1. Dünya Savaşı’nı kazanan İngiltere çok fazla asker kaybedince Anadolu’nun işgal edilmesini Yunanlılara verdi.

Anadolu topraklarına sahip olma hırsı ile yanıp tutuşan Yunanistan, İtilaf Devletleri’ni desteklemenin ödülünü İzmir’e askere çıkartarak aldı. Ankara’ya kadar olan toprakları alıp, Trabzon'da Rum-Pontus Devleti  kurmanın da planlarını yapıyordu.

Ege Bölgesi'nde başlayan Yunan işgalinde girdikleri şehirlerde, kasabalarda ve köylerde genç yaşlı kadın erkek çocuk demeden katliamlar yapması üzerine, Türkler direnişe geçtiler. Çeteler, Yunan Ordusuna saldırıp onların yürüyüşlerini yavaşlattılar. Ocak 1921 ayında 1 ve 2. İnönü savaşlarında 7 binden fazla kayıp verdiler. Sakarya Savaşı'nda da 23 binden fazla ölü vererek çekildiler.

Yunanlılar tarihinin en büyük ordusu ile Anadolu’ya çıktılar ve bu rakam 200 bin kişidir. 1-2. İnönü Savaşları, Sakarya Savaşı ve Çete Savaşları nedeniyle bu ordunun 32-33 bin kadarını kaybettiler. 26 Ağustos 1922'de başlayan "Büyük Taarruz" sonucunda İzmir’e doğru çekilirken de 110. 000'den fazla ölü verdiler. Sonuçta 200 bin kişilik ordudan geriye kalanlar 40-50 bin arasındadır. Onalr da İzmir'den gemilerine binerek Yunanistan’a geri kaçmak zorunda kaldılar.

Yunan tarihinde buna “KÜÇÜK ASYA FELAKETİ” denilmektedir.

Kurtuluş Savaşı’ndan hemen sonra askeri darbe sonucu Kral 1. Konstantinos hükümeti istifa etti. Tahta geçen 2. Georgios halkı yatıştırmak için hezimetin suçlularını mahkemeye çıkarma kararı verdi. Atina’da 9 Ekim 1922’de düzenlenen protesto gösterisinde, suçluların cezalandırılması istendi. Bunun ardından Atina’da “İhtilal Komisyonu” kuruldu. Oluşturulan olağanüstü Askeri Mahkeme’de 1920-1922 yılları arasındaki gelişmelerde önemli rol oynayan 6 üst düzey yetkili idama, ikisi de müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Bugün Ege ve Akdeniz'de Türkiye ile savaşın eşiğine gelen Yunanistan, yine Avrupa'dan destek arayarak bize kafa tutuyor. Bugün Pandemi nedeniyle Avrupa Ekonomisi yüzde 30 oranında küçüldü. Fransa ise Macron’un desteğiyle Türkiye’ye kafa tutmaktadır. İngiltere bu olaya fazla karışmak istemezken, Almanya'da Merkel Yunanistan’ı destekliyor. Amerika ise Pandemi yüzünden ekonomisini toparlayamıyor. Kasım ayında seçim olacak ve Trumph onu daha fazla düşünüyor. Arap Dünyası ise her zamanki gibi hainlik göstererek, Yunanistan’ın yanında yer alıyor. Bu desteklerle Türkiye’ye karşı bir savaş düşüncesine kapılan Yunanistan’a tavsiyemiz, bundan vazgeçmesidir.

Savaşı başlatan bu noktada Türkiye olmaz ama Yunanistan olursa bunun bedeli onlar için çok ağır olur. Avrupa Devletleri ve Amerika, Yunanlılar için asker gönderip de onların ölmelerine durup dururken izin vermezler. Rusya ise menfaati gereği Türkiye’nin yanında olmak zorunda kalacaktır, çünkü Boğazları savaş zamanında kapatma yetkisi Türkiye'de olduğundan bu riski göze alamaz.

Harp tarihinde ne olursa olsun, klasik silahlarla girdiğiniz savaşlarda askeri birliklerinizle topraklara girip işgal etmek zorundasınız ve bu noktada Türk Silahlı Kuvvetleri güçlü bir ordu olarak Yunanistan’ı işgale başlar. Türkiye, Batı Trakya-Selanik ve Atina Hattına sahip olur. 100 yıl önceki işgalin tam tersi yaşanır. Türkiye Yunanistan’ı işgal eder.

Yunan Ekonomisi iflas eder.

Bunun bedelini de Yunan Halkı çok kötü öder.

Avrupalılar da onları kurtarmak için milyarlarca EURO vermezler. Tarih tekerrürden ibarettir sözünü hatırlasalar iyi ederler.

Bu Türk-Yunan krizi de, bize dost ve düşman ülkelerin kimler olduğunu gösteriyor. Özellikle Araplar’a hala din kardeşi gözüyle bakan cahillerimiz de bu sahnelerden bir şeyler öğrenirler inşallah….

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.