İyi günde kötü günde, varlıkta yoklukta, hastalıkta sağlıkta, hep yanında olması beklenilen kadın. Kimilerine göre eksik etek, kaşık düşmanı, kimilerine göre de zayıf yaratık.. Oysa bu yakıştırmaları asla hak etmiyor. Çünkü her şeyden önce bir annedir.. O da bir ailenin kızıdır, yeğenlerinin halası, teyzesi, kardeşlerinin ablası.
Toplumda üretken olarak yerini almış; yeri geldi mi tarlada, bağda, bahçede, yeri geldi mi de bir üniversitenin kürsüsünde konumlanmıştır.. Unutulmasın ki gerektiği zaman da savaşta erkekle omuz omuza vatan savunmasında; Çanakkale'de, Dumlupınar'da, Antep'te.. Barışta da ülkesine katma değer katan, aile düzenini derleyip toparlayan, çocuklarına kol kanat geren hep O’dur.
Çok söyleniyor ama ben yine de anmadan geçemeyeceğim; bu noktayı en güzel rahmetli halk ozanımız Neşet Ertaş tarif etmiş, “Kadınlar insandır, erkekler insanoğlu..” Böyle samimi bakmak, böyle içten görmek gerek..
Bir erkeğin gölgesine sığınmadan çalışmak isteyen, ekonomik özgürlüğe sahip olduğunda ise çoğu erkekten bir adım önde olandır kadın. Yeter ki imkân tanınsın, fırsat eşitliği verilsin. Cinsiyet ayrımı yapmadan, toplumun ferdi olarak görülmesi gereken bir kutsal bireydir kadın..Yani ne eksik etek, ne de kaşık düşmanıdır.
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi, “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir”.. Şöyle bir düşünün ne kadar isabetli ve yerinde bir söz değil mi..
Evet, genelde erkeklere göre daha naif, kırılgan ve duyguludur. Ancak incitilmeye gelmez ve aldatılmayı da hiç affedemez. Bazen ürkek, korkak gibi hassas dursa da, çok erkekten daha cesur ve daha delikanlıdır kadın.
Eğitimli ise, daha eğitimli çocuklar yetiştirir.
Mutluysa gözlerinin içi güler,
Huzurluysa bunu da belli eder..
Ve O da tüm canlılar gibi mutlu olmayı hak eder..
Şefkatlidir kadın, sıcaktır, sevecendir, erkeğin gülen yüzüdür.
Evinin olmazsa olmazıdır..
Diye söylüyor ve şimdi de sizlere soruyorum;
Kadınsız bir toplum düşünülebilir mi?..
...
Sevgiyle, saygıyla kalın.