek, bunun sonucu belli sayıda ölümdür. Bunları göze alıp, tedavi edeceğiz derseniz hiçbir sağlık sistemi bunu kaldıramaz. Yaz başı rahatlarız" diyorsak bu işi bilmiyoruzdur. Böyle bir şey olamaz.”