Çocuklarımız bizden kaç yıl küçükse, o kadar yıl sonraki bilince sahipler.
Bu seferki sergimiz, bir alışveriş merkezinde grup sergisiydi. Sergide özgün çalışmaların yanında kopya çalışmalar da yer almıştı. Daha önce hiç bu kadar küçük izleyici ile buluşmamıştık! Özellikle altı yaşın altındaki çocuklar büyüklerini sergiyi izlemek için ısrar ediyorlardı. Onlarla yaptığımız sohbetleri ve deneyleri sizlere sunma ihtiyacı hissettik.
Altı yaşlarında bir çocuk resimleri tek tek işaret ederek tüm galeriyi dolaştı:
- Bu resim bu desen, bu resim bu desen!
Tüm özgün çalışmaları -resim- diye ayırt etmişti!
++++++++
Başka altı yaşlarında bir çocuk:
- O ha, o ha, o ha..
Diyerek tüm resimleri gezdi. Ben neden –o ha- dediğini sordum.
Biraz şaşkın, mahcup olarak çok güzel olduğu için öyle söylediğini açıkladı.
- A, o zaman ben de size -o ha- diyorum! Dedim.
++++++++
Beş yaşlarında bir kızımız da resim almak istedi. Ressam kızın ilgisini görüp ne kadar parası olduğunu sordu. Yüz lirası varmış.
- Elli liraya sana o resmi vereyim mi?
- Ama benim yüz liram var!
+++++++
Dört yaşındaki Özge sergide masama oturdu ve ailesinin tüm zorlamasına rağmen çalışmasını bitirmeden gitmedi. Çalışmasında isyanını hissediyoruz!
Beş yaşındaki Yusuf masama oturup hemen üçgeni yerleştirdi. Ne yaptığını sorduğumda,
- Ev yapıyorum.
- Ama bu sanki ezberlediğin bir ev gibi?
- Evet Fatih yapıyordu.
- O zaman bu ev senin evin olmaz ki!
Gözlerini bir yuvarladı, bir düşündü, sonra da:
- Ben örümcek ev çiziyorum, deyiverdi!
Resim kavramını bir nesneye benzetme oranına göre değerlendirdiğimizde çocuklarımızın önünü kapatabiliriz. Karalama hazzı ve faydasını bilinmiyor olabiliriz. Boyama kitaplarının sakıncasını fark etmemiş olabiliriz. Hem resim yapmalarını önemser hem de bilmeden o yolu kapatmış olabiliriz. Resim yapmanın yaparken sağladığı yararın farkında olmayabiliyor ve sonuca odaklanıyoruz. Çocukların çalışmalarını değerlendirme hakkımız yok ki! Ödül ve ceza içerikli eğitim kişisel özelliklerin açığa çıkmasını engelleyebilir. Yapılan çalışma anını yaşamak ve bundan zevk almak, beğendirmek için verilen uğraştan çok daha kişisel özellikleri ortaya çıkarır. Çocukların yaptığı resimleri lütfen değerlendirmeyelim! Bu açıklamamı duyan aileler;
- Peki ne diyelim? diye sordular.
- Sen beğendinse ben de beğendim, yaparken zevk alman yeterlidir.. gibi açıklamalar yapabiliriz.
Değerlendirme en fazla kişinin kendi çalışmaları arasında yapılabilir. Çocuğa çeşitli malzemeler, büyük kagıt, tuval bezi ve duvarlar sunalım. Perspektif bilgisi on beş yaş üstü için uygundur.
Velhasıl çocukların peşine takılma zamanımız gelmiştir.
www.leylasabah.com elsabah@ymail.com
Teşekkür ederim .... çocukların heyecan müthiş ...... Çok doğru bir tespit Çocukların peşine takılma zamanı gelmiştir......